MEŞRULAŞTIRMA Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
MEŞRULAŞTIRMA harflerini içeren 6 harfli 29 kelime bulunuyor. 6 harfli MEŞRULAŞTIRMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Meşrulaştırma ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Meşrulaştırma olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
ULAŞIM12,
ARILAR
- Tek tek veya bir topluluk düzeni içinde yaşayan, vücutları, özellikle karınları ve arka ayakları kıllarla örtülü zar kanatlılar familyası
Birleşik Kelimeler: yaprak arıları
AMETAL (Kelime Kökeni: Fransızca amétale)
-
Metal olmayan element
Klor, fosfor, oksijen ametaldir.
ALAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāmet)
-
Belirti, işaret, iz, nişan
İnsanlığın belli bir sonuca yöneldiğini gösterir hiçbir alamet yok. - Cemil Meriç
- Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne
Birleşik Kelimeler: alametifarika, kıyamet alameti
TERMAL (Kelime Kökeni: Fransızca thermal)
- Sıcak kaplıca suyu
- Bu sudan yararlanma imkânı sağlayan kuruluş vb
Birleşik Kelimeler: termal kamera
- Yalova iline bağlı ilçelerden biri
TARALI
- Taranmış
ARITMA
- Arıtmak işi
Birleşik Kelimeler: arıtma ünitesi
ARMALI
- Arma bulunan
ATILMA
-
Atılmak işi
Vezin ve kafiyenin atılması, lirizmden yüz çevirme, imge kullanılmaması, şiirde yenilik sayılıyordu. - Selâhattin Hilav
AŞERAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaşerāt)
- Onluklar
MAMURE (Kelime Kökeni: Arapça maʿmūre)
-
Bayındır yer, bayındırlık
Şu kıraç dağın teras biçiminde kesilmiş tepesinde benim, kaç akşamüstü, büyük hisarlar üstüne kurulmuş, saraylı, kuleli kaç masal mamuresi seyrettiğimi bilemezsiniz. - Reşat Nuri Güntekin
ŞALTER (Kelime Kökeni: Almanca Schalter)
- Anahtar
- Genellikle binaların girişine gelen elektrik akımını açıp kapamaya yarayan araç, şalt
-
Gişe
Şalter dokuz buçukta açıldı. - Haldun Taner
Birleşik Kelimeler: şalter panosu
ARATIŞ
- Aratma işi
ŞARTLI
- Şarta bağlı, koşullu, meşrut
-
Şartlanmış olan, koşullu
Şartlı kafalar.
- Şart etmiş olan (koca)
Birleşik Kelimeler: şartlı birleşik cümle, şartlı birleşik zaman, şartlı refleks, şartlı tahliye
TEMAŞA (Kelime Kökeni: Farsça temāşā)
-
Hoşlanarak bakma, seyretme
Benden evvel çoluk çocuk bütün ev halkı hayvanı temaşaya çıkmışlar. - Memduh Şevket Esendal
- Seyredilecek görüntü, görülmeye değer şey
- Gezme, seyir
-
Oyun, temsil, piyes, tiyatro
Bazı meddahlar da Karagöz oynatmış, şahbaz, hayalbaz veya hayalî isimleriyle yaşadıktan sonra temaşa hayatımızdan el etek çekmişlerdir. - Samiha Ayverdi
Ata Sözleri ve Deyimler
- temaşa etmek
Birleşik Kelimeler: temaşa sanatı
AŞIRMA
-
Aşırmak işi
Hemen bir yolunu bulurlar yükü üstlerinden aşırmanın. - Adalet Ağaoğlu
- Yapı çatılarında uzun mertek, aşık
-
Aşırılmış
Aşırma bir eser.
- Küçük kazan, kova, bakraç
- Başkalarının yazılarından bölümler, dizeler alıp kendisininmiş gibi gösterme veya başkalarının konularını benimseyip değişik bir biçimde anlatma, intihal
- Özellikle para aşırma, aşırtı, ihtilas
Birleşik Kelimeler: aşırma kayış