Kor ile Başlayan Kelimeler

KOR ile başlayan 114 kelime bulunuyor. Başında KOR olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kor kelimesinin anlamı nedir? Kor ile biten kelimeler. İçinde kor olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KORKUNÇLAŞTIRMA25

13 Harfli Kelimeler

KORDİPLOMATİK22, KORKUNÇLAŞMAK22, KORGENERALLİK18

12 Harfli Kelimeler

KORKUNÇLAŞMA21, KORKUTUCULUK20, KORAMİRALLİK14

11 Harfli Kelimeler

KORUYUCULUK21, KORPORASYON21, KORUMACILIK19, KORKUSUZLUK19, KORNİŞÇİLİK18, KORNETÇİLİK15

10 Harfli Kelimeler

KORPORATİF22, KOREOGRAFİ22, KORKUSUZCA20, KORUNGALIK17, KORUNAKSIZ17, KORKUNÇLUK16, KORKUTMACA16, KORTİZONLU16, KORELASYON15, KORGENERAL15, KORSECİLİK15, KORDALILAR14, KORKALAMAK12

9 Harfli Kelimeler

KOREOGRAF21, KORKUTUCU16, KORUCULUK16, KORLAŞMAK14, KORUNUMLU14, KORUMALIK13, KORKULMAK12, KORKUTMAK12, KORSANLIK12, KORUNAKLI12, KORAMİRAL11, KORKAKLIK11, KORKALAMA11, KORKUTELİ11, KORLANMAK11

8 Harfli Kelimeler

KORUYUCU17, KOROZYON16, KORKUSUZ15, KORNİŞÇİ15, KORSESİZ14, KORLAŞMA13, KORNİŞON13, KORTİZON13, KORUNCAK13, KORİNDON12, KORKAKÇA12, KORNETÇİ12, KORKULMA11, KORKULUK11, KORKUTMA11, KORUNMAK11, KORLANMA10

7 Harfli Kelimeler

KORUYUŞ15, KORUCUK13, KORUGAN13, KORUNGA13, KORKUNÇ12, KORSECİ12, KORDONE11, KORİDOR11, KORUNUM11, KORKULU10, KORULUK10, KORUMAK10, KORUNMA10, KORAKOR9, KORKMAK9, KORONER9, KORSELİ9, KORTEKS9, KORUNAK9

6 Harfli Kelimeler

KORSAJ17, KORTEJ16, KORPUS13, KORVET13, KORUCU12, KORGUN12, KORGAN11, KORNİŞ10, KORDON10, KORECE10, KORİDA9, KORUMA9, KORİST8, KORKMA8, KORKUT8, KORLUK8, KORONA8, KORSAN8, KORKAK7, KORNEA7
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

KORZA9, KORUK7, KORUN7, KORSE7, KORNO7, KORKU7, KOROR7, KORTE6, KORNA6, KORAL6

4 Harfli Kelimeler

KORO6, KORU6, KORT5

3 Harfli Kelimeler

KOR4

KOR

[isim]

  • İyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür veya odun parçası

[mecaz]

  • Büyük acı, üzüntü, sıkıntı, dert

    Kimseye göstermedikleri bir kor yanar içlerinde. - Çetin Altan

[sıfat]

[mecaz]

  • Kırmızı renkli

    Gül tenli, kor dudaklı, kömür sürmeli / Şeytan diyor ki sarmalı, yüz kere öpmeli - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kor dökmek
  • kor gibi
  • kor gibi yanmak

Birleşik Kelimeler: akkor

KORT (Kelime Kökeni: İngilizce court)

[isim]

[spor]

  • Tenis oynanan alan, tenis sahası, tenis kortu

    Otelin tenis kortunu geçtik. - Hüseyin Cahit Yalçın

Birleşik Kelimeler: tenis kortu

KORTE (Kelime Kökeni: İtalyanca corte)

[isim]

  • Âşıktaşlık, flört

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korte etmek

KORNA (Kelime Kökeni: İtalyanca corna)

[isim]

  • Motorlu taşıtlarda, bisikletlerde sesle işaret vermek için kullanılan ve içinden hava geçirilerek çalınan boru, klakson

    Saat on iki olur olmaz, apartmanın önünde kornayı öttürdüm. - Aka Gündüz

KORAL (Kelime Kökeni: Fransızca choral)

[isim]

[müzik]

  • Koro için yazılmış dinî ezgi
  • Kaynağı dinî ezgi olan orkestra parçası

[sıfat]

  • Koroyla ilgili

KORO (Kelime Kökeni: İtalyanca coro)

[isim]

[müzik]

  • Tek veya çok sesli olarak yazılmış bir müzik eserini seslendirmek için bir araya gelen topluluk

    Her halkevinde müzik öğretmenlerinin kurduğu korolar vardı. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: koro hâlinde

KORU

[isim]

  • Bakımlı küçük orman

    Arkamda çam korularının parça parça neftîleştirdiği yeşil bir dağ. - Refik Halit Karay

KORKAK

[sıfat]

  • Çok çabuk ve olmayacak şeylerden korkan (kimse, hayvan)

    Korkak bir adam değilim gibi geliyor bana. Ancak, en korkusuzların bile korktukları bir şey vardır sanırım. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korkak bezirgân ne kâr eder ne zarar (veya ziyan)

KORNEA (Kelime Kökeni: Latince)

[isim]

[anatomi]

  • Saydam tabaka

KORUK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Henüz olgunlaşmamış ekşi üzüm

    Hüseyin Ağa, aşağıda koruk sıkmış, buğulu bardaklarla geldi. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]

  • İçi boş (kabuklu meyve)

Birleşik Kelimeler: koruk lüferi, koruk suyu, koruk şerbeti, dam koruğu

KORUN

[isim]

[anatomi]

  • Üst derinin en dış tabakası

    Korun tabakası deriyi koruyan bir oluşumdur.

Birleşik Kelimeler: korun dokusu

KORSE (Kelime Kökeni: Fransızca corset)

[isim]

  • İnce görünmek için kullanılan esnek iç giysisi
  • Herhangi bir darbeden zarar görmemesi için boyna takılan, bel fıtığı gibi durumlarda bedeni düzgün tutmaya yarayan nesne, sargaç

KORNO (Kelime Kökeni: İtalyanca corno)

[isim]

[eskimiş]

  • Savaşlarda çağrı aracı olarak kullanılan boynuz veya fil dişi boru

[müzik]

  • Bir ağızlık, kendi üzerine dolanmış koni biçiminde uzun bir boru ve ağzı genişçe açılan bir kulaklıktan oluşan üflemeli bakır çalgı

KORKU

[isim]

  • Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan kaygı, üzüntü

    Yarı çocuk kalbimde korku, kapıya yaklaştıkça büyüyor. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Kötülük gelme ihtimali, tehlike, muhatara

    Yollarda korku kalmadı.

[ruh bilimi]

  • Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, solunum ve kalp atışı hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korku dağları bekler (veya aşırır)
  • korkudan çıldırmak
  • korku düşmek
  • korkunun ecele faydası yoktur
  • korku saçmak
  • korku salmak
  • korkusundan altına etmek (veya kaçırmak veya yapmak)
  • korku vermek
  • korkuya kapılmak
  • korkuya kesmek

Birleşik Kelimeler: korku damarı, alan korkusu, can korkusu, ışık korkusu, kapalı yer korkusu, konuşma korkusu, meydan korkusu, ölüm korkusu, su korkusu, yenilik korkusu, yükseklik korkusu

KORİST (Kelime Kökeni: Fransızca choriste)

[isim]

[müzik]

  • Koro ile birlikte şarkı söyleyen kimse