KUZGUNİ ile Oluşan Kelimeler (KUZGUNİ Kelime Türetme)

KUZGUNİ harflerinden oluşan 13 kelime bulunuyor. KUZGUNİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kuzguni kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

7 Harfli Kelimeler

KUZGUNİ16

6 Harfli Kelimeler

KUZGUN15

5 Harfli Kelimeler

KUZİN9

4 Harfli Kelimeler

KUZU9, UZUN9

3 Harfli Kelimeler

GİZ10, KUZ7, KİN3

2 Harfli Kelimeler

UZ6, İZ5, UN3, İN2, Kİ2

İN

[isim]

  • Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk
  • Mağara

Ata Sözleri ve Deyimler

  • in gibi

[isim]

  • İnsan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • in cin
  • in cin top oynamak
  • in cin yok
  • in misin, cin misin

Kİ (Kelime Kökeni: Farsça ki)

[bağlaç]

  • Anlam bakımından birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine bağlayan bir söz
  • Özneyi, tümleci güçlendirerek cümlenin temel bölümüne bağlayan bir söz

    Siz ki beni tanırsınız, niçin böyle düşünüyorsunuz?

  • `Öyle, o kadar, o denli` vb.nden sonra, kullanıldığı cümleye güç katan bir söz
  • İkinci cümledeki yargının birincideki hareketin yapılışı sırasında görülerek şaşıldığını bildiren bir söz

    Kapağı kaldırmış ki sandık bomboş. Bir de ağzıma aldım ki şeker gibi tadı var.

  • İki cümlede anlatılan durumların uyuşmazlığını bildiren bir söz

    Ama o bir şey yapmamıştı ki onun hiç kabahati yoktu. - Osman Cemal Kaygılı

  • Yakınma, kınama vb. duyguları anlatmak için bir cümlenin sonuna getirilen bir söz

    O beni sevmez ki! Sana güvenilmez ki!

  • Bir soru cümlesinin sonuna getirildiğinde şüphe veya endişe anlatan bir söz

    Acaba gelmez mi ki? Bunu bana bırakırlar mı ki? Acaba ceza verirler mi ki?

  • Bazı kelimelerin sonuna bir ek gibi eklenerek birtakım zarflar, yeni edatlar oluşturan bir söz: Belki, çünkü, hâlbuki, mademki, sanki gibi

Birleşik Kelimeler: hâlbuki, vakta ki, kaldı ki

KİN (Kelime Kökeni: Farsça kīn)

[isim]

  • Birine karşı duyulan öç alma isteği, garaz

    Adımız miskindir bizim / Düşmanımız kindir bizim - Yunus Emre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kin bağlamak
  • kin beslemek (veya tutmak)
  • kin duymak
  • kin gütmek

Birleşik Kelimeler: deve kini

UN

[isim]

  • Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • un ufak etmek
  • un ufak olmak
  • ununu elemek, eleğini asmak

Birleşik Kelimeler: un çorbası, un helvası, esmer un, has un, özlü un, balık unu, buğday unu, et unu, galeta unu, kan unu, mısır unu, pirinç unu, soya unu, yulaf unu

İZ

[isim]

  • Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare

    Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm. - Sait Faik Abasıyanık

  • Bir şeyin dokunmasıyla geride kalan belirti

    Yüzünde birtakım diş ve tırnak izleri vardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Bir olay veya bir durumdan geride kalan belirti, ipucu, emare

    Cinayet izleri.

  • Bir olay, bir durum veya yaşayıştan geride kalan belirti, eser

    O çağ uygarlığından iz kalmadı.

