KÖPÜKLENİŞ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KÖPÜKLENİŞ harflerini içeren 5 harfli 30 kelime bulunuyor. 5 harfli KÖPÜKLENİŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
KÖPÜK17,
KELİK
- Eski ayakkabı
LİKEN (Kelime Kökeni: Yunanca)
- Bir mantarla bir su yosununun ortak yaşamasıyla ortaya çıkan bitkilerin genel adı
- Kaşındırıcı bir deri hastalığı
Birleşik Kelimeler: liken bilimi
NİKEL (Kelime Kökeni: Fransızca nickel)
- Atom numarası 28, atom ağırlığı 58,71, yoğunluğu 8,9 olan, gümüş parlaklığında, demir sertliğinde, kolay işlenebilen ve kolayca tel durumuna getirilebilen bir element (simgesi Ni)
Birleşik Kelimeler: nikel kaplama
KÜLEK
- Bal, yağ, yoğurt vb. şeyler koymaya yarar tahta kova
EŞKİN
-
Atın dörtnal ile tırıs arasındaki hızlı yürüyüşü
At, eşkinle beş on dakikada gittiği yolu dörtnala bir iki dakikada geldi. - Memduh Şevket Esendal
-
Böyle yürüyen (at)
Çakır, eşkin atına atladığı zaman yanında İsa Bey'in verdiği keskin ve benzersiz kılıç, koynunda da bir fermanla bir mektup vardı. - Nihal Atsız
-
Böyle bir yürüyüşle
Eşkin gitmek.
- Filiz
EŞLİK
- Eş olma durumu
-
Birlikte, beraber
Terminale ancak benim eşliğimde gidebildi.
- Belirli bir modeli ile armoni oluşturan ve bir veya birkaç partiye bölüştürülen sesler bütünü
Ata Sözleri ve Deyimler
- eşlik etmek
İŞLEK
-
Çok işleyen, canlı, hareketli
İki harp esnasında, burası kolay kazançların, vurgunculuğun en işlek merkezlerinden biriydi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Özenmeden, çabuk yazıldığı hâlde okunaklı ve güzel olan (yazı)
İşlek, açık bir yazı. Bir kadın elinden çıkma. - Tarık Dursun K.
Birleşik Kelimeler: işlek ek
KLİŞE (Kelime Kökeni: Fransızca cliché)
-
Baskıda kullanılmak amacıyla, üzerine kabartma resim, şekil, yazı çıkarılmış metal levha
Klişecilik sanatını usta bir klişeci kadar bildiği hatta kendisi de klişe yaptığı için, siyah ve beyazın tonlarını son derece hünerle kaynaştırır. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Basmakalıp (söz, görüş vb.)
Söylediği sözün klişe olduğunu, bir yazarın klişelerle yazmamak zorunda olduğunu kabul etmez o. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: klişehane, dişi klişe
KEŞİK (Kelime Kökeni: Moğolca)
- Sıra, nöbet
KEŞKİ (Kelime Kökeni: Farsça kāşki)
-
Keşke
Keşki ölüp kalsaymışım, keşki Münif'le tekrar görüşmemiz hiç nasip olmasaydı! - Attila İlhan
ŞEKLÎ (Kelime Kökeni: Arapça şeklī)
- Biçimle ilgili, biçimsel, formel
ŞEKİL (Kelime Kökeni: Arapça şekl)
- Biçim
-
Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim
Bu kitapta birçok şekil var.
-
Davranış biçimi, tutum, yol, tarz
Bu şekilde hareket etmek doğru değildir.
-
Bir kavramın, düşüncenin, olayın veya işin değişik oluş biçimi
Yalnızlığın şekilleri vardır, kimsesiz bir yerde yalnızlık, sosyete ve kalabalık içinde yalnızlık. - Reşat Nuri Güntekin
-
Toplumsal bir bütünün kuruluş biçimi
Yönetim şekli.
-
Anlatım biçimi
Ne yapıp yapmış bu havai konuşmayı bir röportaj şekline sokmak yolunu bulmuştu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Biçim
-
Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan resim
Geometrik şekil.
Ata Sözleri ve Deyimler
- şekil almak
- şekil vermek
- şekil ve şemail
- şekle sokmak (veya koymak)
Birleşik Kelimeler: şekil bilgisi, şekil değiştirme, benzer şekiller, yüzey şekilleri
NİPEL (Kelime Kökeni: Fransızca nipple)
- İki bağlantı parçasını birbirine yakın olarak eklemekte kullanılan özel parça
PİNEL (Kelime Kökeni: İtalyanca penelo)
- Rüzgârın estiği yönü göstermek için direk şapkalarının üstüne konulan yelkovan biçimindeki araç
PEK
- Sert, katı
-
Sağlam, dayanıklı
İnsan gülden nazik, taştan pektir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Gereken, beklenen veya alışılmış olandan çok
Pek beğendikleri ve pek sevdikleri hâlde aldatırlar. - Hüseyin Cahit Yalçın
-
Hızlı olarak
Pek gittiği için çabuk yoruldu.
Ata Sözleri ve Deyimler
- pek söylemek
Birleşik Kelimeler: pekâlâ, pek başlı, pek canlı, pek çoğu, pek çok, pek doku, pek gözlü, pekiyi, pek pek, pek yürekli, pek yüzlü, ağzı pek, arkası pek, canı pek, gözü pek, sırtı pek, yüreği pek, yüzü pek