KIYMETSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

KIYMETSİZ harflerini içeren 5 harfli 27 kelime bulunuyor. 5 harfli KIYMETSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kıymetsiz ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Kıymetsiz olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

SEMİZ10, YEZİT10, ESKİZ9, ETSİZ9, EKSİZ9, EMZİK9, SİYME9, SEKİZ9, TEMİZ9, TEİZM9, KISMİ8, SİYEK8, SEYİT8, YİTME8, YETİM8, İSMET7, İSTEM7, KİMSE7, KESİM7, METİS7, SİTEM7, YETKİ7, YETİK7, İTMEK6, İSTEK6, KESİT6, SETİK6

İTMEK

[-i]

  • Bir şeyi güç uygulayarak ileri götürmek

    Erzak yüklü arabayı arkadan iten iki uşak, sırtı tırmandılar. - Halide Edip Adıvar

  • Kapı, pencere vb.ni güç uygulayarak açmak veya kapamak

    Yavaşça kapıyı itti, elinde yoğurt bakracıyla girdi. - Halide Edip Adıvar

  • Bulunduğu yerden aşağı düşürmek

    Suya itmek. Havuza itmek.

  • Sürüklemek, sevk etmek

    Bu oğlanı amcama itmek doğru değil, bir ara gönlünü almalı. - Ahmet Ümit

[fizik]

  • Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisinden uzaklaşmaya zorlamak, çekmek karşıtı

    Aynı cins elektrikli iki cisim birbirini iter.

İSTEK

[isim]

  • Bir şeye duyulan eğilim, arzu, şevk

    Yanıma yaklaşan gölge, o eski şarkıyı gerçek bir istekle tekrarlıyordu. - Çetin Altan

  • Yerine getirilmesi başkasından istenilen şey, meram, talep

    Bu adamın istekleri bitmiyor.

[dil bilgisi]

  • İstek ve niyet kavramı veren isteme kipi

    Göreyim, göresin, göre.

[ruh bilimi]

  • Belirli bir gereksinimi karşılayacağı düşünülen nesne veya duruma karşı duyulan özlem, arzu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • istek (veya isteğini) uyandırmak
  • istek duymak

KESİT

[isim]

  • Bir şey enlemesine veya boylamasına kesildiğinde ortaya çıkan yüzey

    Ağacın kesiti.

  • Bir toplumun bölümü, kesim
  • Ayırıcı özellikleriyle belirlenen süreç

    Bu süreç, bu çok önemli yaşam kesiti bilinmez olarak kalacak. - Selim İleri

[matematik]

  • Bir cisim düz olarak kesildiğinde ortaya çıkan düzlemin biçimi, makta

    Bir kürenin her kesiti daire biçiminde olur.

Birleşik Kelimeler: ara kesit, başkesit, öz kesit

SETİK

[isim]

[halk ağzında]

  • İnce bulgur

İSMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿiṣmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Ahlak kurallarına bağlı kalma durumu, sililik
  • Dürüstlük, temizlik

    Çocukluğunun ismet ve samimiliğine dayanan bu hatırayı eskisi gibi benliğinin bir köşesinde uykuya yatırmıştı. - Osman Cemal Kaygılı

Birleşik Kelimeler: harimiismet

İSTEM

[isim]

  • Bir kimseden bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme, talep, arzu
  • Tüketicinin piyasadan mal çekmesi

[ruh bilimi]

  • İrade veya isteğin eylem durumunda belirmesi

KİMSE

[zamir]

  • Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi

    Kimsenin girdisi çıktısı, alacağı borcu ile uğraşmak istemiyordum. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kimse bilmez, kim kazana kim yiye
  • kimseden kimseye hayır yok (veya gelmez)
  • kimse kendi memleketinde peygamber olmaz
  • kimse kimsenin çukurunu doldurmaz
  • kimsenin ahı kimsede kalmaz
  • kimse yoğurdum ekşi demez

Birleşik Kelimeler: hiç kimse

KESİM

[isim]

  • Kesme işi
  • Bölüm, parça, kısım, sektör

    Oyunlar aruz ve hece olmak üzere iki kesime ayrılmıştı. - Metin And

  • Bölge
  • Ara verme, sonlandırma zamanı

    Ders kesimi.

  • İşaretlenmiş belli yer

    Gemi, su kesiminin üstünden yaralandı.

  • Terzinin belli bir ölçü ve örneğe göre kumaşa biçim verme işi, fason

[tarih]

  • Hazineye ait herhangi bir gelirin belli bir bedel karşılığı keseneğe verilmesi, mukataa

[halk ağzında]

  • Boy bos, endam

[halk ağzında]

  • Pazarlık, anlaşma

Birleşik Kelimeler: kesimevi, kesimhane, ince kesim, özel kesim, yaş kesim, ağrı kesimi, et kesimi, kamu kesimi, söz kesimi, su kesimi

METİS (Kelime Kökeni: Fransızca métis)

[sıfat]

[biyoloji]

  • Melez

SİTEM (Kelime Kökeni: Farsça sitem)

[isim]

  • Bir kimseye, yaptığı bir hareketin veya söylediği sözün üzüntü, alınganlık, kırgınlık vb. duygular uyandırdığını öfkelenmeden belirtme

    Millî Mücadele'nin başından o güne kadar Atatürk'ün en hafif bir sitemine uğramamıştım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sitemde bulunmak
  • sitem etmek

YETKİ

[isim]

  • Bir görevi, bir işi yasaların verdiği imkânlara göre, belli şartlarla yürütmeyi sağlayan hak, salahiyet, mezuniyet

    Büyük Millet Meclisi Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmişti. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yetki vermek

Birleşik Kelimeler: yetki belgesi, yetki devri, yetki gasbı, sınırsız yetki, takdir yetkisi, yargı yetkisi, yasama yetkisi

YETİK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Yetişmiş, erişmiş, büyümüş
  • Bilgili, olgun (kimse)

Birleşik Kelimeler: aklı yetik

KISMİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳismī)

[sıfat]

  • Bir şeyin yalnız bir bölümünü içine alan, tikel

Birleşik Kelimeler: kısmi felç, kısmi seçim

SİYEK

[isim]

[anatomi]

  • Sidik torbasından başlayarak dışarıya kadar uzanan sidik yolunun son bölümü, üretra

SEYİT (Kelime Kökeni: Arapça seyyid)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir topluluğun ileri gelen kişisi
  • Hz. Muhammed'in soyundan olan kimse