[sıfat]

• Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

  İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]

• Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz

[alay yollu]

• Uyanık geçinen

  Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

• akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
• akıllı geçinmek
• akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
• akıllım
• akıllı olmak

[sıfat]

• İçinde kola bulunan

• Kolalanmış

  Artık cübbenin altına kolalı gömlek giyiyor. - Mithat Cemal Kuntay

[sıfat]

• Yapımında mika maddesi kullanılan

[sıfat]

• Alımı olan, çekici, cazibeli, albenili, cazip, cazibedar, kişmiri

  Hepsi, bu gelinler gibi nazlı, süslü ve alımlı hanımlar. - Abdülhak Şinasi Hisar

[isim]

• Bal konulan kap

• Bağlarda görülen külleme hastalığı

[bitki bilimi]

• Ballıbaba

[nesnesiz]

• Ilınmak

[sıfat]

• Mola verilen

[zarf]

• Mola verilerek

[isim]

• Kabalık, kaba davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

• ayılık etmek

[sıfat]

• Kıl gibi olan, çok ince

[sıfat]

• Olayı olan, olay çıkmış olan, hadiseli

  Olaylı bir toplantı.

[sıfat]

• Bir yıl için, senelik, senevi

  Evi yıllık tuttular.

• Yılda bir yapılan

  Kuruluşun yıllık toplantısı.

• Bir yıl içinde olan

• Yapımından veya doğumundan başlayarak üzerinden bir yıl geçmiş olan

  O gün yıllık hesapları getirmişlerdi. - Falih Rıfkı Atay

[isim]

• Yılda bir çıkan ve o yılın olaylarını anlatan kitap, bülten, dergi vb. eser, salname

[isim]

• Yılın gün, hafta, ay vb. bölümlerinden başka, bayram, yıl dönümü gibi belli günleri ve birtakım astronomi, meteoroloji, istatistik bilgilerini gösteren kitap biçiminde takvim, almanak

[isim]

• Bir yılda verilen ücret

  Bu evin yıllığı sekiz bin liradır.

[isim]

• Öğretim yılı sonunda hazırlanan, öğrenci, öğretmen ve yöneticilerin özellikleriyle ilgili bilgiler ile eğlendirici konuların yer aldığı kitap

[-den]

• Bir işten gözü korkup vazgeçmek

  Konu hasıraltı edilince yılmıyor, bir kez daha yazıyordum. - Muzaffer İzgü

• Bıkmak, usanmak

  Güçlüğün hiçbir çeşidinden yılmamak, dil arıtıcısı olmanın vazgeçilmez bir koşuludur. - Nermi Uygur

[-i]

• Bitki, tüy vb.ni çekerek yerinden çıkarmak, çekip koparmak

  Yoluyor mu, ne yapıyor bilmem, pişik suratlı olmuş. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]

• Dolandırarak, hile ile birinin parasını almak

  Adamcağızı iyice yoldular.

[kimya]

• Karbon elementinin simgesi

• Romen rakamları dizisinde 100 sayısını gösterir

[isim]

• Acı olma durumu

  Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

• Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

  Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu