MUSANNİF Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

MUSANNİF harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli MUSANNİF kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MUAF12, SUFİ12, AFİS11, AMFİ11, SAFİ11, ANİF10, FANİ10, İFNA10, NAFİ10, NAİF10, SUMA7, MUİN6, MAUN6, SİMA6, SUNİ6, SUNA6, SAMİ6, AMİN5, İNAM5, İMAN5, MANİ5, MAİN5, NİSA5, İNAN4

İNAN

[isim]

  • İnanmak işi
  • Bir kimse veya şeyin doğruluğunu, büyüklüğünü ve gücünü sarsılmaz bir duygu ile benimseme

    Kendi paylarına düşen fedakârlığı, devlet, millet uğrunda inanla, güvenle, umutla bir daha tazeliyorlardı. - Ruşen Eşref Ünaydın

  • Tanrı'ya duyulan sınırsız inanış, iman, itikat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inan olsun

ÂMİN (Kelime Kökeni: Arapça āmīn)

[ünlem]

[din bilgisi]

  • `Öyle olsun, Allah kabul etsin` anlamlarında, duaların arasında ve sonunda kullanılan bir söz

[isim]

[kimya]

  • Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı

İNAM

[isim]

[eskimiş]

  • Emanet, vedia

İMAN (Kelime Kökeni: Arapça īmān)

[isim]

[din bilgisi]

  • İnanç

[mecaz]

  • Güçlü inanç, inan

    Kalpleri vatan aşkı ve imanı ile doluydu. - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imana gelmek
  • imana getirmek
  • iman etmek
  • iman getirmek
  • imanı gevremek
  • imanım
  • imanına kadar
  • imanı yok

Birleşik Kelimeler: iman sahibi, iman tahtası

MANİ (Kelime Kökeni: Fransızca manie)

[isim]

[ruh bilimi]

  • Kişinin sevinç, güven ve her türlü etkinliğinin normal olmayan bir biçimde arttığı ruh hastalığı

[isim]

  • Bir şeyin yapılmasını önleyen şey, engel

    Kaç zamandır beynimi, kanımı ateşlendiren bu idealimin lezzetini tatmak için her mâniyi çiğneyeceğim. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mâni olmak

[isim]

[edebiyat]

  • Genellikle birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri uyaklı olan, daha çok hecenin yedili ölçüsüyle söylenen halk şiiri

    Her köyde mâni, türkü söyleyen biri var. - Melih Cevdet Anday

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mâni düzmek (veya yakmak)

Birleşik Kelimeler: ayaklı mâni

MAİN (Kelime Kökeni: Arapça maʿīn)

[isim]

[eskimiş]

[geometri]

  • Eşkenar dörtgen

NİSA (Kelime Kökeni: Arapça nisā)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadın

MUİN (Kelime Kökeni: Arapça muʿīn)

[isim]

[eskimiş]

  • Yardımcı

    Tanrı muinin olsun.

MAUN (Kelime Kökeni: (Amerika yerlilerinin dillerinden))

[isim]

[bitki bilimi]

  • Tespih ağacıgillerden, Hindistan ve Honduras'ta yetişen büyük bir orman ağacı, akaju (Swietenia mahagoni)
  • Bu ağacın parlak kırmızımtırak renkte, sert ve iyi cilalanan kerestesi

[sıfat]

  • Bu keresteden yapılan

    Emekli ajan, alınmış gibi maun masanın arkasında oturan kişiyi süzdü. - Osman Aysu

SİMA (Kelime Kökeni: Farsça sīmā)

[isim]

  • Yüz (II)

    Beni bu sima altında tanımazsın. - Hüseyin Cahit Yalçın

  • Kimse, insan, tip

    Eski tanıdığımız simalar bize şimdi, ne kadar uzak görünüyorlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

SUNİ (Kelime Kökeni: Arapça ṣunʿī)

[sıfat]

  • Yapay

[mecaz]

  • Yapmacık

Birleşik Kelimeler: suni böbrek, suni çayır, suni gübre, suni ipek, suni kalp, suni peyk, suni solunum, suni tahta, suni teneffüs

SUNA

[isim]

  • Erkek ördek

    Uzatır boynunu arar eşini / Bir tek suna gördüm göl kenarında - Karacaoğlan

[halk ağzında]

  • Göl ördeği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • suna gibi

Birleşik Kelimeler: suna boylu, aksuna

SAMİ (Kelime Kökeni: Arapça sāmī)

[isim]

  • Hz. Nuh'un oğlu Sam'dan türediklerine inanılan beyaz ırkın, Arapça, Asurca, İbranice ve Habeşçe konuşan çeşitli kavimlerinin toplandığı kolu

[sıfat]

  • Bu kola özgü olan

SUMA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • İlk damıtılan ve içinde anason bulunmayan rakı

ANİF (Kelime Kökeni: Arapça ʿanīf)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Sert, kaba

    Bu haşin, anut, katil mazinin anif tahakkümü yalnız Türklere, yalnız Türkiye'ye mahsus değildi. - Ömer Seyfettin

[zarf]

  • Sert, kaba bir biçimde

    Lakin babam şiddetli ve anif hareket ediyordu. - Yahya Kemal Beyatlı