MUZIRLAŞMA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
MUZIRLAŞMA harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli MUZIRLAŞMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Muzırlaşma ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Muzırlaşma olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
MUZIR11,
ALARM (Kelime Kökeni: Fransızca alarme)
- Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret
- Bu işareti veren düzenek
Ata Sözleri ve Deyimler
- alarma geçmek
MARAL (Kelime Kökeni: Moğolca)
- Dişi geyik
IRAMA
- Iramak işi
MARUL (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Birleşikgillerden, geniş ve uzun olan yeşil yaprakları taze olarak yenilen bir bitki (Lactuca sativa)
Anası mutfakta bir tabağa marul doğruyor. - Yusuf Atılgan
Birleşik Kelimeler: acı marul, kıvırcık marul, yabani marul, deniz marulu, eşek marulu, yağ marulu
ULAMA
- Ulamak işi
- Ulanan parça, ek, katkı, ilave
- Konuşmada art arda gelen kelimelerden birincisinin sonundaki ünsüzün, ikincisinin başındaki ünlüye ses bakımından bir hece oluşturacak biçimde bağlanarak söylenmesi, bağlama: Ayırt etmek, tertip etmek, art arda gibi
- Ulanmış
MAMUR (Kelime Kökeni: Arapça maʿmūr)
-
Bayındır
Yıkılmış dilberin mamur illeri / Susmuş bülbüllerin taze dilleri - Karacaoğlan
Birleşik Kelimeler: dört başı mamur
MAMUL (Kelime Kökeni: Arapça maʿmūl)
- Yapılmış, işlenmiş, imal edilmiş (eşya, yiyecek)
Birleşik Kelimeler: yarı mamul
MALUM (Kelime Kökeni: Arapça maʿlūm)
-
Bilinen, belli(II)
Balkan Harbi'nin fecaatlerinden sonraki hadiseler de malumunuzdur. - Etem İzzet Benice
-
Herkesçe bilinen ancak dile getirilemeyen
Malum kişi. Malum çevre.
- Bilindiği üzere, bilindiği gibi, kuşkusuz
- Etken, meçhul karşıtı
- Bilinen
Ata Sözleri ve Deyimler
- malum değil
- malum olmak
- malumu ilam etmek
- malum ya!
ARIZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿāriża)
- Aksama, aksaklık, bozulma
- Engebe
- Bir notanın sesini yarım ton yükseltmek, alçaltmak veya eski durumuna getirmek için notanın soluna konulan diyez, bemol ve bekar işaretlerinin ortak adı
Ata Sözleri ve Deyimler
- arıza yapmak
ALMAŞ
- İki veya daha çok şeyin sıra ile değiştirilerek kullanılması veya kendiliğinden değişerek çalışması, keşikleme, münavebe
- Birinin doğru olması ötekinin yanlışlığını gerektiren iki önermenin oluşturduğu sistem
MARAZ (Kelime Kökeni: Arapça maraż)
- Hastalık
- Dayanılması güç durum
-
Huysuzluğu ve titizliği ile can sıkan
Aman ne maraz adamsın!
MALAZ
- Sulak yer
- Sürülmemiş, ot bürümüş toprak
- Su altında kalan, su basmış tarla
ŞUARA (Kelime Kökeni: Arapça şuʿarā)
- Şairler
Birleşik Kelimeler: kalem şuarası
ŞAMAR
-
Açık elle yüze vurulan tokat, beşkardeş
İzzetinefsime yediğim bu şamardan sersemledim. - Aka Gündüz
Ata Sözleri ve Deyimler
- şamar atmak (veya indirmek)
- şamar patlatmak
Birleşik Kelimeler: şamaroğlanı
ARMUZ (Kelime Kökeni: Rumca)
- Gemilerde güverte ve borda kaplama tahtalarının yan yana gelmeleri sonucu aralarında oluşturdukları çizgi