KURUMSALLAŞMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

KURUMSALLAŞMAK harflerini içeren 7 harfli 44 kelime bulunuyor. 7 harfli KURUMSALLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MUŞMULA14, KAMAŞMA12, MUAŞAKA12, URLAŞMA12, ULAŞMAK12, ALLAŞMA11, AKLAŞMA11, KUMKUMA11, KARAKUŞ11, KAŞLAMA11, KARMAŞA11, ŞAKRAMA11, ŞAKLAMA11, ŞARLAMA11, UMULMAK11, KURULMA10, KURUMAK10, KUMLAMA10, KAMUSAL10, KARAKAŞ10, MUSALLA10, MUSAKKA10, SULAMAK10, ULULAMA10, AKSAMAK9, KARAMUK9, MUALLAK9, MASKARA9, MAKRAMA9, SALLAMA9, SARKMAK9, SAKLAMA9, ALLAMAK8, AKSAKAL8, AKLAMAK8, ALARMAK8, KARASAL8, KARAKUL8, KARAMAK8, KALAMAR8, KARLAMA8, LAKLAMA8, MALKARA8, LAKLAKA7

LAKLAKA (Kelime Kökeni: Arapça laḳlaḳa)

[isim]

[eskimiş]

  • Gereksiz, anlamsız, boş söz

ALLAMAK

[-i]

  • Kırmızı duruma getirmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allamak pullamak

AKSAKAL

[isim]

[mecaz]

  • Köyün veya mahallenin ihtiyar heyetinde olan kimse
  • Bir meslekte yaşça, kıdemce ileride ve yetenek bakımından üstün niteliğe sahip olan kimse, duayen
  • Ermiş, evliya

AKLAMAK

[-i]

[hukuk]

  • Suçsuz veya borçsuz olduğu yargısına vararak birini temize çıkarmak, tebriye etmek, ibra etmek

    Bir kitabın çok satmasında o kitabı aklayıcı nedenler pek özel durumlara bağlıdır. - Necati Cumalı

ALARMAK

[nesnesiz]

  • Kızarmak
  • Ala renkli duruma gelmek

KARASAL

[sıfat]

  • Karayla, toprakla ilgili, berri

Birleşik Kelimeler: karasal iklim, karasal kumul, karasal oluşuk

KARAKUL

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Asıl yurdu Buhara'da Karakul bölgesi olan ve yurdumuzda da yetiştirilen, tüyleri uzun ve kıvırcık bir cins koyun, karagül

KARAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Hor görmek

    Merhametin çoktur beni karama / Beni görüp mah yüzünü bürüme - Karacaoğlan

  • Karalamak, kara çalmak, lekelemek
  • Kötülemek, yermek

KALAMAR (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Bir tür mürekkep balığı (Loligo vulgaris)

KARLAMA

[isim]

  • Karlamak işi

LAKLAMA

[isim]

  • Laklamak işi

MALKARA

[isim]

  • Tekirdağ iline bağlı ilçelerden biri

AKSAMAK

[nesnesiz]

  • Hafifçe topallamak

[mecaz]

  • Bir iş gereği gibi yürümemek, geri kalmak

KARAMUK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Karanfilgillerden, ekin tarlalarında biten, yaprakları karşılıklı, çiçeği pembe mor renkte, zararlı bir bitki (Agrostemmagithago)

[halk ağzında]

  • Vücutta kara renkli kabarcıklara sebep olan bir hastalık

[halk ağzında]

  • Koyunlarda görülen bir hastalık türü

MUALLAK (Kelime Kökeni: Arapça muʿallaḳ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Asılmış, asılı

[mecaz]

  • Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış

    Komite mahkemesince verilip de nasılsa icra olunmayan muallak kararları yerine getirirdi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • muallakta olmak (veya kalmak)