LÜKSMETRE Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
LÜKSMETRE harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli LÜKSMETRE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
SÜMTER10,
EKSTRE (Kelime Kökeni: Fransızca extrait)
- Öz(I)
- Hesap özeti
- Özüt
KERTME
- Kertmek işi
- Çentik
Birleşik Kelimeler: beşik kertme
KESRET (Kelime Kökeni: Arapça kes̱ret)
- Çok olma durumu, çokluk
KESTEL
- Bursa iline bağlı ilçelerden biri
MERTEK
-
Yapıda kullanılan dört köşe veya yuvarlak, kalınca ağaç
Küçük oğul, koltuğundaki bir tutam merteği bir kenara attıktan sonra, dut dalı bunlar, dedi. - Orhan Kemal
SEKTER (Kelime Kökeni: Fransızca sectaire)
- Başkalarının siyasi, dinî vb. düşüncelerine, inançlarına karşı çıkan, katı ve hoşgörüsüz davranan (kimse)
- Katı, hoşgörüsüz (düşünce, tutum)
TELEKS (Kelime Kökeni: Fransızca télex)
- Telsiz ve telem araçlarına uzaktan haber yazdırma düzeni
KERMES (Kelime Kökeni: Fransızca kermesse)
- Bir derneğe, bir çalışmaya yardım sağlamak amacıyla genellikle açık havada satış yapılarak gelir sağlanan toplantı
- Küçük şehirlerde bayram veya panayır günlerinde yapılan eğlenceli toplantı
MESLEK (Kelime Kökeni: Arapça meslek)
-
Belli bir eğitim ile kazanılan, sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş
Araya giren yıllar zarfında meslekten kopunca eski arkadaşlarıyla ünsiyeti de kopmuştu. - Osman Aysu
- Uğraş
- Öğreti
- Dizge
-
Çığır, okul, ekol
Edebî meslekler.
Ata Sözleri ve Deyimler
- mesleğinin eri (veya erbabı) olmak
- meslek edinmek
Birleşik Kelimeler: meslek içi eğitim, meslek yaşamı, serbest meslek
METRES (Kelime Kökeni: Fransızca maîtresse)
-
Evli bir erkekle nikâhsız yaşayan kadın, kapama, kapatma, zamazingo
Zeytinyağı tüccarı kekremsi bir minnetle baktı metresine. - Elif Şafak
Ata Sözleri ve Deyimler
- metres tutmak
SERMEK
-
Kurutmak için asmak
Kar gibi çamaşırları serip eve döndü. - Oktay Rifat
-
Göstermek amacıyla asmak veya yaymak
Çeyiz sermek.
-
Düz bir yere yaymak
Üzüm sermek. Bulgur sermek.
-
Açarak yaymak veya döşemek
Çerçeveli çerçevesiz bir sürü fotoğraf çıkarıp masanın üzerine serdi. - Aka Gündüz
-
Boylu boyunca yere yatırmak, düşürmek veya hırpalamak
Onun için bir an önce leşlerini köpek leşi gibi İstanbul'un çamurlu kaldırımlarına sermek zamanı gelmişti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Boşlamak, savsaklamak
Birleşik Kelimeler: sere serpe
SEKLEM
- Kıldan, yünden dokunmuş çuval
- On batman (un, vb.)
KÜREME
- Küremek işi
TÜREME
- Türemek işi
- Aynı kökten çıkma, iştikak
Birleşik Kelimeler: türeme ünlü, türeme ünsüz, addan türeme ad, addan türeme eylem, eylemden türeme ad, eylemden türeme eylem, fiilden türeme fiil, fiilden türeme isim, iç türeme, isimden türeme fiil, isimden türeme isim, ses türemesi, ünlü türemesi, ünsüz türemesi
TÜMLER
- Tümleyen, mütemmim
Birleşik Kelimeler: tümler açı