MERYEMANAKUŞAĞI Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

MERYEMANAKUŞAĞI harflerini içeren 7 harfli 67 kelime bulunuyor. 7 harfli MERYEMANAKUŞAĞI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

UĞRAŞMA19, AĞIRŞAK18, KAĞŞAMA18, AĞRIMAK16, AĞINMAK16, KAYAĞAN16, UĞRANMA16, UĞRAMAK16, ARMAĞAN15, AĞNAMAK15, AĞARMAK15, MAYIŞMA15, AYRIŞMA14, YAKIŞMA14, YARIŞMA14, KANAYIŞ13, KAYŞAMA13, ŞIMARMA13, YANAŞMA13, YANAŞIK13, YANŞAMA13, YAKARIŞ13, YARANIŞ13, YARAŞMA13, YARAŞIK13, YAŞARMA13, YAŞANMA13, YAŞAMAK13, AŞINMAK12, AŞIRMAK12, KUŞANMA12, KAMAŞMA12, KAŞINMA12, KARIŞMA12, MUAŞAKA12, ŞENKAYA12, YAŞANAK12, AYIRMAK11, AŞERMEK11, AŞIKANE11, KUMANYA11, KARAŞIN11, KAŞANMA11, KARMAŞA11, KAYIRMA11, MUAYENE11, ŞAKRAMA11, UYARMAK11, UYANMAK11, YIKANMA11, YAMANMA11, YAMAMAK11, YAKINMA11, EŞKENAR10, KAYNAMA10, YAKARMA10, YARAMAK10, YARANMA10, ARINMAK9, ANIRMAK9, KANIRMA9, KANARYA9, KARINMA9, MAKRAMA9, ARANMAK8, KARAMAN8, MAKARNA8

ARANMAK

[nesnesiz]

  • Arama işine konu olmak

    Ertesi günü uygun pansiyon aranacaktı. - Tarık Buğra

  • İsteklisi bulunmak

    Çok aranan bir kitap.

  • Eksikliği duyulmak

    Bugünlerde soba aranıyor.

  • Kendi kendine bir şeyler aramak
  • Şart koşulmak

    Asli ve sürekli görevlerde çalışanların meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti aranmaz. - Anayasa

  • Olumsuz, kötü davranışlarda bulunarak zor duruma düşmek

    Sen aranıyorsun âdeta.

  • Kendisine eş veya sevgili aramak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aranıp taranmak

KARAMAN

[isim]

  • Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • Karaman'ın koyunu sonra çıkar oyunu

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Orta Anadolu'da yetiştirilen, kuyruğu iri ve yağlı bir tür koyun

Birleşik Kelimeler: akkaraman, morkaraman, güney karamanı

MAKARNA (Kelime Kökeni: İtalyanca maccherone)

[isim]

  • İrmik veya una yumurta karıştırılarak hazırlanmış türlü biçimlerdeki kuru hamur
  • Bu hamurdan yapılan yemek

[argo]

  • İtalyan lireti

Birleşik Kelimeler: burgu makarna, çubuk makarna, fırında makarna, fiyonk makarna, kıymalı makarna, salçalı makarna, şerit makarna, yüksük makarna, düdük makarnası

ARINMAK

[nesnesiz]

  • Temizlenmek
  • Katışıksız, arı (I) duruma gelmek

    Arınmış bir dilse çok kez arıtıcıların başarısıdır. - Nermi Uygur

[mecaz]

  • Rahatlamak

    Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır. - Haldun Taner

ANIRMAK

[nesnesiz]

  • Eşek bağırmak

KANIRMA

[isim]

  • Kanırmak işi

KANARYA (Kelime Kökeni: İspanyolca canario)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • İspinozgillerden, yeşilimsi veya sarı tüylü, koni biçiminde küçük gagalı, ötücü kuş (Serinus canaria)

    Bülbül olup dili yüzünden çekmek, kanarya olup dili yüzünden çekmemekten yeğdir. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: kanarya çiçeği, kanarya otu

KARINMA

[isim]

  • Karınmak işi

MAKRAMA

[isim]

  • Mahrama

EŞKENAR

[sıfat]

[geometri]

  • Kenarları eşit olan

Birleşik Kelimeler: eşkenar dörtgen, eşkenar üçgen

KAYNAMA

[isim]

  • Kaynamak işi

    Kırılan kaval kemiği yeni yeni kaynamaya başladığında arkadaşları ona içkiye devam ederse sakat kalacağını söylediler. - İhsan Oktay Anar

[kimya]

  • Boya filminde hava veya solvent buharının kabarcık durumunda bulunması

Birleşik Kelimeler: kaynama noktası

YAKARMA

[isim]

  • Yakarmak işi

    Hasılı isyan bayrağını çekti Miralay Bey. Yalvarma yakarma artık hiçbir şey para etmiyor. - Refik Halit Karay

YARAMAK

[-e]

  • Bir şey yararlı olmak, yarar sağlamak

    Sertleşmeyi bilmeyen bir iyilik, iyilik olmakta ısrar eden bir iyilik neye yarar? - Cemil Meriç

  • Bir iş için uygun olmak, kullanılır olmak
  • Sağlık bakımından elverişli olmak

[mecaz]

  • İşine gelmek

    Seçim barajı bazı partilere yaradı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yaramamak
  • yarasın!

YARANMA

[isim]

  • Yaranmak işi

    Yaranmaya çabalar, güçlü olduğumuzu kabul ettirmeye kalkar, dolaplar çeviririz. - Behçet Necatigil

AYIRMAK

[-e]

[-i]

  • Bölmek

    Elmayı dörde ayırmak.

[-e]

[-den]

  • Bir bütünden bir parçayı herhangi bir amaçla bir tarafa koymak, saklamak

    Çocuklara pastadan biraz ayırdım.

  • Bir yeri bir engelle bölmek

[-den]

  • Birbirinden uzaklaştırmak

[-i]

  • Nitelik değişikliğini anlamak, fark etmek

[-e]

[-den]

  • Seçmek

    Günün fıkralarından bu kitaba ayırdıklarım pek azdır. - Falih Rıfkı Atay

[-i]

[-den]

  • İki veya daha çok kimse arasındaki anlaşmayı, uzlaşmayı bozmak

    Karıyı kocasından ayırmak.

[-i]

[-den]

  • Farklı davranmak, fark gözetmek

    Çocuklarımın hepsini aynı derecede severim, onları hiç birbirinden ayırır mıyım?

  • Bir şey veya yeri, bir şey veya kimse için kullanmayı belirlemek, tahsis etmek

    Odayı çocuklara ayırmak.