KURŞUNLATMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

KURŞUNLATMAK harflerini içeren 7 harfli 25 kelime bulunuyor. 7 harfli KURŞUNLATMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KUŞANMA12, KUŞATMA12, ŞUTLAMA12, TUŞLAMA12, URLAŞMA12, ULAŞMAK12, KARAKUŞ11, ARMUTLU10, KURULMA10, KURUMAK10, KURUTMA10, KUANTUM10, UTULMAK10, UNUTMAK10, ULUTMAK10, KURTLUK9, KUTLAMA9, KARAMUK9, MUTLAKA9, MANKURT9, TURLAMA9, UTANMAK9, ULANMAK9, UNLAMAK9, KARAKUL8

KARAKUL

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Asıl yurdu Buhara'da Karakul bölgesi olan ve yurdumuzda da yetiştirilen, tüyleri uzun ve kıvırcık bir cins koyun, karagül

KURTLUK

[isim]

  • Kurt olma durumu

KUTLAMA

[isim]

  • Kutlamak işi, tebrik
  • Kutlama töreni

KARAMUK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Karanfilgillerden, ekin tarlalarında biten, yaprakları karşılıklı, çiçeği pembe mor renkte, zararlı bir bitki (Agrostemmagithago)

[halk ağzında]

  • Vücutta kara renkli kabarcıklara sebep olan bir hastalık

[halk ağzında]

  • Koyunlarda görülen bir hastalık türü

MUTLAKA (Kelime Kökeni: Arapça muṭlaḳā)

[zarf]

  • Kesinlikle

    Ben sözü, her okuyuşumuzda mutlaka gülümseten bir şiirine getirdim. - Ahmet Kabaklı

MANKURT

[sıfat]

  • Ulusal kimlikten uzaklaşan, içinde bulunduğu topluma yabancılaşan

TURLAMA

[isim]

  • Turlamak işi

UTANMAK

[nesnesiz]

  • Onursuz sayılacak veya gülünç olacak bir duruma düşmekten üzüntü duymak, mahcup olmak

    Düğün sofrasında kendisinden başka böyle çatal tutanı göremeyince pek utandı. - Aka Gündüz

[-den]

  • Sıkılmak

    Hayır, edebiyattan değil, karşısında şimdiden aczini duyduğum okuyucudan utanıyorum. - Ahmet Haşim

[-den]

  • Çekinmek

    Birbirimizden utanarak karşı karşıya on dakika sustuk. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • utananın oğlu kızı olmamış
  • utanıp sıkılmadan

Birleşik Kelimeler: utana sıkıla

ULANMAK

[nesnesiz]

  • Ulama işi yapılmak

    Birbirine ulanan koridorlar boyunca yürüyorum. - İnci Aral

UNLAMAK

[-i]

  • Una bulamak, üzerine un serpmek
  • Un bulaştırmak

ARMUTLU

[isim]

  • Yalova iline bağlı ilçelerden biri

KURULMA

[isim]

  • Kurulmak işi

    Kumpanyanın kurulmasında başı çeken gerçekte, ecnebi bir banka. - Attila İlhan

KURUMAK

[nesnesiz]

  • Islaklığını, nemini yitirerek kuru duruma gelmek

    Çıplak dallarda henüz kuruyamayan su damlaları parlak, mavi birer boncuk gibi parlıyordu. - Halide Edip Adıvar

  • Bitki, suyu çekilip cansız duruma gelmek

    Bu ulu ağaç yerlerde sürüne sürüne kurudu ve etrafını dikenler, ısırganlar bürüdü. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

  • Akarsu, göl vb.nin suyu kalmamak

    Kurumuş dere gibi taşlık bir yerden geçtik. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Bazı nesneler yumuşaklığını yitirmek, sertleşmek

    Darı ve mısır yemekten bağırsakları kurumuştu. - Refik Halit Karay

[mecaz]

  • Cılızlaşmak, sıskalaşmak, zayıflamak

    Karısı hırçınlıktan kurumuş bir kadın. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]

  • Çok susamak

KURUTMA

[isim]

  • Kurutmak işi

Birleşik Kelimeler: kurutma kabı, kurutma kâğıdı, kurutma makinesi, ambarda kurutma

KUANTUM (Kelime Kökeni: Fransızca quantum)

[isim]

[fizik]

  • Bir dalganın olası değerlerinin alt değer kümelerinden biri