KUŞKUCULUK ile Oluşan Kelimeler (KUŞKUCULUK Kelime Türetme)
KUŞKUCULUK harflerinden oluşan 11 kelime bulunuyor. KUŞKUCULUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Kuşkuculuk kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
10 Harfli Kelimeler
KUŞKUCULUK20
7 Harfli Kelimeler
KUŞKUCU16, KUŞKULU13
6 Harfli Kelimeler
KUŞLUK11
5 Harfli Kelimeler
KUŞKU10
4 Harfli Kelimeler
KULU6
3 Harfli Kelimeler
KUŞ7, CUK7, ULU5, KUL4
2 Harfli Kelimeler
ŞU6
KUL
-
Tanrı'ya göre insan
Kul ile Tanrı'nın arasına girilmez.
-
Köle
Kendisi kabilenin beyinin kullarından birinin kızıydı. - Halide Edip Adıvar
- Karavaş
Ata Sözleri ve Deyimler
- kula kul olmak
- kul etmek
- kul köle olmak
- kul kusursuz olmaz
- kul olmak
- kul sıkışmayınca (veya daralmayınca veya bunalmayınca) Hızır yetişmez
- kulunuz
Birleşik Kelimeler: kul cinsi, kul hakkı, kul kâhyası, kul kethüdası, kul oğlanı, kuloğlu, kul taksimi, kul yapısı, buyruk kulu, emir kulu, kapı kulu
ULU
-
Erdemleri bakımından çok büyük, yüce
Aile uluları arasında buna bir çare bulmak için dertleşmeler olur. - Reşat Nuri Güntekin
-
Çok yüksek, çok büyük olan (şey)
Dökülen meyvelerinden fazla, açılmış çiçekleri bulunan bir ulu ağaç. - İbrahim Alâeddin Gövsa
KULU
- Konya iline bağlı ilçelerden biri
ŞU
-
Bu kelimesine göre yerde, zamanda veya söz zincirinde biraz uzak olanı niteleyen söz
Bu parayı da şu adrese gönderiver. - Ayla Kutlu
-
Biraz uzakta olan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan söz, şurası
Bunu istemem, şunu isterim.
Ata Sözleri ve Deyimler
- şu denli
- şu günlerde (veya sırada)
- şu kadar
- şu kadar ki
- şuna bak!
- şundan
- şunun şurası
- şusu busu
Birleşik Kelimeler: şu açıdan, şu bakımdan, şu bu, şu hâlde, şu takdirde, şu yönden, şu yüzden
KUŞ
-
Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı
Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. - Ömer Seyfettin
- Acemi er
Ata Sözleri ve Deyimler
- kuşa benzemek (veya dönmek)
- kuşa kafes lazım, boruya nefes
- kuş gibi
- kuş gibi (veya kadar) yemek
- kuş gibi çırpınmak
- kuş gibi uçup gitmek (veya uçmak)
- kuş kadar canı olmak
- kuş kanadına kira istemez
- kuş kanadıyla gitmek
- kuş mu konduracak?
- kuş uçmaz, kervan geçmez
- kuş uçurmamak (veya uçurtmamak)
- kuşu kuşla avlarlar
- kuşun kanadıyla haber salmak
- kuş vardır eti yenir, kuş vardır et yedirilir
Birleşik Kelimeler: kuş bakışı, kuşbaşı, kuş beyinli, kuş bilimi, kuşburnu, kuşdili, kuş dili, kuşekmeği, kuş evi, kuşgömü, kuşgözü, kuş gribi, kuşhane, kuş iğdesi, kuş kafesi, kuşkanadı, kuş kirazı, kuşkonmaz, kuş lastiği, kuşlokumu, kuş otu, kuşpalazı, kuş sütü, kuş tüyü, kuş uçumu, kuş uçuşu, kuş uykusu, kuş üzümü, kuşyemi, kuş yemi, kuş yuvası, akkuş, alıcı kuş, avcı kuş, baykuş, boğmaklı kuş, karakuş, kurt kuş, makaralı kuş, yırtıcı kuş, ardıç kuşu, arı kuşu, balaban kuşu, bayır kuşu, borazan kuşu, can kuşu, cennet kuşu, çakıl kuşu, çalı kuşu, çavuş kuşu, çayır kuşu, çekirge kuşu, çulha kuşu, dalgıç kuşu, deve kuşu, devlet kuşu, fırtına kuşu, Flaman kuşu, gece kuşu, gelin kuşu, guguk kuşu, hak kuşu, hamsikuşu, incir kuşu, İshak kuşu, iskele kuşu, kardinal kuşu, karıncakuşu, kar kuşu, kaşıkçı kuşu, keten kuşu, kız kuşu, kukumav kuşu, muhabbet kuşu, murabut kuşu, ökse kuşu, örümcek kuşu, saka kuşu, sıvacı kuşu, sinek kuşu, şakrak kuşu, şeytan kuşu, talih kuşu, tarla kuşu, tavus kuşu, tropik kuşu, yağmur kuşu, yont kuşu, ötücü kuşlar, bataklık kuşları, dalgıç kuşları
CUK
- "Tam yerine denk gelmek, uygun gelmek, yakışmak" anlamlarındaki cuk oturmak deyiminde geçen bir söz
KUŞKU
-
Bir olguyla ilgili gerçeğin ne olduğunu kestirememekten doğan kararsızlık, kuruntu, işkil, şüphe, acaba, şek
Bütün bunlar hatırlanınca onun zaten bilinen ve kabul edilen samimiyeti kuşku konusu yapılmazdı. - Tarık Buğra
- Başkalarının iyi niyet ve amaçlarını kötüye yorarak işkillenme duygusu
Ata Sözleri ve Deyimler
- kuşku beslemek (veya duymak)
- kuşkusu kalmamak
- kuşku uyanmak
- kuşkuya düşmek
- kuşku yok
KUŞLUK
-
Günün sabahla öğle arasındaki bölümü, kuşluk vakti
Tarhana çorbasıyla birer baş soğan, birer çeyrek ekmekti kuşlukta yedikleri. - Necati Cumalı
- Kuşlara yem verilen zaman
- Büyük kuş kafesi
Birleşik Kelimeler: kuşluk namazı, kuşluk vakti, kuşluk yemeği, kaba kuşluk, koca kuşluk
KUŞKULU
-
Kuşku belirten, kuşku anlatan, şüpheli
Demir parmaklıklı penceresinden içeriye kuşkulu bir göz atıyordum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Kuşku içinde olan, şüpheli
Beynimizde biriken bayağı ve kuşkulu fikirleri çam kokularına sürünmüş nazlı hava alıp götürdü. - Refik Halit Karay
- Kuşkucu
KUŞKUCU
- Açık bir biçimde kanıtlanmamış her şeyden kuşkuya düşen, şüpheci, septik
- Kuşkuculuk yanlısı olan, septik
KUŞKUCULUK
- Özellikle doğaötesi konularda olumlu veya olumsuz yargıda bulunmaktan çekinme temeline dayanan öğreti, şüphecilik, septisizm