Ku ile Başlayan Kelimeler

KU ile başlayan 599 kelime bulunuyor. Başında KU olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ku ile biten kelimeler. İçinde ku olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KUVVETLENDİRİCİ33, KUVVETLENDİRMEK31, KUTSALLAŞTIRMAK22

14 Harfli Kelimeler

KUVVETLENDİRİŞ32, KUVVETLENDİRME30, KURŞUNGEÇİRMEZ30, KULLANIŞSIZLIK25, KUTSALLAŞTIRIŞ24, KUŞKULANDIRMAK23, KURUŞLANDIRMAK23, KUMARHANECİLİK23, KURUMSALLAŞMAK22, KURUMLAŞTIRMAK22, KULLANILMIŞLIK22, KUTSALLAŞTIRMA21, KURAMLAŞTIRMAK21, KUYRUKSALLAYAN21, KURALLAŞTIRMAK20

13 Harfli Kelimeler

KUVAYIMİLLİYE26, KURŞUNİLEŞMEK22, KURUŞLANDIRMA22, KUŞKULANDIRMA22, KURABİYECİLİK21, KURTARIMCILIK21, KURUMLAŞTIRMA21, KURUMSALLAŞMA21, KULLANIŞLILIK20, KURAMLAŞTIRMA20, KURTARMACILIK20, KURALLAŞTIRMA19, KURTLANDIRMAK18

12 Harfli Kelimeler

KURBAĞAZEHRİ29, KUVVETSİZLİK29, KUZGUNKILICI27, KUVVETLENMEK26, KUMLAŞTIRICI23, KUNDURACILIK21, KURŞUNİLEŞME21, KURŞUNLAŞMAK21, KUYRUKSUZLAR21, KUMANYACILIK21, KURNAZLAŞMAK20, KURTARICILIK19, KUMLAŞTIRMAK19, KUDRETSİZLİK19, KULAMPARALIK19, KURŞUNLANMAK18, KURŞUNLATMAK18, KUTSALLAŞMAK18, KURTLANDIRMA17, KULLANDIRMAK17
Tümünü Gör

11 Harfli Kelimeler

KUVVETÖLÇER33, KUVVETLENİŞ27, KURÇATOVYUM26, KUVVETLENME25, KURTULUŞSUZ22, KURBAĞALAMA22, KUŞKUSUZLUK22, KULAĞAKAÇAN22, KURTTIRNAĞI21, KURŞUNCULUK21, KUTUPLAŞMAK21, KULLANIŞSIZ21, KUSURSUZLUK20, KURUMSUZLUK20, KURTPENÇESİ20, KURŞUNLAŞMA20, KUNDAKLAYIŞ20, KUMARHANECİ20, KUMANDANSIZ20, KULUÇKAHANE20
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

KUZUGÖBEĞİ34, KUVVETLİCE26, KURBAĞACIK24, KULÜPÇÜLÜK24, KUZUKULAĞI24, KURGUCULUK21, KURCALAYIŞ20, KULAÇLAYIŞ20, KUMAŞÇILIK20, KURBAĞALAR20, KUŞKUCULUK20, KUCAKLAYIŞ20, KUTUPLAŞMA20, KUYUMCULUK20, KURŞUNUMSU19, KUMANDASIZ19, KURUYASICA19, KUZULAŞMAK19, KURUCAŞİLE18, KURCALANIŞ18
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

KUVVETSİZ26, KUZEYDOĞU26, KUŞÇUBAŞI23, KUZGUNCUK22, KUŞEKMEĞİ21, KUŞPALAZI21, KUŞBAŞILI20, KURTAYAĞI20, KURTBAĞRI20, KURTBOĞAN20, KURŞUNSUZ19, KUŞKONMAZ18, KUYRUKSUZ18, KUYUCULUK18, KUZEYBATI18, KUZULAŞMA18, KUDURTUCU18, KURULAYIŞ17, KUSKUNSUZ17, KUSTURUCU17
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

KUVVETLE21, KUVVETLİ21, KURTAĞZI20, KURGUSUZ19, KUMAŞSIZ18, KUŞKUSUZ18, KUÇUKUÇU18, KUŞAKSIZ17, KUŞÇULUK17, KURŞUNCU17, KUVERTÜR17, KUVEYTLİ17, KUBBESİZ17, KUDÜMZEN17, KURUKAFA16, KURUMSUZ16, KUSURSUZ16, KUŞADASI16, KUŞBURNU16, KUŞETSİZ16
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

