KIZILKANTARON Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

KIZILKANTARON harflerini içeren 8 harfli 24 kelime bulunuyor. 8 harfli KIZILKANTARON kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KIZANLIK13, KARTALOZ12, NAZARLIK12, TARLAKOZ12, ORANTILI11, KOKARTLI10, KIRITKAN10, KILKIRAN10, KINAKINA10, KIRATLIK10, KATIRLIK10, NATIKALI10, NATIRLIK10, ORTAKLIK10, TIRNAKLI10, TANRILIK10, TANIKLIK10, AKTARLIK9, AKRANLIK9, KANTARLI9, KANTARON9, KARANLIK9, KALANTOR9, KATRANLI9

AKTARLIK

[isim]

  • Aktarın yaptığı iş

AKRANLIK

[isim]

  • Akran olma durumu

KANTARLI

[sıfat]

[argo]

  • Çok ağır

    Yapabilse, bir an evvel kurtulmak isterdi bu kantarlı külfetten. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kantarlıyı savurmak

Birleşik Kelimeler: kantarlı küfür

KANTARON (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki (Gentiana lutea)
  • Birleşikgillerden, sarı, mavi, kırmızı çiçekli türleri bulunan otsu bir bitki (Centaurea)

Birleşik Kelimeler: kızılkantaron, mavikantaron

KARANLIK

[isim]

  • Işık olmama durumu

    Karanlıkta duyduğumuz çam kokularına artık yakınlaştığımız denizin rutubeti karışıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[sıfat]

  • Işıksız

[mecaz]

  • Üzüntü, sıkıntı, perişanlık

    Demiştim ya, bütün memleketi bir yas karanlığı kaplamıştı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[sıfat]

[mecaz]

  • Yasalara, töreye uygun olmayan

    Bu karanlık işlerin hesabını sorarlar. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]

[mecaz]

  • Gereğince anlaşılıp bilinemeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan (durum)

    Fahri'nin gözlerinde karanlık bir ifade var, umutsuzluk, öfke karışımı bir şey. - Ahmet Ümit

[sıfat]

[mecaz]

  • Karışık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karanlığa gömülmek
  • karanlığa kalmak
  • karanlığı deşmek (veya yırtmak)
  • karanlık basmak (veya çökmek)
  • karanlık etmek
  • karanlık kesilmek
  • karanlıkta göz kırpmak

Birleşik Kelimeler: karanlık nokta, karanlık oda, alaca karanlık, yarı karanlık, zifirî karanlık, akşam karanlığı, ay karanlığı

KALANTOR (Kelime Kökeni: İtalyanca galantuomo)

[isim]

  • Gösterişi seven, varlıklı kimse

    Şimdi herkes bizi harp, zafer ganimetlerine boğulmuş kalantorlar sanıyor. - Aka Gündüz

KATRANLI

[sıfat]

  • Üzerine katran sürülmüş olan
  • İçine katran karışmış veya karıştırılmış olan
  • Birleşiminde katran olan

KOKARTLI

[sıfat]

  • Kokart takmış olan (kimse)

KIRITKAN

[sıfat]

  • Her zaman kırıtan

KILKIRAN

[isim]

[tıp]

  • Saçkıran

KINAKINA (Kelime Kökeni: İspanyolca quinaquina)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Kök boyasıgillerden, asıl yurdu Güney Amerika olan, Hindistan ve Endonezya'da da yetiştirilen, kabuğundan kinin çıkarılan bir ağaç (Cinchona)
  • Bu bitkiden yapılan içecek

    Kınakına iştah açar.

KIRATLIK

[sıfat]

  • Herhangi bir kırat değerinde olan (taş)

    On kıratlık pırlanta.

[mecaz]

  • Herhangi bir nitelikte, değerde olan

KATIRLIK

[isim]

  • İnatçı, huysuz olma durumu

NATIKALI

[sıfat]

  • Düzgün ve iyi konuşan

NATIRLIK

[isim]

  • Natırın yaptığı iş