MÜHENDİSHANE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

MÜHENDİSHANE harflerini içeren 5 harfli 61 kelime bulunuyor. 5 harfli MÜHENDİSHANE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SAHİH14, HÜNSA12, HADİM12, HADİS12, İHDAS12, MEHDİ12, MEDİH12, NÜSHA12, ESHAM11, HAMSE11, HAMSİ11, HANDE11, MESİH11, SEMİH11, SEMAH11, SEHİM11, DÜMEN10, HEMEN10, HİMEN10, İHSAN10, NESİH10, SAHNE10, NİHAN9, SÜMEN9, SÜNME9, SADME9, ASİDE8, ADESE8, DEMİN8, DENİM8, DİNME8, DESEN8, DENME8, ENDAM8, İDMAN8, İDAME8, MADEN8, NÜANS8, NADİM8, NEDİM8, SÜNNİ8, ANİDE7, DİNEN7, ESAME7, İSMEN7, MESEN7, MESAİ7, NESİM7, NEMSE7, NEDEN7, SİNME7, SANEM7, SEMEN7, SEMAN7, SEMAİ7, ANİME6, ANEMİ6, İNSAN6, MANEN6, NESNE6, NİSAN6

ANİME (Kelime Kökeni: Fransızca animé)

[isim]

  • Japon çizgi romanı mangaların televizyon, sinema vb. için filmleştirilmiş biçimi

ANEMİ (Kelime Kökeni: Fransızca anémie)

[isim]

[tıp]

  • Kansızlık

İNSAN (Kelime Kökeni: Arapça insān)

[isim]

  • Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlı
  • Âdemoğlu, âdem evladı

    O yaşta insan hiç düşünmeden sadece yaşamaya bakar. - Haldun Taner

[sıfat]

[mecaz]

  • Huy ve ahlak yönünden üstün nitelikli (kimse)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • insan ayağı değmemiş (veya basmamış)
  • insan ayaktan, at tırnaktan kapar
  • insan beşer, kuldur şaşar
  • insan çeşit çeşit, yer damar damar
  • insanda akıl bırakmamak (veya koymamak)
  • insan doğduğu yerde değil doyduğu yerde
  • insan eli değmemiş (veya dokunmamış)
  • insan eti yemek
  • insan gibi
  • insan gönlünün artığını söyler
  • insanın adı çıkacağına canı çıksın
  • insanın alacası içinde, hayvanın alacası dışında
  • insanın eti yenmez, derisi giyilmez, tatlı dilinden başka nesi var?
  • insan içine çıkmak
  • insan insanın şeytanıdır
  • insan kendini beğenmese çatlar
  • insan kıymetini insan bilir
  • insan konuşa konuşa, hayvan koklaşa koklaşa
  • insan kuş misali
  • insan sözünden, hayvan yularından tutulur
  • insan yedisinde ne ise yetmişinde de odur
  • insan yükü (veya eti) ağırdır

Birleşik Kelimeler: insan biçimcilik, insan bilimi, insan coğrafyası, insan evladı, insan hâli, insaniçincilik, insan kurusu, insanmerkezci, insan müsveddesi, insanoğlu, insan sarrafı, insanüstü, üst insan, bilim insanı

MANEN (Kelime Kökeni: Arapça maʿnen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Kişinin iç dünyası yönünden, manevi bakımdan, maddeten karşıtı

    Milletini maddeten ve manen yükseltmek istemeyen adam nasıl samimi Türkçü olabilir. - Orhan Seyfi Orhon

NESNE

[isim]

  • Belli bir ağırlığı ve hacmi, rengi olan her türlü cansız varlık, şey, obje

[dil bilgisi]

  • Geçişli fiili bütünleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç

    `Ali bir kitap almış` cümlesinde `kitap` nesnedir.

[felsefe]

  • Öznenin dışında kalan her konu, obje

    Her nesne ve olaya alaycı bir gözle bakmak ilkesinden yola çıkar bu görüş. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: nesne grubu, nesne öbeği, belirli nesne, belirtili nesne, belirtisiz nesne, ortak nesne

NİSAN (Kelime Kökeni: Arapça nīsān)

[isim]

  • Yılın dördüncü ayı, april

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nisan yağar sap olur, mayıs yağar çeç olur

Birleşik Kelimeler: nisanbalığı, nisan bir, nisan yağmuru

ANİDE

[zarf]

[eskimiş]

  • Ansızın

DİNEN (Kelime Kökeni: Arapça dīnen)

[zarf]

  • Din bakımından

ESAME (Kelime Kökeni: Arapça esāmī)

[isim]

[eskimiş]

  • Adlar, isimler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esamesi okunmamak

İSMEN (Kelime Kökeni: Arapça ismen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Adını belirterek, adını söyleyerek, adını vererek

    Memuriyetlerinin marufiyeti icabıyla birbirini ismen tanımamaları mümkün değildi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

MESEN (Kelime Kökeni: Fransızca mécène)

[isim]

  • Sanat ve bilim adamlarını koruyan kimse

    Anacığı Sait Faik'in tek meseni, en anlayışlı dostu, sır yoldaşı oldu dünyada. - Haldun Taner

MESAİ (Kelime Kökeni: Arapça mesāʿī)

[isim]

  • Çalışma, emek

    İki üç günlük mesaiyle bir sürü karanlık noktayı çözümledin. - Osman Aysu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesai yapmak
  • mesaiye kalmak

Birleşik Kelimeler: mesai saati, tam mesai, teşrikimesai, yarım mesai

NESİM (Kelime Kökeni: Arapça nesīm)

[isim]

[eskimiş]

  • Hafif yel, esinti

    Berrak bir nesim ile ürperdi gölgeler / Yıldızlar eski demlere bir nağme besteler - Enis Behiç Koryürek

NEMSE

[isim]

[tarih]

  • Nemçe

NEDEN

[zarf]

  • Bir olayı doğuran başka bir olayı sormak için kullanılan bir söz; niçin

    Biz Şarklılar neden ille her şeyi büyütüp efsaneleştiririz? - Haldun Taner

[isim]

  • Bir olayı ve durumu gerektiren, doğuran başka olay veya durum, sebep

    İzmir'in işgali faciası, özel nedenlerden onu ayrıca ilgilendiriyor. - Attila İlhan

[felsefe]

  • Bir varlığı veya olayı etkileyen, oluşturan, doğuran şey, sebep, illet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • neden olmak

Birleşik Kelimeler: neden bilimi, neden sonra, ereksel neden, ağırlaştırıcı neden, hafifletici neden, varlık nedeni