MODERNİZASYON Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

MODERNİZASYON harflerini içeren 6 harfli 53 kelime bulunuyor. 6 harfli MODERNİZASYON kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DOYMAZ15, DİZYEM14, DİZAYN13, SADİZM13, ZİYADE13, DİZMEN12, DENSİZ12, SİZDEN12, YENSİZ12, YERSİZ12, YORDAM12, DOMİNO11, DREZİN11, İZOMER11, MİSYON11, MEYDAN11, NOSYON11, ZİNDAN11, ARDİYE10, AMNEZİ10, DİNAMO10, MODERN10, MİNYON10, MONDEN10, NEODİM10, NAZMEN10, ORDİNO10, RASYON10, SİNYOR10, ARİOSO9, DERMAN9, MİNDER9, MARDİN9, MADENİ9, MORONİ9, NİSYAN9, NAZİRE9, NİAMEY9, OSMANİ9, ROMANS9, SANİYE9, SEYRAN9, ARMONİ8, ANİDEN8, ANEMON8, ANONİM8, MORİNA8, MERSİN8, NARDİN8, SONERİ8, SİNEMA8, MİNARE7, SERİAN7

MİNARE (Kelime Kökeni: Arapça menāre)

[isim]

[mimarlık]

  • Camilerde müezzinin ezan okuduğu, sela verdiği, şerefesi olan, çoğunlukla taştan, yüksek ve ince yapı

    Sokak kapısını çalarken minarede akşam ezanı okunuyordu. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • minare de doğru ama içi eğri
  • minare gibi
  • minareyi çalan kılıfını hazırlar
  • minareyi yaptırmayan yerden bitmiş sanır

Birleşik Kelimeler: minare boyu, minaregölgesi, minare kırması, şeytanminaresi

SERİAN (Kelime Kökeni: Arapça serīʿan)

[zarf]

[eskimiş]

  • Çabucak

ARMONİ (Kelime Kökeni: Fransızca harmonie)

[isim]

[müzik]

  • İki veya daha çok sesin aynı anda kulağa hoş gelecek bir biçimdeki uyumu, harmoni

Birleşik Kelimeler: armoni orkestrası

ANİDEN

[zarf]

  • Ansızın

    Sonra aniden, görünmeyen biri tarafından azarlanmışçasına susuverdi sıkıntıyla. - Elif Şafak

ANEMON (Kelime Kökeni: Fransızca anémone)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Dağ lalesi

ANONİM (Kelime Kökeni: Fransızca anonyme)

[sıfat]

  • Adı sanı bilinmeyen

    Ah bir anonim olmak, kalabalık içine karışıp kaybolmak tadına kavuşabilseydik. - Falih Rıfkı Atay

  • Çok ortaklı

[edebiyat]

  • Yazanı, yapanı, söyleyeni bilinmeyen, laedri

Birleşik Kelimeler: anonim ortaklık, anonim şirket

MORİNA (Kelime Kökeni: İngilizce morina)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Mezgitgillerden, kuzey denizlerinde yaşayan, eti yenilen, karaciğerinden yağ çıkarılan bir balık (Gadus morrhua)

Birleşik Kelimeler: mersin morinası

MERSİN (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Mersingillerden, Güney ve Batı Anadolu dağlarında yetişen, yaprakları yaz kış yeşil kalan, gıda ve parfüm sanayisinde ham madde olarak kullanılan, meyvesi murt adıyla bilinen, esansı çıkarılan, beyaz çiçekli, güzel kokulu bir ağaç, mersin ağacı, sazak (Myrtus communis)

    Evlerinin önü mersin / Sular akmaz tersin tersin - Halk türküsü

Birleşik Kelimeler: mersin ağacı, mersin balığı, mersin morinası, yaban mersini

[isim]

  • Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

NARDİN (Kelime Kökeni: Farsça nārdīn)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Maydanozgillerden, çayırlarda yetişen ve hayvanlara yem olarak verilen, başakçıkları tek çiçekli küçük bir bitki (Eryngium campestre)

SONERİ (Kelime Kökeni: Fransızca sonnerie)

[isim]

  • Çağırma zili

    Soneriye bastı. Yarım dakika bekledi. Gelen olmadı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

SİNEMA (Kelime Kökeni: Fransızca cinéma)

[isim]

  • Herhangi bir hareketi düzenli aralıklarla parçalara bölerek bunların resimlerini belirleme ve sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde, bir ekran veya perde üzerinde yansıtarak hareketi yeniden oluşturma işi
  • Film göstermeye yarayan özel bir makineyle görüntülerin beyaz perdeye yansıtıldığı salon veya yapı

    Bir haber bırakıp mahallenin sinemasına girdi. - Sait Faik Abasıyanık

  • Güzel sanatların dalı olarak yansıtılmaya uygun olan filmleri gerçekleştirme ve yaratma sanatı, beyaz perde, yedinci sanat

    Sinemanın zevkimizi dışarıdan idare ettiği devirde yaşıyoruz. - Hasan Âli Yücel

Birleşik Kelimeler: sinema endüstrisi, sinema perdesi, sinema salonu, sinema sanatçısı, sinema sanayisi, sinemasever, sinema tekniği, açık hava sineması

ARİOSO (Kelime Kökeni: İtalyanca arioso)

[isim]

[müzik]

  • Dramatik ve lirik bakımdan yüksek bir anlatım gücü olan ağırbaşlı ezgi

DERMAN (Kelime Kökeni: Farsça dermān)

[isim]

  • Güç, takat, mecal

    Bana derler gam yükünü sen götür / Benim yük götürür dermanım mı var? - Karacaoğlan

  • İlaç

[mecaz]

  • Çıkar yol, çare

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dermanı kesilmek

MİNDER

[isim]

  • İçi yumuşak bir malzeme ile doldurularak dikilen, oturmaya, yaslanmaya yarar şilte

    Derin bir düşünceyle kurulmuştu mindere / Saçlarından tutarak hemen devirdim yere - Faruk Nafiz Çamlıbel

[spor]

  • Yer alıştırmalarında ve atlamalarda, düşmelerin sertliğini gidermek için kullanılan, deri veya kauçuktan yapılmış şilte

[spor]

  • Güreş karşılaşmalarının üzerinde yapıldığı, en az 10 santimetre kalınlığında, 9 metre çapında bir çember çizilmiş olan, çaprazlama köşeleri kırmızı ve mavi renklerle belirlenmiş yaygı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • minder çürütmek
  • minderden kaçmak
  • minder dışına atmak

Birleşik Kelimeler: erkân minderi, güreş minderi, köşe minderi, yer minderi

MARDİN

[isim]

  • Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri