MAHRUTİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

MAHRUTİ harflerini içeren 4 harfli 31 kelime bulunuyor. 4 harfli MAHRUTİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HURİ9, HAMT9, HAMİ9, İMHA9, İHAM9, MİHR9, RUHİ9, AHİR8, AHİT8, HART8, RAHT8, TARH8, AMUT6, MUTİ6, MUTA6, MURT6, MUİT6, RUAM6, RUMİ6, TAMU6, UTMA6, UMAR6, AMİR5, AMİT5, İMAR5, MİRA5, MİAT5, MART5, RAMİ5, TURA5, İRAT4

İRAT (Kelime Kökeni: Arapça īrād)

[isim]

  • Gelir

    Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Gelir getiren mülk

    Zavallının iratlarında oturan kiracılarla uğraşarak kırmadığı koz, çevirmediği dolap kalmıyordu. - Ömer Seyfettin

[eskimiş]

  • Söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • irat etmek

Birleşik Kelimeler: iradımesel

AMİR (Kelime Kökeni: Arapça āmir)

[isim]

  • Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse, mir

    Akıl öğrettiğim herif şimdi bana amir oldu. - Burhan Felek

[sıfat]

  • Buyuran, buyurucu

[ticaret]

  • Satıcı veya ihracatçının gönderdiği malların bedelini almak üzere gerekli belgeleri göstererek bankaya başvuran kimse

Birleşik Kelimeler: amir hüküm, amiriita, emniyet amiri, idare amiri, ita amiri, kabin amiri, mülki idare amiri, saha amiri

AMİT (Kelime Kökeni: Fransızca amide)

[isim]

[kimya]

  • Amonyağın hidrojeni yerine bir asit kökünün geçmesiyle oluşan birleşiklerin sınıf adı

İMAR (Kelime Kökeni: Arapça iʿmār)

[isim]

  • Bayındırlık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imara açılmak
  • imar etmek

MİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca mira)

[isim]

  • Arazi üzerinde seçilmiş bir işaret noktasının düşeyini gösteren, yön belirtmek için uzaktan gözlenen, geometrik biçimli tahta lata

MİAT (Kelime Kökeni: Arapça mīʿād)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir şeyin yapılması için tanınan süre
  • Bir şeyin yerine yenisinin verilebilmesi için kabul edilmiş bulunan süre, kullanma süresi

    Asker ayakkabısının miadı altı aydır.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • miadı dolmak
  • miadı gelmek

MART (Kelime Kökeni: Latince)

[isim]

  • Yılın üçüncü ayı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mart ayı dert ayı
  • mart çıkmadıkça dert çıkmaz
  • mart dokuzunda çıra yak, bağ buda
  • mart havası gibi
  • mart içeri, pire dışarı
  • mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır

Birleşik Kelimeler: mart dokuzu

RAMİ (Kelime Kökeni: İngilizce ramee)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Isırgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetişen değerli bir bitki (Boehmeria nivea)
  • Bu bitkinin dokumacılıkta kullanılan lifi

TURA

[isim]

  • Tuğra
  • Metal paranın resimli yüzü
  • Halat gibi örülmüş iplik çilesi

[halk ağzında]

  • Bazı oyunlarda, vurmak için kullanılan düğümlenmiş mendil

[halk ağzında]

  • Ucu düğümlenmiş bir mendil aracılığıyla yanan veya yanılanların ebe tarafından cezalandırıldığı bir tür çocuk oyunu

Birleşik Kelimeler: yazı tura

AMUT (Kelime Kökeni: Arapça ʿamūd)

[isim]

  • Dik durma

[matematik]

  • Dikme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • amuda kalkmak

Birleşik Kelimeler: amudufıkari

MUTİ (Kelime Kökeni: Arapça muṭīʿ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yumuşak başlı, itaat eden

    Genç Çerkez'in daima kendisine muti ve ikinci safta kalacağını ümit ederek dışarıdan gelin almamayı tercih etmişti. - Halide Edip Adıvar

MUTA (Kelime Kökeni: Arapça muʿṭā)

[isim]

[eskimiş]

  • Veri

[isim]

[eskimiş]

  • Geçici kazanç
  • Muta nikâhı

Birleşik Kelimeler: muta nikâhı

MURT (Kelime Kökeni: Farsça mūrd)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Mersin ağacının yazın olgunlaşan, bezelye büyüklüğünde, morumsu siyah, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan meyvesi

MUİT (Kelime Kökeni: Arapça muʿīd)

[isim]

[eskimiş]

  • Okullarda çocukları çalıştırmakla görevli kimse, öğretmen yardımcısı

RUAM (Kelime Kökeni: Arapça ruʿām)

[isim]

[eskimiş]

[hayvan bilimi]

  • Sakağı