MUSAHİP Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler

MUSAHİP harflerini içeren 3 harfli 23 kelime bulunuyor. 3 harfli MUSAHİP kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Musahip ile başlayan 3 harfli kelimeler. İçinde Musahip olan 3 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

HAP11, PAH11, PUS9, SUP9, AHU8, HİS8, HAM8, HAS8, PİS8, PİM8, PAS8, SİH8, SAH8, SAP8, AHİ7, MİS5, MAS5, SİM5, SAM5, ASİ4, İSA4, İMA4, MAİ4

ASİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿāṣī)

[sıfat]

  • Başkaldırıcı

    Padişah içeriye geçince asilerin bir an önceki sersemliği geçti. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Dikbaşlı

    Asi evlat.

İSA (Kelime Kökeni: İbranice)

[isim]

  • `İyilik edeyim derken kimseyi memnun edemedi` anlamındaki İsa'yı küstürdü, Muhammed'i memnun edemedi atasözünde geçen bir söz

İMA (Kelime Kökeni: Arapça īmāʾ)

[isim]

  • Dolaylı olarak anlatma, üstü kapalı olarak belirtme, işaretleme, anıştırma, ihsas

    Başkalarına ima ile bile söylemekten çekindiğim en mahrem şeyleri bilen insandın sen. - Peyami Safa

  • Açıkça belirtilmeyen, dolaylı olarak anlatılan şey

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ima etmek

MAİ (Kelime Kökeni: Arapça māʾī)

[isim]

[eskimiş]

  • Mavi

MİS (Kelime Kökeni: Arapça misk)

[isim]

  • Güzel

    Lokantaların vitrinlerinde, mis kokularla dönerler pişiyordu. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mis gibi

Birleşik Kelimeler: mis sabunu, mis üzümü

[isim]

  • Evlenmemiş kadın

MAS (Kelime Kökeni: Arapça maṣṣ)

[isim]

[eskimiş]

  • Emme, emerek içine çekme, soğurma

Birleşik Kelimeler: massetmek

SİM (Kelime Kökeni: Farsça sīm)

[isim]

[eskimiş]

  • Gümüş
  • Genellikle işlemelerde kullanılan, gümüş görünüşünde ve parlaklığında olan iplik vb

[sıfat]

  • Gümüş gibi parlayan

[isim]

[halk ağzında]

  • İşaret

SAM (Kelime Kökeni: Arapça sāmm)

[isim]

  • Sam yeli

Birleşik Kelimeler: sam yeli

[isim]

  • Rus yapısı, karadan havaya güdümlü silah

AHİ

[sıfat]

  • Cömert

[isim]

[halk ağzında]

  • Kardeş

[isim]

  • Ahilik ocağından olan kimse

AHU (Kelime Kökeni: Farsça āhū)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Ceylan

[sıfat]

[mecaz]

  • Güzel, ince, zarif (kadın)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ahu gibi

Birleşik Kelimeler: ahududu, ahu gözlü, ahu parçası

HİS (Kelime Kökeni: Arapça ḥiss)

[isim]

  • Duygu

    Sevgiyi tanımayanlar ayrılığın acısını da bilmezler, özlemezler ve gurbet hissi duymazlar. - Mehmet Kaplan

  • Duyu
  • Sezgi, sezme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hissine (veya hislerine) kapılmak
  • hissini vermek

Birleşik Kelimeler: hissedilmek, hissetmek, hissettirmek, hissikablelvuku, hissiselim, hissolunmak, altıncı his, galatıhis, acıma hissi, aşağılık hissi, görmüşlük hissi, suçluluk hissi, üstünlük hissi

HAM (Kelime Kökeni: Farsça ḫām)

[sıfat]

  • Yenecek kadar olgun olmayan (meyve), olmamış

    Ham elma.

  • İşlenmemiş (madde)

    Ham petrol.

  • İdmansız

    Ham vücutla ancak bu kadar koşabilirim.

[mecaz]

  • Gerçekleşme kolaylığı veya imkânı olmayan

    Ham teklif.

[mecaz]

  • Kaba, toplum kurallarını bilmeyen, incelmemiş

    Ne ham adam!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ham çıkmak

Birleşik Kelimeler: ham besi suyu, ham bez, ham ervah, ham gaz, hamhalat, ham hayal, ham madde, ham payı

HAS (Kelime Kökeni: Arapça ḫāṣṣ)

[sıfat]

  • Özgü

    Her medeniyet kendine has değerleri gerçekleştirerek insanlığın ortak hazinesini zenginleştirir. - Cemil Meriç

  • Katışıksız, en iyi cinsten, saf

    Has gümüş.

  • Hükümdara özgü olan

    Has ahır. Has bahçe.

[mecaz]

  • İyi nitelikleri kendinde toplamış olan (kimse)

[isim]

[tarih]

  • Başmaklık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • has olmak

Birleşik Kelimeler: has un, kendine has

PİS

[sıfat]

  • Leke, toz veya kirle kaplı olan, kirli, iğrendirici, murdar, mülevves
  • Kendinde pislik olan veya pislenmiş olan

    Lağım suları pistir.

[mecaz]

  • Beğenilmeyecek durumda olan, kötü, zararlı

    Şu pis dünyanın acılarında bile öyle bir tat var ki her şeye razıyım. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]

  • Çirkin, sevimsiz olan

    Demin o pis, ukala suratıyla sırıta sırıta yanıma yaklaştı. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]

  • İçinden çıkılması çok güç, karışık

    Pis bir iş.

Birleşik Kelimeler: pis bıyık, pisboğaz, pis lakırtı, pis pis, pis söz, pis su, ağzı pis, eteğine pis

PİM (Kelime Kökeni: İngilizce pin)

[isim]

  • İç içe geçen veya birbiri üzerine gelen parçaları tutturmaya yarayan bir tür tahta veya metal çivi
  • Mobilyalardaki cam rafları taşımak için yan tablalara yerleştirilen kapsüllerin içine takılan silindirik, yassı ve L biçimli raf taşıma aleti

Ata Sözleri ve Deyimler

  • pimini çekmek

Birleşik Kelimeler: emniyet pimi