KUTUP ile Oluşan Kelimeler (KUTUP Kelime Türetme)

KUTUP harflerinden oluşan 9 kelime bulunuyor. KUTUP kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kutup kelimesinin anlamı nedir? Kutup ile başlayan kelimeler. İçinde kutup olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

KUTUP11

4 Harfli Kelimeler

KUTU6, KUUT6, UTKU6

3 Harfli Kelimeler

KUP8, PUT8, KUT4

2 Harfli Kelimeler

TU3, UT3

TU

[ünlem]

  • Tuh

    Tu, böyle mi olacaktı!

Birleşik Kelimeler: tu kaka

UT

[isim]

  • Utanma duygusu

Birleşik Kelimeler: ut açıcı, ut yeri

[isim]

[müzik]

  • Klasik Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, mızrapla çalınan bir çalgı

    Ferhunde, burada sevdiği bir ut muallimiyle evlenip bahtiyar olmuştu. - Reşat Nuri Güntekin

KUT

[isim]

  • Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç
  • Mutluluk

[mit.]

  • İlahi bir kaynaktan gelen rahmet, bereket

KUTU (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • İnce tahta, mukavva, teneke, plastik vb.nden yapılmış, genellikle kapaklı kap

    Enfiyesini, üstü mineli bir kutudan çekerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

[sıfat]

  • Bu kabın alabildiği miktarda olan

    Tam bir kutu çorabı tıkıştırdılar koltuğumun altına. - Nazım Hikmet

  • Elektrik veya telefon tellerinin toplanıp bağlandığı kap

[mecaz]

  • Bir kimsede, bir yerde, bir şeyde iyi veya kötü bir özelliğin fazlalığını belirten bir söz

    Akıl kutusu. Fesat kutusu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kutu gibi

Birleşik Kelimeler: kutu kutu, camekânlı kutu, kapalı kutu, karakutu, kara kutu, akıl kutusu, batarya kutusu, boya kutusu, ecza kutusu, kalem kutusu, mücevher kutusu, posta kutusu, sorgu kutusu, şikâyet kutusu, vites kutusu, yağ kutusu, yakınma kutusu, zemberek kutusu

KUUT (Kelime Kökeni: Arapça ḳuʿūd)

[isim]

[eskimiş]

[din bilgisi]

  • Namazın oturularak kılınan kısmı
  • Oturma

UTKU

[isim]

  • Yengi

KUP (Kelime Kökeni: Fransızca coupe)

[isim]

  • Giysi kesimi, kesimle verilen biçim

[isim]

  • Dondurma ve sütlü tatlıların konulduğu kap

PUT (Kelime Kökeni: Farsça but)

[isim]

  • Bazı ilkel toplumlarda doğaüstü güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesne, tapıncak, sanem, fetiş

    Onu ben, büsbütün başka bir hayranlıkla âdeta bir puta taparcasına seviyordum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[din bilgisi]

  • Haç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • put gibi
  • put kesilmek

[isim]

  • Üç dört tel ipekten bükülmüş iplik

KUTUP (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭb)

[isim]

  • Yer yuvarlağının, Ekvator'dan en uzak olan yer ekseninin geçtiği varsayılan iki noktasından her biri

    Kutuplara gitmeyi bile çok düşündüm. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Birbiriyle karşıt olan şeylerden her biri

    Çalışanlarla çalıştıranları ayrı kutuplarda toplayarak birbirine düşman ediyor. - Necati Cumalı

[gök bilimi]

  • Gök küresinin, dolayında döndüğü varsayılan eksenin iki ucundan her biri

[fizik]

  • Elektrik akımını oluşturan gerilim ayrılığının en yüksek dereceyi bulduğu iki noktadan her biri

[fizik]

  • Bir mıknatıs demirinin iki ucundan her biri

[eskimiş]

[mecaz]

  • Bir konuda yüksek bilgisi ve yetkisi olan kimse

    Kendini kaza halkına âdeta bir kutup diye tanıtmıştı. - Ercüment Ekrem Talu

Birleşik Kelimeler: kutup bozkırı, kutup engel, kutup iklimi, Kutup Yıldızı, pozitif kutup, zıt kutup, gök kutbu, Güney Kutbu, Kuzey Kutbu