KOPARTILMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

KOPARTILMAK harflerini içeren 8 harfli 29 kelime bulunuyor. 8 harfli KOPARTILMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KOPARMAK14, KOPARTMA14, KIPRAMAK14, KAPILMAK14, KAPORALI14, KAPTIRMA14, KATAKOMP14, POLARMAK14, PIRLAMAK14, PIRTLAMA14, PARMAKLI14, TOPRAKLI14, TOPLAMAK14, PORTAKAL13, TOPARLAK13, KOKARTLI10, KOKLATMA10, KIRKLAMA10, KIRTLAMA10, KITLAMAK10, KOTARMAK10, KOTLAMAK10, KARILMAK10, KATILMAK10, KARMALIK10, ORTAKLIK10, TIKLAMAK10, TAKILMAK10, AKTARLIK9

AKTARLIK

[isim]

  • Aktarın yaptığı iş

KOKARTLI

[sıfat]

  • Kokart takmış olan (kimse)

KOKLATMA

[isim]

  • Koklatmak işi

KIRKLAMA

[isim]

  • Kırklamak işi

KIRTLAMA

[isim]

[zarf]

  • Kıtlama

    Topal, kahvesini kesme şekerle kırtlama içerdi çokluk. - Orhan Kemal

KITLAMAK

[-i]

  • Isırmak

[mecaz]

  • İncitmek

KOTARMAK

[-i]

  • Pişen yemeği başka kaba boşaltmak

    İki kız kardeş güle söyleye sofralarını hazırlayıp yemeklerini kotardılar. - Memduh Şevket Esendal

  • Hazırlamak

[mecaz]

  • Bir işi tamamlamak, bitirmek

[mecaz]

  • Üstesinden gelmek

    Yeter ki o beni içeri sokabilsin ve ben bu röportajı kotarayım. - Ayşe Kulin

KOTLAMAK

[-i]

  • Bir harita veya taslaktaki miktarın kotlarını koymak, numaralamak

KARILMAK

[nesnesiz]

  • Karma işi yapılmak, karışmak

[halk ağzında]

  • Hayvan çiftleşmek

KATILMAK

[-e]

[nesnesiz]

  • Katma işi yapılmak

    Süte su katılmış.

  • Bir topluluğa girmek, iştirak etmek, iltihak etmek

    Üç dört ev ötedeki boş arsada çocukların oyunlarına katıldım. - Necati Cumalı

  • Ortak olmak, benimsemek

    Her konuya kibar bir ses ve bir iki sözcükle katılmak özenindeydi. - Çetin Altan

[mecaz]

  • Hak vermek

    Bu çekilmenin bir yanıltmaca olabileceğini söyleyen komutanlarına katılmadı. - Nezihe Araz

[nesnesiz]

  • Aşırı derecede gülme, ağlama, gıdıklanma, korkma vb. tepkiler sırasında, solunum kaslarının kasılmasından dolayı soluk kesilmek

    Babam biraz surat astı ama anam katıldı gülmekten. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katıla katıla ağlamak
  • katıla katıla gülmek

KARMALIK

[isim]

  • Karma olma durumu

    Meclisin bütün karmalığı bu yuvarlak sofranın etrafında idi. - Falih Rıfkı Atay

ORTAKLIK

[isim]

  • Ortak olma durumu, iştirak, müşareket, şeriklik

    Dil birliği, anlaşamamak yüzünden doğabilecek ayrılıkların karşılıklı düşmanlıkları giderebileceği bir ortaklık tabanıdır. - Nermi Uygur

[ticaret]

  • İki veya daha çok kimsenin iş yaparak kazanç elde etmek için birleşmeleri, şirket

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ortaklık etmek
  • ortaklık kurmak

Birleşik Kelimeler: ortaklık senedi, ortaklık sözleşmesi, ana ortaklık, anonim ortaklık, kolektif ortaklık, komandit ortaklık, limitet ortaklık, sınırlı ortaklık, dolaşım ortaklığı, gelir ortaklığı

TIKLAMAK

[-i]

  • Bir yere hafifçe vurarak `tık` sesi çıkarmak

    Girmeden önce kapıyı tıkladı.

[-e]

  • Bilgisayarda, ağ sayfalarında bağlantılara ulaşmak amacıyla fare ile düğmeye veya bağlantı adresine dokunmak, kliklemek

TAKILMAK

[nesnesiz]

  • Takma işi yapılmak

    O gece üst katla bizim odayı birleştiren merdivenin üstüne koca kapak takıldı. - Ayla Kutlu

[-e]

  • Bir yere iliştikten veya dokunduktan sonra oradan kurtulamamak

    Önünü çok iyi göremeyen hayvanın ayağı bir taşa takıldı. - Osman Cemal Kaygılı

[-e]

  • Engelle karşılaşıp geçici olarak işlemez duruma gelmek

    İğne bir müddetten beri plağın bozuk yerine takılmış, ha babam ha, bir melodiyi tekrar edip duruyordu. - Haldun Taner

[-e]

  • Bir yerde bir süre kalmak, oyalanmak

    Yolda bir arkadaşına takıldı.

[-e]

[mecaz]

  • Olumsuz veya aksayan, eksik bir yanını görerek üstünde durmak

    Son günlerde bir de usta sözüne takılır oldum. - Nezihe Meriç

[-e]

[mecaz]

  • Kızdırmak, üzmek, şaşırtmak amacıyla şaka yollu konuşmak

    İstasyon memuru onun şehre seyrek indiğini bildiğinden her seferinde takılır. - Haldun Taner

[-e]

[argo]

  • Biriyle, bir toplulukla sık sık birlikte olmak, onlara katılmak

[-e]

[argo]

  • Kahvehane, meyhane vb.ne sık sık gitmek, eğlenmek

[-e]

  • Birinin sürekli peşinden gitmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılıp kalmak

PORTAKAL (Kelime Kökeni: Fransızca Portugal)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları sert bir ağaç (Citrus aurantium)
  • Bu ağacın turuncu renkli, yuvarlak ve kabuğu güzel kokulu meyvesi

Birleşik Kelimeler: portakal bahçesi, portakal rengi, portakal suyu, Finike portakalı, kan portakalı, Yafa portakalı