Met ile Biten 7 Harfli Kelimeler

MET ile biten 7 harfli 14 kelime bulunuyor. Sonu MET olan 7 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Met ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Met olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

FEHAMET18, VAHAMET18, HÜKÜMET16, HEZİMET15, HUSUMET15, GANİMET12, CESAMET12, KIYAMET11, MUTEMET10, NEDAMET10, MELAMET9, SAKAMET9, SELAMET9, KERAMET8

KERAMET (Kelime Kökeni: Arapça kerāmet)

[isim]

  • Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı davranış veya durum

    Babamın, mucize ve keramet kıssaları olarak bize anlattığı şeyler bu çeşit gülünç ve çocukça masallardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Olağanüstü durum

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keramet buyurdunuz (veya keramette bulundunuz)
  • kerameti kendinden menkul
  • keramette bulunmak

Birleşik Kelimeler: keramet sahibi

MELAMET (Kelime Kökeni: Arapça melāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Kınama
  • Azarlama, çıkışma

SAKAMET (Kelime Kökeni: Arapça saḳāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Bozukluk, yanlışlık, eksiklik

SELAMET (Kelime Kökeni: Arapça selāmet)

[isim]

  • Esen olma durumu, esenlik
  • Her türlü korku, tasa ve tehlikeden uzak, güvende olma durumu, kurtuluş

    Sizinle bu mesele etrafında karşılaşmamayı sizin selametiniz namına temenni ederim. - Nazım Hikmet

[edebiyat]

  • Anlatıma temel olan düşüncenin her bakımdan doğru ve sağlam olması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • selamete çıkmak

Birleşik Kelimeler: sağ selamet

MUTEMET (Kelime Kökeni: Arapça muʿtemed)

[isim]

  • Dairelerde, iş yerlerinde bazı para işlerine bakan görevli

[eskimiş]

  • Kendisine inanılıp güvenilen kimse

NEDAMET (Kelime Kökeni: Arapça nedāmet)

[isim]

  • Pişmanlık

    Gözlerime iki damla nedamet yaşı getirmek için dudaklarımı bütün kuvvetimle ısırıyordum. - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nedamet duymak (veya getirmek)

KIYAMET (Kelime Kökeni: Arapça ḳiyāmet)

[isim]

[din bilgisi]

  • Tek tanrılı dinlerin inanışına göre dünyanın sonu ve bütün ölülerin dirilerek mahşerde toplanacağı zaman, hesap günü, kıyamet günü, mahşer günü

[mecaz]

  • Gürültülü karışıklık, gürültü patırtı

    Bağırma, çağırma, kıyamet, polisler Mustafa'yı çalyaka götürürler. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Büyük felaket, afet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıyamete kadar
  • kıyamete kalmak
  • kıyamet gibi (veya kadar)
  • kıyamet kopmak
  • kıyametler koparmak
  • kıyamet mi kopar?

Birleşik Kelimeler: kıyamet alameti, kıyamet günü, kış kıyamet, kızıl kıyamet, kızılca kıyamet

GANİMET (Kelime Kökeni: Arapça ġanīmet)

[isim]

  • Savaşta düşmandan zorla ele geçirilen mal

    Burunları bile kanamadan ganimete kavuşacaklardı. - Feridun Fazıl Tülbentçi

  • Bir rastlantı sonucu ele geçen kazanç veya imkân
  • Yağma sonrasında elde kalan mal, çalıntı

CESAMET (Kelime Kökeni: Arapça cesāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Büyüklük, irilik

    Dağdan baktığınızda her biri beş altı fil cesametinde. - Reşat Nuri Güntekin

HEZİMET (Kelime Kökeni: Arapça hezīmet)

[isim]

  • Yenilgi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hezimete uğramak

HUSUMET (Kelime Kökeni: Arapça ḫuṣūmet)

[isim]

  • Hasım olma durumu
  • Düşmanlık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • husumet beslemek

H

[kimya]

  • Hidrojen elementinin simgesi

FEHAMET (Kelime Kökeni: Arapça feḫāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Büyüklük, ululuk
  • Değer

VAHAMET (Kelime Kökeni: Arapça vaḫāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Güçlük, korkulacak tehlikeli durum

    İşin aramızda mutlak bir ayrılıkla halledilmesi lazım gelecek derecede vahameti olmadığını anlıyorum. - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • vahamet kesbetmek