KURABİYECİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

KURABİYECİ harflerini içeren 5 harfli 33 kelime bulunuyor. 5 harfli KURABİYECİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kurabiyeci ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Kurabiyeci olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ACUBE11, BUCAK11, ACİBE10, BİRCİ10, BİCİK10, İYİCE10, İCBAR10, CİBRE10, CEBRİ10, CEBİR10, ABİYE9, BİREY9, KURCA9, BURAK8, EKİCİ8, ERCİK8, İRİCE8, KURYA8, KURYE8, RUBAİ8, BİKİR7, BAKİR7, BEKRİ7, BEKAR7, İBARE7, İBRİK7, KİBAR7, KİBİR7, KARYE7, KABİR7, KEBİR7, YİRİK7, ERİKA5

ERİKA

[isim]

[bitki bilimi]

  • Süpürge otu

BİKİR (Kelime Kökeni: Arapça bikr)

[isim]

[eskimiş]

  • Kızlık

BAKİR (Kelime Kökeni: Arapça bākir)

[sıfat]

  • Cinsel ilişkide bulunmamış (erkek)
  • El değmemiş, kullanılmamış
  • İşlenmemiş (toprak)
  • Eskimemiş, yıpranmamış, yeni

BEKRİ (Kelime Kökeni: Arapça bekrī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Ayyaş

BEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca bécarre)

[isim]

[müzik]

  • Diyezli veya bemollü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota işareti

[isim]

  • Evlenmemiş kimse

    Bekârdı, evlenmeye vakit bulamamıştı. - Ömer Seyfettin

  • Evli olduğu hâlde ailesinden ayrı, yalnız yaşayan kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bekâra karı boşaması kolaydır
  • bekâr gözü, kör gözü
  • bekârın yakasını it yer, yakasını bit
  • bekâr kalmak (veya yaşamak)

Birleşik Kelimeler: bekârhane, bekâr odası, müzmin bekâr

İBARE (Kelime Kökeni: Arapça ʿibāre)

[isim]

  • Bir düşünceyi anlatan bir veya birkaç cümlelik söz

    Şu ibarelerin neresinde dilimizin şivesine uygunluk var? - Ahmet Rasim

İBRİK (Kelime Kökeni: Arapça ibrīḳ)

[isim]

  • Su koymaya yarayan kulplu, emzikli kap

    Maden ibrikler büyük bir sanatla yapılırdı. - Falih Rıfkı Atay

Birleşik Kelimeler: leğen ibrik, suibriği

KİBAR (Kelime Kökeni: Arapça kibār)

[sıfat]

  • Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan (kimse)

    İşte senin bu kibar, bu efendi hâllerine bayılıyorum. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Soylu, köklü (kimse, aile)

    Telefona giderek kibar ve varlıklı insanlara has bir şive ile köşkten otomobili istetti. - Haldun Taner

[isim]

[eskimiş]

  • Büyükler, ulular

Birleşik Kelimeler: kibar düşkünü, kibar lokması, kibarzade, kibarlar âlemi, kelamıkibar, orman kibarı

KİBİR (Kelime Kökeni: Arapça kibr)

[isim]

  • Kendini beğenme, başkalarından üstün tutma, büyüklenme, benlik, gurur

    Kibirden vazgeçersek sevimli oluruz. - Cemil Meriç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kibrine dokunmak
  • kibrine yedirememek

KARYE (Kelime Kökeni: Arapça ḳarye)

[isim]

[eskimiş]

  • Köy

KABİR (Kelime Kökeni: Arapça ḳabr)

[isim]

  • Mezar

    Ve serin serviler altında kalan kabrinde / Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter - Yahya Kemal Beyatlı

Birleşik Kelimeler: kabir azabı, kabir suali, Anıtkabir

KEBİR (Kelime Kökeni: Arapça kebīr)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Büyük, ulu
  • Yaşça büyük, yaşlı

Birleşik Kelimeler: defterikebir, devrikebir, sefirikebir

YİRİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yarık, yırtık

[sıfat]

  • Üst dudağı yarık olan (kimse)

BURAK

[isim]

[din bilgisi]

  • Hz. Muhammed'in Miraç Gecesi'ndeki biniti

EKİCİ

[isim]

  • Herhangi bir tarım ürününü üreten, tarımla uğraşan çiftçi

    Ekicinin ürünü değer fiyatına satın alınacaktır. - Necati Cumalı

[mecaz]

  • Birini uydurma bir sebeple bırakıp giden, atlatan kimse