MÜDAVİ ile Oluşan Kelimeler (MÜDAVİ Kelime Türetme)
MÜDAVİ harflerinden oluşan 17 kelime bulunuyor. MÜDAVİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Müdavi kelimesinin anlamı nedir? Müdavi ile başlayan kelimeler. İçinde müdavi olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
MÜDAVİ17
4 Harfli Kelimeler
VİDA12, VADİ12, MAVİ11, DAİM7, İDAM7
3 Harfli Kelimeler
DAV11, DAM6, ADİ5, İMA4, MAİ4
2 Harfli Kelimeler
AV8, AD4, AM3, İM3, Mİ3, MA3
AM
- Dişilik organı
- Amerikyum elementinin simgesi
İM
- İşaret
- Alamet
Birleşik Kelimeler: im bilimi, çizgi im, kesme imi
Mİ (Kelime Kökeni: İtalyanca mi)
- Gam dizisinde re ile fa arasındaki ses ve bu sesi gösteren nota işareti
İMA (Kelime Kökeni: Arapça īmāʾ)
-
Dolaylı olarak anlatma, üstü kapalı olarak belirtme, işaretleme, anıştırma, ihsas
Başkalarına ima ile bile söylemekten çekindiğim en mahrem şeyleri bilen insandın sen. - Peyami Safa
- Açıkça belirtilmeyen, dolaylı olarak anlatılan şey
Ata Sözleri ve Deyimler
- ima etmek
MAİ (Kelime Kökeni: Arapça māʾī)
- Mavi
AD
-
Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam
Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor. - Ahmet Hamdi Tanpınar
- Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu
- Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim
Ata Sözleri ve Deyimler
- ad almak
- ad çekmek
- adı (bile) olmamak
- adı batası (veya batasıca)
- adı batmak
- adı bile okunmamak
- adı çıkmak
- adı çıkmış dokuza, inmez sekize
- adı deliye çıkmak
- adı duyulmak
- adı geçmek
- adı gibi bilmek
- adı kaldırılmak
- adı kalmak
- adı karışmak
- adı kötüye çıkmak
- adını ...-ye çıkarmak
- adını ağzına abdestle almak
- adını ağzına almamak
- adını anmak
- adını bağışlamak
- adını çıkarmak
- adını kirletmek (veya lekelemek)
- adını koymak
- adını taşımak
- adını vermek
- adı olmak
- adı var
- ad koymak
- ad takmak
- ad vermek
- ad yapmak
Birleşik Kelimeler: ad aktarması, ad bilimi, ad cümlesi, ad çekimi, ad çekme, ad durumu, ad gövdesi, ad kökü, ad tabanı, ad tamlaması, addan türeme ad, addan türeme eylem, adı belirsiz, adı sanı, adı üstünde, adına, adıyla sanıyla, adlar dizgesi, adlı adıyla, bayramlık ad, birleşik ad, eylemden türeme ad, kısma ad, küçük ad, ön ad, özel ad, somut ad, soyut ad, takma ad, türemiş ad, yalın ad, aile adı, göbek adı, kod adı, soyadı, tanıtma adı, topluluk adı, yer adı, kendi adına
- Sayma
- Sayılma
Birleşik Kelimeler: addetmek, addolunmak
ADİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿādī)
-
Değersiz, kötü, sıradan, hiçbir özelliği olmayan
Sonra redingot devri geldi ve redingot içinden yarı uşak, yarı kapı kulu, riyakâr, adi bir nesil türedi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Aşağılık, alçak
Bunlar çok adi ve fena insanlardı. - Reşat Nuri Güntekin
-
Bayağı
Büyük bir nefretle bu adi yalanı reddederim. - Asaf Halet Çelebi
Birleşik Kelimeler: adi adım, adi defter, adi ıskarmoz, adi kesir, adi palanga, adi suçlu
DAM
-
Yapıları dış etkilerden korumak amacıyla üzerlerine yapılan çoğu kiremit kaplı bölüm
Pencerenin önüne geçmiş, dalgın ve hiddetli nazarlarıyla karşıki damları seyrediyordu. - Ercüment Ekrem Talu
-
Üzeri toprak kaplı ev, küçük ev, köy evi
