KUŞKULANDIRMAK Harflerini İçeren 9 Harfli Kelimeler
KUŞKULANDIRMAK harflerini içeren 9 harfli 24 kelime bulunuyor. 9 harfli KUŞKULANDIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DURULAŞMA17,
KIRKLAMAK
-
Lohusa veya yeni doğmuş bebek için kırk günü doldurmak
Lohusa kırkladı.
-
Bir şeyi kırk defa yapmak ve özellikle birçok defa sudan geçirmek, çok yıkamak
Ben bu yazının yüzünde itin murdar ettiği kabı kacağı nasıl kırklarım? - Orhan Kemal
- Doğumdan kırk gün sonra bebeği törenle yıkamak
KIRKLANMA
- Kırklanmak işi
KALKINMAK
-
Durumunu düzeltmek, aşamalı bir biçimde gelişmek, ilerlemek
Bu firma batmak üzereyken yeni müdürün çabasıyla kalkındı.
- Zenginleşmek
KURULAMAK
-
Bir şeyin üzerindeki ıslaklığı gidermek
Ayaklarını yıkadı, otelin havlusuyla kuruladı. - Yusuf Atılgan
KURULANMA
- Kurulanmak işi
DIRLANMAK
-
Herkesi tedirgin edecek, bezdirecek biçimde söylenmek
Kapısını vurmalı, o zaman uyanır açar diye başlayarak bir hayli dırlandı. - Abdülhak Şinasi Hisar
KALDIRMAK
-
Bulunduğu yerden almak
Örtüyü masanın üzerinden kaldır.
-
Yukarı doğru hareket ettirmek
Gözlerini yüzüme kaldırdı. İkimiz de mavi mavi baktık. - Sait Faik Abasıyanık
-
Yükseltmek
Duvarı bir metre daha kaldırmalı.
-
Ürün toplamak, taşımak
İki tarla ötede Çetecioğlu Mustafa, bu yıl mahsulünü kaldırdığı tarlayı nadas etmekle uğraşıyordu. - Nabizade Nâzım
-
Çekmek, taşımak
Bu araba bu yükü kaldırmaz.
-
Bir kuruluşun çalışmasına son vermek, feshetmek, lağvetmek
Meclis ... olağanüstü hâli kaldırabilir. - Anayasa
-
Hastayı hastaneye götürmek
Yarasının dikişleri koptu dün öğleden sonra, Fransız Hastanesine kaldırdılar. - Aka Gündüz
- Tören yaparak ölüyü gömmek
-
Toplamak
Anası, kardeşi ile hep beraber sofrayı kaldırdılar. - Necati Cumalı
- Alıp başka yere götürmek
-
Uyandırmak
Bir gece yanında mihman olduğum / Sabah oldu deyi kaldırdın beni - Halk türküsü
-
Piyasadan çekmek
İstifçilerin piyasadan kaldırdığı mallar.
-
Elin ulaşamayacağı yere koymak, saklamak
Vazoyu ortadan kaldıralım, çocuğun eline geçmesin.
- Kaçırmak
-
İyi etmek, iyileştirmek
Bu ilaç onu yataktan kaldırdı.
- Bir şeyden çokça satın almak
-
Tayin etmek, atamak
Günün birinde bu müdürü başka, daha önemli bir yere kaldırdılar, buraya da bir başka müdür getirdiler. - Memduh Şevket Esendal
-
Yok etmek, ortadan silmek
Yeryüzünden hayali kaldırın, dünya bir taş ve toprak yığınından ibaret kalır. - Orhan Seyfi Orhon
-
Uygun gelmek, yakışmak
Bu kumaş fazla süs kaldırmaz.
- Çalmak, aşırmak
Birleşik Kelimeler: başkaldırmak
KANDIRMAK
-
Kanmasını sağlamak, inandırmak, ikna etmek
Beni kendisiyle yalnız bırakmaya ve geceyi beraber geçirmeye kandırmak istiyor. - Etem İzzet Benice
-
Aldatmak
Kızcağızı yaşadığı muhitteki sabıkalılar kandırarak bir şebekeye sokmuş. - Refik Halit Karay
- İçme, yeme isteğini karşılamak
NAKKAŞLIK
- Nakkaş olma durumu
- Nakkaşın işi
ŞAKRAKLIK
-
Şakrak olma durumu
Genç kızlığın bütün şakraklığı dershaneyi kapladı, her kafadan bir ses çıkıyordu. - Aka Gündüz
DURULANMA
- Durulanmak işi
DURULAMAK
- Yıkanmış şeyleri duru sudan geçirmek
KIRLAŞMAK
-
Rengi kır olmak
Bir ay boyunca, kırlaşan saçlarına tarak sürmedi. - Lâtife Tekin
-
Kırsal duruma gelmek
Burası memleketin bir temiz köşesi, şehrin kırlaşmış bir bucağı... - Memduh Şevket Esendal
KUMANDALI
- Kumandası olan
Birleşik Kelimeler: uzaktan kumandalı
KALKIŞMAK
-
Yetenek, imkân ve gücü aşan bir işe girişmek
Maziyi bilmek, sevmek ve hatırlamak başka, onu tekrar diriltmeye kalkışmak yine başkadır. - Mehmet Kaplan
-
Girişmek, başlamak, yeltenmek
Bunu haber alınca zavallı intihara kalkışmış. - Aka Gündüz