[matematik]

  • Bir düzlemin başka bir düzlemle veya bir doğru ile kesişmesinden doğan ara kesit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iz bırakmak
  • izi belirsiz olmak
  • izinden yürümek
  • izine basmak
  • izine dönmek
  • izine düşmek
  • izine uymak
  • izini düşürmek
  • izini kaybetmek
  • izi silinmek
  • iz sürmek

Birleşik Kelimeler: iz düşümü, ayak izi, parmak izi

UZ

[sıfat]

  • İyi, güzel
  • İşe yatkın, becerikli, mahir

Birleşik Kelimeler: eli uz

[zarf]

  • Masallarda az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik tekerlemesinde `uzak` anlamında kullanılan bir söz

Birleşik Kelimeler: uzgören, uzgörür, uz iletişim

KUZ

[sıfat]

[eskimiş]

  • Gölgede kalan (yan)

KUZİN (Kelime Kökeni: Fransızca cousine)

[isim]

  • Kız yeğen

KUZU

[isim]

  • Koyun yavrusu

    Belki beş kuzunun derisinden yapılmış, siyah bir kalpak. - Ömer Seyfettin

  • Bir meyve ve sebzeye bitişik olan küçük meyve veya sebze

[argo]

  • Deneyimsiz, toy kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuzu çevirmek
  • kuzu gibi
  • kuzu gibi olmak
  • kuzu kesilmek
  • kuzum!
  • kuzu postuna bürünmek

Birleşik Kelimeler: kuzu dişi, kuzu eti, kuzugöbeği, kuzu ıspanak, kuzu kapama, kuzu kapısı, kuzu kestanesi, kuzukulağı, kuzu kuzu, kuzu mantarı, kuzu pıtrağı, kuzu sarmaşığı, kınalı kuzu, ana kuzusu, kaptanpaşakuzusu, süt kuzusu

UZUN

[sıfat]

  • İki ucu arasında fazla uzaklık olan, maksi, kısa karşıtı
  • Başlangıcı ile bitimi arasında fazla zaman aralığı olan, çok süren

    Uzun ince bir yoldayım / Gidiyorum gündüz gece - Âşık Veysel

  • Ayrıntılı

    Aletler, uzun denemelerin, ince hesapların, birbirini tamamlayan bilgi ve diğer aletlerin mahsulüdür. - Mehmet Kaplan

[zarf]

  • Ayrıntılı olarak, derinlemesine

    Uzun düşündüğünü unuttuğu ve düşüncelerinin yönünü kaybettiği bir anda yemeğe çağırdılar. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • uzun etmek
  • uzun kulaktan haber almak
  • uzun lafın (veya sözün) kısası
  • uzun oturmak

Birleşik Kelimeler: uzun araç, uzun atlama, uzun bacaklılar, uzun boylu, uzunçalar, uzun çizgi, uzun dalga, uzun diş, uzuneşek, uzun etek, uzun far, uzun hava, uzun hayvan, uzun hece, uzun hikâye, uzun kafalı, uzun kulaklı, uzunkuyruk, uzun levrek, uzun ömürlü, uzun öykü, uzun sesli, uzun uzadıya, uzun uzun, uzun ünlü, uzun vadeli, uzun vokal, uzun yol sürücüsü, uzun yol şoförü, dili uzun, eli uzun, kolu uzun

GİZ

[isim]

  • Sır

    O gün çözer gibi olmuştu Kütahya çinilerindeki dipdiri renklerin gizini. - Necati Cumalı

[isim]

[denizcilik]

  • Yelken gemilerinde mizana direği denilen kıç direkte eğik duran bayrak sereni

KUZGUN

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Ötücü kuşlar takımının kargagiller familyasından, Kuzey Amerika'nın dağlık, fundalık yerlerinde bulunan, tüyleri siyah renkte olup mavi renkte parlayan bir tür kuş, karakarga (Corvus corax)

    Atasözlerinde, ya devlet başa ya kuzgun leşe, demişiz. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuzguna yavrusu şahin (veya Anka veya güzel) görünür
  • kuzgun gibi

Birleşik Kelimeler: kuzgunkılıcı, gökkuzgun

KUZGUNİ (Kelime Kökeni: Türkçe kuzgun + Arapça -ī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çok koyu, kara

    O kuzguni çehrenin üzerindeki parlak gözler, ha bire dövecek bir adam arıyor. - Ahmet Rasim

Birleşik Kelimeler: kuzguni siyah