[sıfat]

• Asıllı

• Belli bir kaynaktan çıkmış olan, bir kaynağa dayanan

[isim]

• Köle olma durumu, esirlik, kulluk, esaret

[isim]

• Köklemek işi

• Tarla yapmak için ormanda açılan yer

[isim]

[tarih]

• Kölelerden kurulan bir asker sınıfı

• Birinin sahip olduğu köle veya karavaş

[isim]

• Körelmek işi

[fizyoloji]

• Bir organın beslenemeyerek küçülmesi, dumur

[isim]

• Köse olma durumu

[isim]

• Bir tür uzun tahta rendesi, küstere

[isim]

[tarih]

• Göktürk

[isim]

[halk ağzında]

• Sürünün önünden giderek ona kılavuzluk eden koç veya teke

• Dövüşken iri koç veya teke

• Yol gösteren kılavuz

[ekonomi]

• Borsada öncülük yapan hisse

[isim]

• Körelme işi

[isim]

• İki duvarın kesiştiği yere aralarındaki açıyı doldurmak için uygulanan ahşap veya kârgir işçiliği

• Kapı veya pencere aralığının köşesini oluşturan taş

• Duvar köşelerinde, üstüne lamba vb. şeyler konan el yapımı, ahşap, süslü eşya

  Zengin sanılan evlere gidip boyun büktü Sultan. Değerli bir köşeliği, bir fotoğraf çerçevesini, bir seccadeyi satmak için... - Ayla Kutlu

[sıfat]

• Kölesi olmayan

[sıfat]

• Köpeği olan

[sıfat]

• Körüğü olan

  Karşı geçidin ağzında körüklü bir fayton arabası göründü. - Reşat Nuri Güntekin

[isim]

• Körüklü otobüs

[isim]

• Kötü olma durumu, kemlik, şer

  Bunun için iyilerle kötüleri, iyilikle kötülüğü ayırt edebilmek lazım. - Necip Fazıl Kısakürek

• Zarar verecek davranış veya söz

  Hiç çare yok, bu tüller yırtılacak ve bütün korkunçluğuyla kötülük ateşi çıkarılacaktır ortaya. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

• kötülük etmek (veya yapmak)