MÜREBBİYELİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
MÜREBBİYELİK harflerini içeren 6 harfli 31 kelime bulunuyor. 6 harfli MÜREBBİYELİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
YÜKLEM11,
ERİMEK
-
Katı cisim sıvı içine karışarak sıvı durumuna geçmek
Şeker suda erir.
-
Katı cisim ısı etkisiyle sıvı duruma gelmek
Yüzündeki karlar eriyince beyaz, yuvarlak bir yüz meydana çıkmıştı. - Sait Faik Abasıyanık
- Dokumalar aşınıp incelerek dağılmak
-
Çok zayıflamak
Günden güne eriyen Kerime'yi, o tek kardeşimi kurtarabilirim ümidiyle size koştum. - Aka Gündüz
- Utancından çok sıkılmak
-
Yok olmak, bitmek, tükenmek
Güzel hayatımız da bir göz açıp kapayışta eridi. - Refik Halit Karay
Ata Sözleri ve Deyimler
- eriyip bitmek
- eriyip gitmek
Birleşik Kelimeler: erim erim
EKİLME
- Ekilmek işi
EMEKLİ
- Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli
-
Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt
Buraya gelenler hep asker emeklileridir. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- emekli olmak
- emekliye ayırmak (veya çıkarmak veya çıkartmak)
- emekliye ayrılmak (veya çıkmak)
- emekliye sevk etmek
Birleşik Kelimeler: emekli aylığı, emekli ikramiyesi, emekli maaşı, malulen emekli
İKİLEM
- İki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı olan tasım, kıyasımukassem, dilemma
- İnsanı istenmeyen seçeneklerden birini, çoğunlukla iki seçenekten birini izlemeye zorlayan tartışma, sorun veya usa vurma durumu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ikilemde kalmak
- ikileme düşmek
KERİME (Kelime Kökeni: Arapça kerīme)
- Kız evlat
KELİME (Kelime Kökeni: Arapça kelime)
-
Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük, lügat
Tayyare kelimesine alışan millet, uçak kelimesine de alışır. - Orhan Veli Kanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- kelimeleri tartarak konuşmak
- kelimenin tam anlamıyla
Birleşik Kelimeler: kelime cambazı, kelime hazinesi, kelimeişehadet, kelime kadrosu, kelime karışıklığı, kelime oyunu, kelime sıklığı, kelime türü, kelime vurgusu, kelimesi kelimesine, anahtar kelime, basit kelime, birleşik kelime, bitişik kelime, kesik kelime, kısaltmalı kelime, taklidî kelime, türemiş kelime, yalın kelime, olumsuzluk kelimesi
MELİKE (Kelime Kökeni: Arapça melike)
-
Kadın hükümdar
Saba melikesi Belkıs da kendisine Yemen iklimlerinin en güzel atlarından hediyeler göndermişti. - Necip Fazıl Kısakürek
- Padişah karısı
Birleşik Kelimeler: çayırmelikesi
BİRLİK
-
Tek, bir olma durumu, vahdaniyet
Tanrı'nın birliğine inanır.
-
Bir arada olma durumu, vahdet
Türk milletinin birliği.
-
Bağlılık, benzerlik, bağlantı, vahdet
Dil birliği. Ülkü birliği.
-
Belli bir topluluğun yararlarını korumak için kurulmuş dernek
Mühendisler birliği. Öğretmenler birliği.
-
Bir taneden oluşmuş, bir tane alabilen
Birlik cezve.
-
Bölük, tabur, alay vb. bir bütün sayılan topluluk
Birliğine dönerken karısını kendi anasının babasının yanına bıraktı. - Necati Cumalı
- Konunun bir ana düşünce çevresinde toplanması
- Bölünmezliği içeren yalın bütün
- En büyük değerdeki nota, dört dörtlük
Ata Sözleri ve Deyimler
- birlik olmak
- birlikten kuvvet doğar
Birleşik Kelimeler: beşibirlik, günübirlik, zırhlı birlik, acemi birliği, ağız birliği, çıkarma birliği, dağ birliği, dil birliği, din birliği, el birliği, evlilik birliği, gönül birliği, görüş birliği, güç birliği, gümrük birliği, hava birliği, ırk birliği, ihtiram birliği, iş birliği, kader birliği, mal birliği, mekanize birliği, oy birliği, söz birliği, şirketler birliği, tören birliği, varlık birliği, yüklem birliği, paraşüt birlikleri, üç birlik kuralı, iş birlikli
BERİKİ
-
Beride olan
Beriki ev.
-
Beride olan şey veya kimse
Fakat berikiler onu işitmemiş gibi masaya oturdular. - Peyami Safa
Birleşik Kelimeler: öteki beriki
BERELİ
-
Beresi olan
Zaten siyah bereli kadın da hep aynı yerde idi. - Peyami Safa
ERİYİK
- İçindeki katı madde erimiş bulunan sıvı, mahlul, solüsyon
Birleşik Kelimeler: dispersiyon eriyik
EYERLİ
- Eyer vurulmuş, sırtına eyer konulmuş (hayvan)
EBELİK
- Ebe olma durumu
- Ebenin yaptığı iş
-
Çocuk oyunlarında ebe olma durumu
Ebe sendin, yaklaş da gözlerini bağlayayım, ebelikten kolay kolay yakayı sıyıramazsın. - Peyami Safa
Birleşik Kelimeler: dil ebeliği, laf ebeliği, söz ebeliği
İYELİK
- Sahiplik
Birleşik Kelimeler: iyelik eki, iyelikli tamlama, katmerli iyelik
BİLMEK
-
Bir şeyi anlamış veya öğrenmiş bulunmak
Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu. - Adalet Ağaoğlu
-
Bir bilim veya sanat dalında yeterli olmak
Yani kısacası bu mükemmel dilimizi kimse bilmez, okumaz. - Burhan Felek
- Bir iş yapmaya alışmış olmak, elinden gelmek
-
Tanımak, hatırlamak
Kadıncığım aç. Ben geldim. Bilemedin mi? - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Sanmak, varsaymak, farz etmek
Bir hastanın hastalığına gereken önemi vermesi, doktorun ancak kendini o hasta ile birlikte hasta bilmesi ile sağlanabilir. - Refik Halit Karay
-
Sorumlu tutmak
Ben arkadaşını bilmem, seni bilirim.
-
İnanmak
Bilirim yaşamaz güneşte / Bilirim yaşamaz yan yana aşkla / Ne haksızlık / Ne korku - Necati Cumalı
-
İşine gelmek, uygun bulmak
Mal almasını bildi de parasını vermeyi mi bilmiyor?
-
-a / -e ekli fiillerle yeterlik bildiren birleşik fiiller oluşturur
Anlayabilmek. Gidebilmek. Kapayabilmek. Yazabilmek.
-
Saymak
Teşekkürü borç bilirim.
Ata Sözleri ve Deyimler
- bildiğinden şaşmamak (veya kalmamak)
- bildiğini okumak
- bildiğini yapmak
- bildiğini yedi mahalle bilmez
- bildim bileli
- bilemedin (veya bilemediniz)
- bilir bilmez
- bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp
- bilmem hangi (veya kaç veya kim veya nasıl veya ne)
Birleşik Kelimeler: yolbil, değerbilmez, iyilikbilmez, kadirbilmez