MUKAVELENAME Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

MUKAVELENAME harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli MUKAVELENAME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AVUNMA14, LAVMAN13, KAVELA12, NEVALE12, MEMLUK9, EMLEME8, MAKULE8, MANUEL8, MELEME8, MENKUL8, ULAMAK8, UNLAMA8, ULANMA8, EKLEME7, ENEMEK7, ELAMAN7, ELEMAN7, ELEMEK7, ELENME7, KELEME7, KEMANE7, MAKALE7, MELEKE7, MEALEN7

EKLEME

[isim]

  • Eklemek işi

[sıfat]

  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi

ENEMEK

[-i]

  • İğdiş etmek

ELAMAN (Kelime Kökeni: Arapça elamān)

[ünlem]

  • Bezginlik ve sızlanma anlatan bir söz

    Dostlardan, yemişlerden, Hıristaki Pasajının güllerinden, zambaklarından elaman! - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • elaman çekmek
  • elaman demek

ELEMAN (Kelime Kökeni: Fransızca élément)

[isim]

  • Öge

    Eskilerin şiirde pek bol kullanmaktan hoşlandıkları elemanlardan birisi de teşbihti. - Asaf Halet Çelebi

  • Bir toplulukta çalışan insanların her biri

    Kızı sizin elemanınız sanmışlar öyle mi? - Ahmet Ümit

[matematik]

  • Kümeye ait varlıklardan her biri

Birleşik Kelimeler: eleman sayısı, ara eleman, öğretim elemanı, yapı elemanı

ELEMEK

[-i]

  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

  • Sınav veya yarışma yoluyla en iyileri seçmek
  • İpliği elemgeden geçirip yumak yapmak

[mecaz]

  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak

[spor]

  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

ELENME

[isim]

  • Elenmek işi

[spor]

  • Yenilen oyuncu veya takımın yarışmalardan çıkması

KELEME

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Sürülmeden bırakılmış (tarla)
  • Bakımsız bırakılmış (bağ veya bahçe)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleme olmak

KEMANE (Kelime Kökeni: Farsça kemāne)

[isim]

[müzik]

  • Keman ve kemençe yayı

[müzik]

  • Bir tür halk çalgısı
  • Delgi veya küçük torna çevirmek için kullanılan ok yayı biçimindeki araç

[denizcilik]

  • Ağaç gemilerde talimarın üst ucundaki kıvrım

Birleşik Kelimeler: kemane balığı, kemane çekme, kabak kemane

MAKALE (Kelime Kökeni: Arapça maḳāle)

[isim]

  • Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete veya dergi yazısı

Birleşik Kelimeler: başmakale

MELEKE (Kelime Kökeni: Arapça meleke)

[isim]

  • Tekrarlama sonucu kazanılan yatkınlık, alışkanlık

    Bütün melekelerim yerinde olduğu hâlde kendimde değildim. - Necip Fazıl Kısakürek

[ruh bilimi]

[felsefe]

  • Yeti
  • Yelken makarası

MEALEN (Kelime Kökeni: Arapça meʾālen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Anlamca

    Yalvarsam, mealen iyilik de kötülük de dönücüdür diyen Yaradan'ın bu kanunu üzerinde düşünür müsün? - Emine Işınsu

EMLEME

[isim]

  • Emlemek işi

MAKULE (Kelime Kökeni: Arapça maḳūle)

[isim]

[eskimiş]

  • Çeşit

[felsefe]

[mantık]

  • Ulam

MANUEL (Kelime Kökeni: Fransızca manuel)

[sıfat]

  • Elle işletilen

[isim]

  • El kitabı

MELEME

[isim]

  • Melemek işi
  • Koyun, keçi sesi

    Uzaktan ağıla giren koyunlarla kuzuların telaşlı uzun melemeleri sessizliği parçalıyordu. - Halide Edip Adıvar

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Ağırkanlı, rahatına düşkün