KIYMETTAR Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KIYMETTAR harflerini içeren 5 harfli 48 kelime bulunuyor. 5 harfli KIYMETTAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AYRIM9,
KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)
- Damla
Ata Sözleri ve Deyimler
- katresi kalmadı (veya yok)
RAKET (Kelime Kökeni: Fransızca raquette)
- Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç
REKÂT (Kelime Kökeni: Arapça rekʿat)
-
Namazda bir kıyam, bir rükû ve iki secdeden oluşan bölüm
Öğle namazının kaç rekât olduğunu unutmuş, aklında hiç namaz suresi kalmamıştı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
TRAKE (Kelime Kökeni: Fransızca trachée)
- Soluk borusu
- Eklem bacaklılarda bulunan özel solunum kanalları
TARET (Kelime Kökeni: İngilizce turret)
-
Gemilerde veya kalelerde, topçu mevzilerinde topun makine bölümünü ve topçuları koruyacak biçimde yapılmış zırhlı kule
Payitahtın göbeğinde demirletip taretlerini saraylara çevirmiş olduklarını görünce cinleri tepesinde toplanıyordu. - Attila İlhan
ARKIT
- Köy evlerinde kapıların arkasına konulan kalın kuşak
ARTIK
- İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan
-
Bir şeyin harcandıktan veya kullanıldıktan sonra artan bölümü
Kumaş artığı.
Dibinde bir yudumluk kararmış çay artığı vardı. - Yusuf Atılgan
- Daha çok, daha fazla
-
(a'rtık) Bundan böyle, bundan sonra
Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. - Tarık Buğra
- Büyük ve tam aralıkların yarım ses artmış hâli
Birleşik Kelimeler: artık değer, artık emek, artık göl, artık gün, artık yıl, eksik artık, üretim artığı
KREMA (Kelime Kökeni: İtalyanca crema)
- Bir tür yumurtalı süt tatlısı
- Kaymak
- Kevgirden geçirilmiş sütle koyulaştırılmış çorba
KAMET (Kelime Kökeni: Arapça ḳāmet)
-
Boy, endam
Gür beyaz saçları, dik kameti, vakur yürüyüşü ile gören çarşı esnafı saygı ile selamlarlar. - Haldun Taner
- Farz olan namazdan önce okunan iç ezan
Ata Sözleri ve Deyimler
- kamet getirmek
- kameti artırmak
KAMER (Kelime Kökeni: Arapça ḳamer)
- Ay
Birleşik Kelimeler: kamer balığı
KATIR
-
Atgillerden, kısrak ile erkek eşeğin çiftleşmesinden doğan melez hayvan
Otomobilimizi gören katırlar ejderha görmüşcesine kaçışıyorlar. - Necip Fazıl Kısakürek
- Kaba, bayağı, görgüsüz (kimse)
Ata Sözleri ve Deyimler
- katır gibi
- katır kuyruğu gibi kalmak
- katır tepmişe dönmek
Birleşik Kelimeler: katır boncuğu, katır inadı, katır karı, katırkuyruğu, katırtırnağı, katır yılanı
KIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳīrāṭ)
-
Elmas, zümrüt vb. değerli taşların tartısında kullanılan, 0,20043 gramlık ağırlık ölçü birimi
Bilmem hangi milyarder kocakarının porsuk gerdanında ışıldayan bilmem kaç kırat pırlanta mı diyeceksiniz? - Nazım Hikmet
-
Nitelik, değer, düzey, seviye
Karşısındaki oyuncu belki de orta kıratı hiçbir zaman geçmeyen birisi idi. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- kıratını ölçmek
MARKE (Kelime Kökeni: Fransızca marqué)
- `Takım oyunlarında karşı takımdaki bir oyuncuyu yakından izlemek, tutmak, gölgelemek, markaja almak` anlamındaki marke etmek birleşik fiilinde geçen bir söz
MAKET (Kelime Kökeni: Fransızca maquette)
-
Mimarlıkta, sanayide ve bazı sanat dallarında yer alan eserlerin taslak durumundaki küçük örneği
Servet Bey, benim maketleri incelemekle meşguldü. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: maket bıçağı
MERAK (Kelime Kökeni: Arapça merāḳ)
-
Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek
Biraz sonra yine bazı sesler işittim / Merak ile merdivenin başına gittim - Enis Behiç Koryürek
-
Bir şeyi edinme, yapma, bir şeyle uğraşma isteği
Öteden beri güzel giyinmeye, güzel konuşmaya merakım vardır. - Reşat Nuri Güntekin
-
Düşkünlük, heves
Meslek dışında biricik merakı, kendi tabiriyle hobisi fotoğrafçılıktı. - Haldun Taner
- Kaygı, tasa
Ata Sözleri ve Deyimler
- meraka düşmek
- meraka sokmak
- merak etmek
- merak getirmek
- merakına dokunmak
- merakından çatlamak
- merakını mucip olmak
- merakını uyandırmak
- merak olmak
- merak sarmak (veya duymak veya salmak)
- merakta bırakmak
- merakta kalmak
- meraktan çatlamak
- meraktan ölmek
Birleşik Kelimeler: kırkmerak