KROMOSFER Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler
KROMOSFER harflerini içeren 3 harfli 21 kelime bulunuyor. 3 harfli KROMOSFER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
FOS11,
ERK
- Bir işi yapabilme gücü, kudret, iktidar
- Sözü geçerlik, istediğini yaptırabilme gücü, nüfuz
- Bir bireyin, bir toplumun, başka birey, küme veya toplumları egemenliği, baskısı ve denetimi altına alma, hürriyetlerine karışma ve onları belli biçimlerde davranmaya zorlama yetkisi veya yeteneği
Birleşik Kelimeler: anaerki, ataerki, bey erki, din erki, el erki, soylu erki, takım erki, varsıl erki, yargı erki, zengin erki
KER (Kelime Kökeni: Farsça ker)
- Kuvvet, kudret
Birleşik Kelimeler: kerli ferli
EKO (Kelime Kökeni: Fransızca eco)
- Yankı
KOR
- İyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür veya odun parçası
-
Büyük acı, üzüntü, sıkıntı, dert
Kimseye göstermedikleri bir kor yanar içlerinde. - Çetin Altan
-
Kırmızı renkli
Gül tenli, kor dudaklı, kömür sürmeli / Şeytan diyor ki sarmalı, yüz kere öpmeli - Yahya Kemal Beyatlı
Ata Sözleri ve Deyimler
- kor dökmek
- kor gibi
- kor gibi yanmak
Birleşik Kelimeler: akkor
KEM (Kelime Kökeni: Farsça kem)
- Kötü, fena (göz, söz vb.)
-
Noksan, eksik
Kem akçe.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kem söz, kalp (veya kem) akçe sahibinindir
Birleşik Kelimeler: kem göz
KES
- Genellikle yakmak için kullanılan iri saman
- Ayak bileklerini de içine alan kapalı jimnastik ayakkabısı
SEK (Kelime Kökeni: Fransızca sec)
-
İçine su, başka bir içki veya bir sıvı karıştırılmamış (içki)
Sek viski.
-
İçine su veya bir başka içki karıştırmadan
Sek içmek.
SER (Kelime Kökeni: Farsça ser)
- Baş, kafa
-
Başkan, reis
Sertabip. Sermürettip.
Ata Sözleri ve Deyimler
- serde ... var
- ser verip sır vermemek
Birleşik Kelimeler: serasker, serazat, serdengeçti, serdümen, serencam, serhat, serlevha, sermaye, sermest, sermestane, sermuharrir, sermürettip, serpuş, sersefil, sertabip, seryaver
-
Limonluk
Köşkünün arka tarafında çiçek serleri vardır, her mevsim en nadide çiçekler yetiştirilir. - Aydın Boysan
KOM
- Ağıl, davar ağılı
- Yayla evi
- Bir kimseye ait küçük yerleşim yeri, çiftlik
MOR
- Kırmızı ile mavinin karışmasından oluşan renk, menekşe renginin kırmızıya çalanı
-
Bu renkte olan
Piyanonun solmuş ve eprimiş mor kadifeden şamdanlıkları vardı. - Ayşe Kulin
Birleşik Kelimeler: morkaraman, mormenekşe, morötesi, morsalkım
ROM (Kelime Kökeni: İngilizce rum)
- Şeker kamışından şeker yapılırken elde edilen öz suyun, melasla mayalandırılarak kurutulmasıyla oluşturulan alkollü sert içki
SEM (Kelime Kökeni: Arapça semm)
- Zehir
- İşitme
SOM
-
İçi dolu olan ve dışı kaplama olmayan, masif
Köşk, som gümüş bir parmaklıkla ikiye bölünmüştür. - Salâh Birsel
- Katışıksız
- Rıhtımın su üstünde olan bölümü
- Somon balığı
- Kırgızistan para birimi
FER (Kelime Kökeni: Farsça fer)
- Parlaklık, aydınlık
-
Canlılık
Otuz yaşıma gelmeden gözlerimin feri sönmüştü. - Halide Edip Adıvar
- Güç, kuvvet
Birleşik Kelimeler: kerli ferli
FEK (Kelime Kökeni: Arapça fekk)
- Bozma, feshetme, kesme, ayırma, koparma