KUŞGÖZÜ26, KUŞGÖMÜ24, KULÜPÇÜ19, KUŞBAŞI17, KURBAĞA17, KURGUCU17, KULOĞLU17, KULPSUZ17, KUMAŞÇI16, KUŞKUCU16, KUYUMCU16, KUZGUNİ16, KURUYUŞ15, KUŞANIŞ15, KUŞATIŞ15, KUMBAŞI15, KUŞHANE15, KUDURUŞ15, KUMASIZ14, KUMRUCU14
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

KUVVET19, KUAFÖR19, KUNGFU18, KUŞEVİ16, KUŞBAZ15, KUZGUN15, KUVEYT15, KUVARS14, KUYUCU14, KUNDUZ13, KUMSUZ13, KULVAR13, KUMPAS13, KULYUÇ13, KUTUCU12, KUTSUZ12, KURUCU12, KUZULU12, KULPLU12, KUMCUL12
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

KUVÖZ21, KUVVE18, KUŞÇU13, KUVER12, KUPÜR12, KULÜP12, KUDUZ12, KUTUP11, KUZEY11, KURGU11, KUPON11, KUMCU11, KUMUÇ11, KUPES11, KUDÜM11, KUŞKU10, KUYUM10, KURUŞ10, KUPLE10, KUMAŞ10
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

KUĞU13, KU11, KUZU9, KUPA9, KULP9, KU9, KUŞE8, KUYU8, KURU6, KUTU6, KUUT6, KURS6, KULU6, KUMA6, KURT5, KURA5, KUKA5, KULA5, KULE5, KUNT5

3 Harfli Kelimeler

KUP8, KUŞ7, KUZ7, KUM5, KUL4, KUR4, KUT4

KUL

[isim]

  • Tanrı'ya göre insan

    Kul ile Tanrı'nın arasına girilmez.

[tarih]

  • Köle

    Kendisi kabilenin beyinin kullarından birinin kızıydı. - Halide Edip Adıvar

[tarih]

  • Karavaş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kula kul olmak
  • kul etmek
  • kul köle olmak
  • kul kusursuz olmaz
  • kul olmak
  • kul sıkışmayınca (veya daralmayınca veya bunalmayınca) Hızır yetişmez
  • kulunuz

Birleşik Kelimeler: kul cinsi, kul hakkı, kul kâhyası, kul kethüdası, kul oğlanı, kuloğlu, kul taksimi, kul yapısı, buyruk kulu, emir kulu, kapı kulu

KUR (Kelime Kökeni: Fransızca cours)

[isim]

[ekonomi]

  • Yabancı paraların ulusal para cinsinden değeri

    Resmî kura göre doların değeri yeniden ayarlandı.

  • Düzey

Birleşik Kelimeler: cari kur, çapraz kur, dalgalı kur, efektif kur, katlı kur, sabit kur, döviz kuru

[isim]

  • Karşı cinse ilgi göstererek onun hoşuna gitme, gönlünü kazanmaya çalışma
  • Birinin duygularını okşayacak biçimde davranarak onu elde etmeye çalışma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kur yapmak

KUT

[isim]

  • Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç
  • Mutluluk

[mit.]

  • İlahi bir kaynaktan gelen rahmet, bereket

KURT

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Köpekgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'da yaşayan, postu gri sarı renkli, yırtıcı, etçil memeli hayvan (Canis lupus)

[mecaz]

  • Bir yeri, bir şeyi iyi bilen

[sıfat]

[mecaz]

  • İşini iyi bilen, aldanmaz, kurnaz

    Deminden beri sus pus olmuş, fırsat bekleyen kurt müşterilerin ilk defa sesi duyuluyor. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kurdun adı yaman çıkmış, tilki vardır baş keser
  • kurdun oğlu akıbet kurt olur
  • kurt ağzı bağlamak
  • kurt dumanlı havayı sever
  • kurt gibi
  • kurt kocayınca köpeğin maskarası olur
  • kurt komşusunu yemez
  • kurt köyünü değiştirir, huyunu değiştirmez
  • kurtla görüşürsen köpeği yanından ayırma
  • kurtla koyun, kılıçla oyun olmaz

Birleşik Kelimeler: kurtağzı, kurtboğan, kurt kapanı, kurtkıyan, kurt köpeği, kurt kuş, kurt kuyusu, kurt mantarı, kurt masalı, kurtpençesi, kurt sineği, kurttırnağı, Başkurt, bozkurt, eski kurt, yavrukurt, yeleli kurt, deniz kurdu

