MUVAZENELİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

MUVAZENELİ harflerini içeren 5 harfli 48 kelime bulunuyor. 5 harfli MUVAZENELİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MEVZU16, MEVZİ15, AVİZE14, EVAZE14, VEZNE14, VEZİN14, VALİZ14, ZEVAL14, ZELVE14, EMVAL12, MEVLA12, ALEVİ11, ELVAN11, İLAVE11, MEZUN10, UZMAN10, ENZİM9, ELZEM9, İZLEM9, İLZAM9, MİZAN9, MELEZ9, NİZAM9, ZALİM9, ZEMİN9, ALİZE8, EZANİ8, EZELİ8, EZİNE8, İNZAL8, İZALE8, NEZLE8, NAZİL8, MELUN7, NAMLU7, ULEMA7, ANİME6, ANEMİ6, AMELİ6, AMELE6, ENLEM6, İMALE6, LİMAN6, MALEN6, MAİLE6, NEMLİ6, ANELE5, ALENİ5

ANELE (Kelime Kökeni: İtalyanca anello)

[isim]

[denizcilik]

  • Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir halka

ALENİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿalenī)

[sıfat]

  • Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan

    Siz bugüne kadar zevcenizin vicdansızca ve aleni hıyanetine, edepsizliğine tahammül ettiniz. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: aleni tadat

ANİME (Kelime Kökeni: Fransızca animé)

[isim]

  • Japon çizgi romanı mangaların televizyon, sinema vb. için filmleştirilmiş biçimi

ANEMİ (Kelime Kökeni: Fransızca anémie)

[isim]

[tıp]

  • Kansızlık

AMELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamelī)

[sıfat]

  • Uygulamalı

    Kitaplardan gelen fikirler nazari, yaşanan fikirler ise amelîdir. - Mehmet Kaplan

AMELE (Kelime Kökeni: Arapça ʿamele)

[isim]

  • Gündelikle çalışan işçi

    Tuğla harmanındaki ameleler etrafı aradılar. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: amele pazarı, amele taburu, amele yanığı, tanzifat amelesi

ENLEM

[isim]

[coğrafya]

  • Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi

Birleşik Kelimeler: enlem dairesi

İMALE (Kelime Kökeni: Arapça imāle)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir tarafa yatırma, eğme

[edebiyat]

  • Aruz vezninde kısa okunması gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma, zihaf karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imale etmek
  • imale yapmak

LİMAN (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[denizcilik]

  • Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak

    Hayatını anlatacağımız adam Çin limanlarından birinde yaşamıştı. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: liman cüzdanı, liman reisi, açık liman, sütliman, yatak liman, havalimanı, ticaret limanı, yat limanı

MALEN (Kelime Kökeni: Arapça mālen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Malca

MAİLE (Kelime Kökeni: Arapça māʾile)

[isim]

[eskimiş]

[coğrafya]

  • Aklan

NEMLİ

[sıfat]

  • Nemi olan, az ıslak, rutubetli, kuru karşıtı

    Hafif bir rüzgâr dalgası nemli saçlarının arasından geçti. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Yaşlı (göz)

MELUN (Kelime Kökeni: Arapça melʿūn)

[sıfat]

  • Tanrı tarafından lanetlenmiş olan, lanetli

    Melun şeytan.

[isim]

  • Lanetlenmiş kimse

    Kendisini Müslüman adıyla takdim eden bu kır saçlı melunu da tanıdım. - Aka Gündüz

[mecaz]

  • Nefretle karşılanan, kötü

    Baykuşlar uğursuzdu ama yeterince melun değil. - Elif Şafak

NAMLU (Kelime Kökeni: Farsça nāmlū)

[isim]

[askerlik]

  • Tüfek, tabanca, top vb. ateşli silahların ucunda bulunan boru biçimindeki parça
  • Kasatura, kılıç, meç, bıçak vb. kesici silahların uzun ve keskin bölümü

ULEMA (Kelime Kökeni: Arapça ʿulemā)

[isim]

[eskimiş]

  • Bilginler

[din bilgisi]

  • Sarıklı din bilginleri

    Bursa uleması bütün memleketçe tanınır ve sevilirdi. - Tarık Buğra