KUŞKONMAZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KUŞKONMAZ harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli KUŞKONMAZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
KOMŞU11,
KONAK
-
Büyük ve gösterişli ev
Konaktan tekrar mektebe döndükten sonra uzun zaman boynu bükük dolaştım. - Etem İzzet Benice
- Vali, kaymakam gibi yüksek dereceli devlet görevlilerinin resmî konutu
- Konakçı
-
Araba veya hayvanla bir günde alınan yol
Buradan orası beş konaktır.
- Yolculukta geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yer
Ata Sözleri ve Deyimler
- konak gibi
Birleşik Kelimeler: konak yavrusu, bülbülkonağı, hükûmet konağı
- Kundak çocuklarının başlarında görülen kepek tabakası
- Gözde oluşan ince tabaka
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
KONMA
-
Konmak işi
Şiirde biçim, gerekli parçaların yerli yerine konmasıdır. - Behçet Necatigil
KOKMA
-
Kokmak işi
Yıkanmamayı ve böylece pis pis kokmayı bile göze alırlarmış. - Salâh Birsel
KONUK
-
Bir yere veya birinin evine kısa bir süre kalmak için gelen kimse, misafir, mihman
Şatoda yaşayanlarla konuklar, buralarda, topluca yıkanırlarmış. - Salâh Birsel
- Konakçının üzerindeki asalak
Ata Sözleri ve Deyimler
- konuğu olmak
- konuk etmek
- konuk gelmek
- konuk olmak
Birleşik Kelimeler: konukevi, konuk köşesi, konuk sanatçı, konuksever, şeref konuğu
KUMAN
- Kıpçak
ONMAK
-
Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak
Sakın kesme, yaş ağaca balta vuran el onmaz. - Mehmet Emin Yurdakul
- Eksiği kalmayıp gönül ferahlığına ermek, mutlu olmak, mesut olmak
- Hastalıktan, dertten kurtulmak, şifa bulmak, felah bulmak, iflah olmak
KONUM
-
Bir kimsenin veya bir şeyin bir yerdeki durumu veya duruş biçimi, pozisyon
İnsanın tabii konumunu en uygun biçim içinde devam ettirme tavrı medeni bir yaşayış tuzağına düşmeden de gösterilebilir. - İsmet Özel
- Yeryüzünde bir noktanın, enlem ve boylamların yardımıyla bulunan yeri, konuş
- Bir şehrin uzak ve yakın çevresiyle her türlü ilişkisini sağlayan ve şehrin gelişmesini etkileyen coğrafi şartlarının bütünü
Birleşik Kelimeler: sosyal konum
OKUMA
-
Okumak işi, kıraat
Okuması vardı, yazması azdı. - Burhan Felek
Ata Sözleri ve Deyimler
- okumayı sökmek
Birleşik Kelimeler: okuma bayramı, okuma günü, okuma kitabı, okuma saati, okuma vakti, okuma yazma, okuma yitimi, sesli okuma, sessiz okuma, dikiş okuması
AKKUŞ
- Ordu iline bağlı ilçelerden biri
- Atmaca
KUŞAK
-
Bele sarılan uzun ve enli kumaş
Emin olmak için kuşağından bir ayna çıkarıp camı bile çizdi. - İhsan Oktay Anar
- Sağlamlığını artırmak için bir şeyin çevresine geçirilen ağaçtan veya metalden bağ
- Bir ürünün, bir aygıtın teknolojideki ve bilimdeki gelişmeye göre üretilen yeni biçimleri
-
Yeryüzünde veya herhangi bir gök cisminde belli şartları sağlayan bölge
İklim kuşakları. Zaman kuşakları.
-
Yeryüzünün kutuplar, kutup daireleri ve dönencelerle belirlenen beş bölümünden her biri, küre kuşağı
Isı kuşak.
-
Yaklaşık olarak aynı yıllarda doğmuş, aynı çağın şartlarını, dolayısıyla birbirine benzer sıkıntıları, kaderleri paylaşmış, benzer ödevlerle yükümlü olmuş kişilerin topluluğu
Daha çok yeni kuşak şairlerin ürünlerine yer veriyoruz. - Ahmet Ümit
- Bir küre yüzeyi, paralel iki düzlemle kesildiğinde iki kesitin arasında kalan bölüm
- Henüz birleştirilmemiş ses ve görüntü taşıyan filmler
-
Televizyonda programlar için ayrılmış özel zaman dilimi
Çizgi film kuşağı.
-
Yaklaşık yirmi beş otuz yıllık yaş kümelerini oluşturan bireyler öbeği, göbek, nesil, batın, jenerasyon
Bugünkü kuşak benim kuşağımın bir hikâyesini dinlemelidir. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: kuşak bağlama, ılıman kuşak, ısı kuşak, orta kuşak, sıcak kuşak, şal kuşak, tropikal kuşak, yeşil kuşak, ağız kuşağı, Burçlar Kuşağı, dalga kuşağı, deprem kuşağı, ebekuşağı, ebemkuşağı, gayret kuşağı, gelinkuşağı, gökkuşağı, hacılarkuşağı, küre kuşağı, meryemanakuşağı, orman kuşağı, reklam kuşağı, ses kuşağı, yağmur kuşağı
KOZAK
- Kozalak
- Metalden yapılmış, içine antlaşma ve padişah mektuplarının konulduğu kutu
KOZAN
- Adana iline bağlı ilçelerden biri
KOKUŞ
- Kokma işi
KOŞAM
- Avuç
- İki avuç dolusu
KOŞMA
-
Koşmak işi
Hamal benim dalgınlığımdan istifade ederek birdenbire bir kedi gibi fırladı ve koşmaya başladı. - Kemal Bilbaşar
- Bir halatı, ağacı pekiştirmek için yanına konulan halat veya ağaç
- Sazla okunmak için hece ölçüsü ile yazılmış, ilk kıtasının birinci, ikinci ve dördüncü dizeleriyle öteki kıtalarının dördüncü dizeleri birbiriyle, kalan dizeler de kendi aralarında uyaklı, konuları sevgi ve doğa olayları olan bir halk şiiri
Birleşik Kelimeler: ayaklı koşma, eş koşma