KURABİYECİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KURABİYECİ harflerini içeren 5 harfli 33 kelime bulunuyor. 5 harfli KURABİYECİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Kurabiyeci ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Kurabiyeci olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
ACUBE11,
ERİKA
- Süpürge otu
BİKİR (Kelime Kökeni: Arapça bikr)
- Kızlık
BAKİR (Kelime Kökeni: Arapça bākir)
- Cinsel ilişkide bulunmamış (erkek)
- El değmemiş, kullanılmamış
- İşlenmemiş (toprak)
- Eskimemiş, yıpranmamış, yeni
BEKRİ (Kelime Kökeni: Arapça bekrī)
- Ayyaş
BEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca bécarre)
- Diyezli veya bemollü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota işareti
-
Evlenmemiş kimse
Bekârdı, evlenmeye vakit bulamamıştı. - Ömer Seyfettin
- Evli olduğu hâlde ailesinden ayrı, yalnız yaşayan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- bekâra karı boşaması kolaydır
- bekâr gözü, kör gözü
- bekârın yakasını it yer, yakasını bit
- bekâr kalmak (veya yaşamak)
Birleşik Kelimeler: bekârhane, bekâr odası, müzmin bekâr
İBARE (Kelime Kökeni: Arapça ʿibāre)
-
Bir düşünceyi anlatan bir veya birkaç cümlelik söz
Şu ibarelerin neresinde dilimizin şivesine uygunluk var? - Ahmet Rasim
İBRİK (Kelime Kökeni: Arapça ibrīḳ)
-
Su koymaya yarayan kulplu, emzikli kap
Maden ibrikler büyük bir sanatla yapılırdı. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: leğen ibrik, suibriği
KİBAR (Kelime Kökeni: Arapça kibār)
-
Davranış, düşünce, duygu bakımından ince, nazik olan (kimse)
İşte senin bu kibar, bu efendi hâllerine bayılıyorum. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Soylu, köklü (kimse, aile)
Telefona giderek kibar ve varlıklı insanlara has bir şive ile köşkten otomobili istetti. - Haldun Taner
- Büyükler, ulular
Birleşik Kelimeler: kibar düşkünü, kibar lokması, kibarzade, kibarlar âlemi, kelamıkibar, orman kibarı
KİBİR (Kelime Kökeni: Arapça kibr)
-
Kendini beğenme, başkalarından üstün tutma, büyüklenme, benlik, gurur
Kibirden vazgeçersek sevimli oluruz. - Cemil Meriç
Ata Sözleri ve Deyimler
- kibrine dokunmak
- kibrine yedirememek
KARYE (Kelime Kökeni: Arapça ḳarye)
- Köy
KABİR (Kelime Kökeni: Arapça ḳabr)
-
Mezar
Ve serin serviler altında kalan kabrinde / Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter - Yahya Kemal Beyatlı
Birleşik Kelimeler: kabir azabı, kabir suali, Anıtkabir
KEBİR (Kelime Kökeni: Arapça kebīr)
- Büyük, ulu
- Yaşça büyük, yaşlı
Birleşik Kelimeler: defterikebir, devrikebir, sefirikebir
YİRİK
- Yarık, yırtık
- Üst dudağı yarık olan (kimse)
BURAK
- Hz. Muhammed'in Miraç Gecesi'ndeki biniti
EKİCİ
-
Herhangi bir tarım ürününü üreten, tarımla uğraşan çiftçi
Ekicinin ürünü değer fiyatına satın alınacaktır. - Necati Cumalı
- Birini uydurma bir sebeple bırakıp giden, atlatan kimse