Hekim kendisine üç ay, tam üç ay damdan dışarı çıkmaya izin vermemişti. - Nabizade Nâzım
- Tutukevi
-
Ahır
At damında çocuğa çok iyi bir yer yapmıştı. - Halide Edip Adıvar
Ata Sözleri ve Deyimler
- dama çıkmak
- damdan çardağa atlamak
- damdan düşen, damdan düşenin hâlini (veya hâlinden) bilir
- damdan düşercesine
- damdan düşer gibi
- dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı
- dam yandı, içindeki sıçan da (birlikte) yandı
Birleşik Kelimeler: dam aktarma, dam altı, dam koruğu, ısıdam, aş damı, domuzdamı, öküz damı
-
Dansta kavalyenin eşi
Erkeklerin kimi damlarının elinden, kimi kolundan, kimi de hafifçe omzundan tutmuş, geliyorlardı. - Çetin Altan
- İskambil kâğıtlarında kız
DAİM (Kelime Kökeni: Arapça dāʾim)
- Sürekli, sonsuz
-
Daima
Beni daim şen gören safdiller öyle sansın / Ne bilsinler ki onlar bence birdir elem, haz - Enis Behiç Koryürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- daim etmek (veya eylemek)
- daim olmak
Birleşik Kelimeler: devridaim, her daim
İDAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿdām)
- İnsan öldürme vb. bir suça karşılık verilen ve suçlunun ölümüyle sonuçlanan ceza, idam cezası, ölüm cezası
Ata Sözleri ve Deyimler
- idam etmek
Birleşik Kelimeler: idam cezası, idam sehpası
AV
-
Karada, denizde, gölde veya akarsularda evcil olmayan hayvanları vurma veya yakalama işi, şikâr
Kral hiç tınmadan, rahat rahat avdan döndü. - Necip Fazıl Kısakürek
- Bir hayvanın bir başka hayvanı yemek için yakalaması
- Bu yollarla yakalanan hayvan
- Tuzağa düşürülen, kendisinden yararlanılan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- ava çıkmak
- ava gelmez kuş olmaz, başa gelmez iş olmaz
- ava giden avlanır
- av avlanmış, tav tavlanmış
- av avlayanın, kemer bağlayanın
- av vuranın değil, alanın
Birleşik Kelimeler: av dönemi, av hayvanı, av köpeği, av mevsimi, av sezonu, av tezkeresi, av yasağı, sökün avı, sürek avı, sürgün avı
MAVİ (Kelime Kökeni: Arapça māʾī)
- Yeşil ile menekşe rengi arasında bir renk, bulutsuz gökyüzünün rengi, mai
-
Bu renkte olan
Düşsün olur mu toprağa göçmüş cihan gibi / Sönsün o mavi gözleri bir asuman gibi - İbrahim Alâeddin Gövsa
Birleşik Kelimeler: mavi bayrak, mavi boncuk, mavi çocuk, mavihastalık, mavikantaron, maviküf, mavi yakalı, mavi yolcu, açık mavi, havai mavi, koyu mavi, Akdeniz mavisi, boncuk mavisi, çivit mavisi, deniz mavisi, gece mavisi, gökyüzü mavisi, kristal mavisi, lavanta mavisi, maden mavisi, okyanus mavisi, petrol mavisi, safir mavisi, süt mavisi, turkuaz mavisi
DAV
- Postu, kaplan postu gibi çizgili bir tür Afrika zebrası (Hippotigris burchelli)
VİDA (Kelime Kökeni: İtalyanca vite)
- Döndürülerek bir yere sokulan burmalı çivi
Ata Sözleri ve Deyimler
- vidaları gevşemek
Birleşik Kelimeler: piston vida, zıvanalı vida
VADİ (Kelime Kökeni: Arapça vādī)
-
İki dağ arasındaki çukurca arazi veya geçit, koyak
Vadinin hemen kıyı başında idi ve çevresinde beş karaltı vardı. - Tarık Buğra
-
Çalışma alanı, tutulan yol, benimsenen tarz
Münakaşa kızışınca lakırtıyı hemen meslek bakımından çok zararlı bir vadiye yani şahsiyata sürüklediklerini hatırlarız. - Burhan Felek
Ata Sözleri ve Deyimler
- vadiye dökülmek