LEVAZIMATÇI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

LEVAZIMATÇI harflerini içeren 5 harfli 34 kelime bulunuyor. 5 harfli LEVAZIMATÇI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇIVMA16, ÇAVLI15, ÇAVMA15, AÇVAL14, ZEVAT14, ZEVAL14, AÇMAZ12, EMVAL12, MEVTA12, MEVLA12, MAVAL12, TAVLI12, EVLAT11, LAVTA11, TAVLA11, AZILI10, ÇALIM10, LAZIM10, ZAMLI10, ALMAÇ9, ALTIZ9, ÇAMAT9, ÇALTI9, ÇALMA9, ÇATMA9, MEZAT9, MALAZ9, TAÇLI9, ÇATAL8, ILIMA8, TALAZ8, ATILI7, METAL6, MATLA6

METAL (Kelime Kökeni: Fransızca métal)

[isim]

[kimya]

  • Çok yüksek elektrik ve ısı iletkenliği, kendine özgü parlaklığı olan, oksijenli birleşimiyle çoğunlukla bazik oksitler veren madde

[sıfat]

  • Bu maddeden yapılmış

    Çıkardıkları metal kutuları, gazeteleri ve cam şişeleri ayrı ayrı çuvallara doldurup götürüyorlar. - Elif Şafak

  • Dizgi makinelerinde satırları oluşturmak için eritilen antimon ve kurşun alaşımı

Birleşik Kelimeler: metal bilimi, metal yatak, metal yorulması, alkali metaller

MATLA (Kelime Kökeni: Arapça maṭlaʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Gök cisimlerinin doğması
  • Gök cisimlerinin doğduğu yer

[edebiyat]

  • Divan edebiyatında kaside veya gazelin ilk beyti

ATILI

[sıfat]

  • Atılmış, ertelenmiş, tehirli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atılı bulunmak

ÇATAL

[isim]

  • İki veya daha çok kola ayrılan değnek
  • Yol, ağaç gibi kollara ayrılan şeylerin ayrılma yeri
  • Dallı olan şeylerin her kolu
  • Yemek yerken kullanılan iki, üç veya dört uzun dişli çoğunlukla metal araç

    Çatalı elinden düştü, ağzı açık kaldı. - Peyami Safa

  • Dirgen
  • Bir tür olta iğnesi

[sıfat]

  • Ucu kollara ayrılmış

    Çatal yol.

[sıfat]

  • İki taraflı

    Evlerinin önü çatal pınarlar / İçerler suyunu beni anarlar - Halk türküsü

[sıfat]

  • İki anlamlı, iki türlü anlaşılabilir

    Çatal söz.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çatal görmek
  • çatal matal kaç çatal

Birleşik Kelimeler: çatal ağız, çatal aşı, çatal ayak, çatal bel, çatal bıçak takımı, çatal çivi, çatal don, çatal flama, çatal iğne, çatal kaldıraç, çatalkara, çatal kargı, çatal kazık, çatal kundak, çatalkuyruk, çatal sakal, çatal ses, çatal yürek, çatal zıpkın, üççatal

ILIMA

[isim]

  • Ilımak işi

TALAZ

[isim]

[halk ağzında]

  • Dalga, kasırga
  • İpekli kumaşların örselenmesiyle yüzündeki tellerde oluşan kabarıklık

ALMAÇ

[isim]

[fizik]

  • Bir elektrik akımını alıp başka bir kuvvete çeviren cihaz, alıcı, reseptör

ALTIZ

[sıfat]

  • Altısı bir arada doğan (çocuk)

ÇAMAT

[isim]

[halk ağzında]

  • Avlanılmış balıkları elde taşımaya yarar çengel askı

ÇALTI

[isim]

[halk ağzında]

  • Diken, çalı

ÇALMA

[isim]

  • Çalmak işi

    Kimsenin bilmediği bir havayı çalmaya başladılar. - Halit Fahri Ozansoy

  • Hırsızlık, sirkat

    Rüyamıza kadar giren bu bahçeden elma çalmaya gidiyorduk. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

  • Başa sarılan sarık

[sıfat]

  • Çalınmış

    Çalma mal.

[sıfat]

  • Kakmalı olmayan, kalemle işlenmiş

    Çalma çiçekli bir gümüş vazo.

[halk ağzında]

  • Kibrit

ÇATMA

[isim]

  • Çatmak işi
  • Provada geçici olarak bir giysiye iliştirilmiş olan parça
  • Duvarları ağaç gövdesinden birbirine takılarak ve çivisiz olarak yapılan yayla evi, Yörük çadırı
  • Bir tür döşemelik kumaş

    Sonra o çatma örtülü minderin üstüne oturmuş, albayın İstanbul hakkındaki suallerine kısa kısa cevap vermişti. - Halide Edip Adıvar

  • Ahşap yapılarda ağaç iskeletin temel parçaları
  • Semerin ağaç kısmı
  • Heykel yapımında çamuru ayakta tutan tel iskelet

Birleşik Kelimeler: çatma kaş, derme çatma

MEZAT (Kelime Kökeni: Arapça mezād)

[isim]

  • Açık artırma ile satış
  • Açık artırma ile satış yapılan yer

    Bu masayı mezattan aldım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mezada çıkarmak (veya koymak)

Birleşik Kelimeler: mezat malı

MALAZ

[isim]

[halk ağzında]

  • Sulak yer
  • Sürülmemiş, ot bürümüş toprak
  • Su altında kalan, su basmış tarla

TAÇLI

[sıfat]

  • Tacı olan

[bitki bilimi]

  • Taç yaprağı olan