KÖKLENDİRME Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

KÖKLENDİRME harflerini içeren 7 harfli 39 kelime bulunuyor. 7 harfli KÖKLENDİRME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Köklendirme ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Köklendirme olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

DÖNMELİ16, DÖNELME16, ÖDENMEK16, ÖDEMELİ16, ÖNDELİK15, KÖKLEME14, KÖLEMEN14, KÖRELME14, ÖRKLEME14, ÖNLEMEK14, ÖNERMEK14, KÖKENLİ13, ÖRENLİK13, DİRENME10, DİREMEK10, DİNLEME10, DİNELME10, DİLENME10, DİLEMEK10, DİKELME10, DENİLME10, DELİRME10, DELİNME10, DENKLEM10, DERİLME10, ERDEMLİ10, EDİNMEK10, EDİLMEK10, ENDEMİK10, DENKLİK9, KEDERLİ9, RENDELİ9, ERİNMEK8, EKİLMEK8, İNLEMEK8, İLENMEK8, KEMERLİ8, ERKEKLİ7, KLİNKER7

ERKEKLİ

[sıfat]

  • Erkeği olan

Birleşik Kelimeler: erkekli kadınlı, kadınlı erkekli, kızlı erkekli

KLİNKER (Kelime Kökeni: İngilizce clinker)

[isim]

  • Çimento yapımında fırından ezilmeden çıkan pişirme ürünü

ERİNMEK

[-e]

[nesnesiz]

  • Üşenmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erinenin oğlu kızı olmamış

EKİLMEK

[nesnesiz]

  • Ekme işi yapılmak

    Tarlaya mısır ekildi.

İNLEMEK

[nesnesiz]

  • Acı, üzüntü belirten kesik sesler çıkarmak, inildemek

    O, inledikçe benim de yüreğim sızlıyor, sıkıntıdan damarlarımı saran yağ eriyor. - Etem İzzet Benice

  • Gür, uğultulu, yankılı ses çıkarmak

    Yer gök inlesin.

İLENMEK

[-e]

  • Birinin kötü bir duruma düşmesi dileğini gönlünden geçirmek veya açıkça söylemek, beddua etmek, lanet etmek

KEMERLİ

[sıfat]

  • Üzerinde kemeri olan veya kemer takılmış olan

    Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı. - Lâtife Tekin

  • Kemer biçiminde olan

    Orhan'ın kemerli kapıdan içeriye koşa koşa girdiğini görmedi. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Kavisli olan

    Kemerli burun.

DENKLİK

[isim]

  • Denk olma durumu, eşitlik, müsavat, akreditasyon

KEDERLİ

[sıfat]

  • Acılı, üzüntülü, mükedder

    Sarayın sükûnu bir kederli muammayı saklar gibi ağırdı. - İbrahim Alâeddin Gövsa

RENDELİ

[sıfat]

  • Rendesi olan, rendelenmiş

    Rendeli tahta.

DİRENME

[isim]

  • Direnmek işi

DİREMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Bir şeyi dikine koymak, dayamak, durdurmak

[-e]

[mecaz]

  • Direnmek, karşı koymak, inat etmek, ısrar etmek

DİNLEME

[isim]

  • Dinlemek işi

    Bir süredir günün değişik saatlerinde aşağıyı dinlemeyi huy edinmişti. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: dinleme salonu

DİNELME

[isim]

  • Dinelmek işi

DİLENME

[isim]

  • Dilenmek işi