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Yumuşak vücutlu, uzun gövdeli, omurgasız, bacaksız, ayaksız veya çok ilkel ayaklı küçük hayvan
  • Bazı böceklere veya bazı böcek kurtçuklarına verilen ad

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kurdunu (veya kurtlarını) dökmek (veya kırmak)

Birleşik Kelimeler: kurtayağı, kurtbağrı, kurt baklası, kurt bilimi, kurtyeniği, kurt yeniği, kancalı kurt, keseli kurt, kıl kurt, kızılkurt, pembekurt, kırbaç kurtları, ağaç kurdu, ağ kurdu, bağırsak kurdu, fındık kurdu, ibrişim kurdu, iplik kurdu, kırbaç kurdu, kitap kurdu, kök kurdu, Medine kurdu, tahta kurdu, tel kurdu, yaprak kurdu, yıldız kurdu, zeytin kurdu

[isim]

[gök bilimi]

  • Güney gök küresinde, Akrep ile Boğa arasında bulunan takımyıldız

KURA (Kelime Kökeni: Arapça ḳurʿa)

[isim]

  • İki veya daha çok aday arasında bir sıralama, bir ayırma yapılacağı zaman her birinde bir tek ad yazılı kâğıtları bir araya getirip karıştırdıktan sonra birini çekerek veya özel bir bilgisayar yazılımıyla adları belirleme, ad çekme

    Okulu bitirirken kurada Karaköse'yi çekince dağda taşta doya doya ata bineceği için seviniyordu. - Necati Cumalı

  • Kime veya neye isabet edeceği önceden belli olmayan bir çekimle sonucu belirleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kura çekmek
  • kurası olmak

Birleşik Kelimeler: kura efradı, kura neferi, kaçın kurası

KUKA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Dantel veya nakış ipliği yumağı
  • Taş, konserve kutusuna benzer nesnelerle oynanan bir çocuk oyunu

[isim]

  • Tespih, sigara ağızlığı vb.nin yapımında kullanılan, siyah veya sütlü kahve renginde Hindistan cevizi kökü

[sıfat]

  • Bu kökten yapılan

    Pek kıymetli olan ve hemen daima ellediği siyah kuka bir tespihle dolaşırdı. - Abdülhak Şinasi Hisar

KULA

[isim]

  • Gövdenin sarı veya kirli sarı renkte, yele, kuyruk ve bacağın alt kısmındaki kılların koyu renkte olduğu at donu

[sıfat]

  • Bu renkte olan (at)

    Yanında dizgini boynuna bırakılmış bir kula at vardı. - Reşat Nuri Güntekin

[isim]

  • Manisa iline bağlı ilçelerden biri

KULE (Kelime Kökeni: Arapça ḳulle)

[isim]

  • Çoğunlukla kare veya silindir biçimindeki yüksek yapı

    Şu muazzam kule bir mühendisin hayaliydi. - Orhan Seyfi Orhon

[eskimiş]

  • Cihannüma

Birleşik Kelimeler: döner kule, fil dişi kule, kapıkule, çan kulesi, kontrol kulesi, paraşüt kulesi, saat kulesi, yangın kulesi

KUNT (Kelime Kökeni: Farsça kund)

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Ağır, kalın, dayanıklı ve sağlam

    Yüksek, sur gibi kalın duvarın ardındaki küçük avluya kunt demir kapıdan girilirdi. - Ayla Kutlu

KUM

[isim]

[madencilik]

  • Silisli kütlelerin, kayaların, doğal etkenlerle parçalanarak ufalanmasından oluşan, deniz kıyısı, dere yatağı vb. yerlerde çok bulunan, ufak, sert tanecikler

    İki kamyon kum getirmemi istedi. - Yusuf Atılgan

  • Armut, ayva vb. meyvelerin etli bölümlerindeki sert tanecikler
  • Vücuttaki bezlerin, özellikle böbreğin ürettiği ince ve katı tanecikler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kumda oynamak
  • kum dökmek
  • kum gibi

Birleşik Kelimeler: kum balığı, kumbaşı, kum çölü, kum engereği, kum fırtınası, kum grisi, kum havucu, kum havuzu, kum kamyonu, kumkayası, kumkazan, kum ocağı, kum otu, kum saati, kum taşı, kum torbası, gök kumu

KURU

[sıfat]

  • Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı

    Yanakları kuruydu fakat gözleri tamamıyla siyah yaştı. - Halide Edip Adıvar

  • Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan

    Kuru çöl. Kuru tepeler.

  • Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı

    Evlerin önlerine kuru meşe dallarıyla örtülü çardaklar yapmışlar. - Refik Halit Karay

  • Canlılığını yitirmiş (bitki)

    Çiçek açmaz kuru bir ağaç, ötmeyi unutmuş bir kuş mu oldum? - Halide Edip Adıvar

  • Salgısı olmayan

    Kuru öksürük. Kuru egzama.

  • Döşenmemiş, çıplak

    Salih Reis, dört kuru duvardan ibaret fukara kapısından gördüğü mavi denize baka baka ölmek istiyordu. - Halikarnas Balıkçısı

  • Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek)

    Kuru çayla karın doyar mı?

[mecaz]

  • Etkisi ve sonucu olmayan

    Şahsına topluluğun isteğini emanet edenler boş bir riya, kuru bir şeref olsun diye laf etmediler. - Ruşen Eşref Ünaydın

[mecaz]

  • Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem

[mecaz]

  • Heyecanı, tadı olmayan, tekdüze

    Kuru, zevksiz bir hayat.

[mecaz]

  • Akıcı olmayan, duygudan yoksun

    Kuru bir anlatım.

[isim]

  • Kuru fasulye

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuru başına kalmak
  • kuruda kalmak
  • kuru gayret çarık eskitir
  • kuru hasır (veya kilim) üstünde kalmak
  • kuru laf karın doyurmaz
  • kurunun yanında yaş da yanar
  • kuru tahtada kalmak

Birleşik Kelimeler: kuru boya, kuru çay, kuru çayır, kuru çeşme, kuru dere, kuru duvar, kuru ekmek, kuru erik, kuru fasulye, kuru filtre, kuru gürültü, kuru hava, kuru iftira, kuru incir, kurukafa, kuru kafa, kuru kahve, kuru kalabalık, kuru kayısı, kuru kemik, kuru köfte, kuru kuruya, kuru kuyu, kuru laf, kuru meyve, kuru öksürük, kuru pasta, kuru pil, kuru sebze, kurusıkı, kuru soğan, kuru soğuk, kuru söz, kuru tarım, kuru temizleme, kuru üzüm, kuru yemiş, kuru yemişçi, kuru yük, kuru ziraat, kara kuru, tuzu kuru, karaca kuruca, tahtakuruları, armut kurusu, Beypazarı kurusu, dut kurusu, gülkurusu, gül kurusu, insan kurusu, kayısı kurusu, kız kurusu, piç kurusu, tahtakurusu, üzüm kurusu, yaprakkurusu

KUTU (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • İnce tahta, mukavva, teneke, plastik vb.nden yapılmış, genellikle kapaklı kap

    Enfiyesini, üstü mineli bir kutudan çekerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

[sıfat]

  • Bu kabın alabildiği miktarda olan

    Tam bir kutu çorabı tıkıştırdılar koltuğumun altına. - Nazım Hikmet

  • Elektrik veya telefon tellerinin toplanıp bağlandığı kap

[mecaz]

  • Bir kimsede, bir yerde, bir şeyde iyi veya kötü bir özelliğin fazlalığını belirten bir söz

    Akıl kutusu. Fesat kutusu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kutu gibi

Birleşik Kelimeler: kutu kutu, camekânlı kutu, kapalı kutu, karakutu, kara kutu, akıl kutusu, batarya kutusu, boya kutusu, ecza kutusu, kalem kutusu, mücevher kutusu, posta kutusu, sorgu kutusu, şikâyet kutusu, vites kutusu, yağ kutusu, yakınma kutusu, zemberek kutusu

KUUT (Kelime Kökeni: Arapça ḳuʿūd)

[isim]

[eskimiş]

[din bilgisi]

  • Namazın oturularak kılınan kısmı
  • Oturma

KURS (Kelime Kökeni: Arapça ḳurṣ)

[isim]

  • Ağırşak

[gök bilimi]

  • Bir gök cisminin teker biçimde görülen yüzü, çörek

[isim]

  • Resmî ve özel kuruluşlarca ilgililere belirli bir konuda bilgi, beceri ve davranış kazandırmak amacıyla düzenlenen derslere dayanan ve belli bir süresi olan eğitim etkinliği

    Lisan kursunu filan pek alıp sattığı yokmuş. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: biçki dikiş kursu, sürücü kursu

KULU

[isim]

  • Konya iline bağlı ilçelerden biri