KLİŞEHANE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KLİŞEHANE harflerini içeren 5 harfli 47 kelime bulunuyor. 5 harfli KLİŞEHANE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
HAŞİN12,
ANELE (Kelime Kökeni: İtalyanca anello)
- Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir halka
ALENİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿalenī)
-
Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan
Siz bugüne kadar zevcenizin vicdansızca ve aleni hıyanetine, edepsizliğine tahammül ettiniz. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Birleşik Kelimeler: aleni tadat
AKLEN (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳlen)
- Akıl gereğince, akıl yönünden
LİKEN (Kelime Kökeni: Yunanca)
- Bir mantarla bir su yosununun ortak yaşamasıyla ortaya çıkan bitkilerin genel adı
- Kaşındırıcı bir deri hastalığı
Birleşik Kelimeler: liken bilimi
LAKİN (Kelime Kökeni: Arapça lākin)
-
Ama
Halis bir şiir fena okunabilir lakin sahte bir şiir iyi okunamaz. - Yahya Kemal Beyatlı
- Ancak
NİKEL (Kelime Kökeni: Fransızca nickel)
- Atom numarası 28, atom ağırlığı 58,71, yoğunluğu 8,9 olan, gümüş parlaklığında, demir sertliğinde, kolay işlenebilen ve kolayca tel durumuna getirilebilen bir element (simgesi Ni)
Birleşik Kelimeler: nikel kaplama
NAKLÎ (Kelime Kökeni: Arapça naḳlī)
- Taşıma ile ilgili olan
- Nakle dayanan, anlatılan, söylenen (gerçek)
Birleşik Kelimeler: naklî mazi
NAKİL (Kelime Kökeni: Arapça naḳl)
- Bir yerden alıp başka bir yere iletme, aktarma, taşıma, geçirme, aktarım
-
Göç, taşınma
İşte, nakil masrafı da avucumda, diyerek otuz lirayı saydı. - Sermet Muhtar Alus
- Anlatma, söyleme, hikâye etme
- Bir görevden başka bir göreve atanma, tayin
- Yazı veya resmin aynısını başka bir şeyin üzerine yapma, kopya etme
- Başka dilden bir eseri kendi diline çevirme, tercüme etme
Birleşik Kelimeler: nakil aracı, nakil vasıtası, nakledilmek, nakletmek, naklettirmek, bitki nakli, kan nakli, organ nakli
- Taşıyan, aktaran, geçiren
- Anlatan, hikâye eden
- İletken
EŞKÂL (Kelime Kökeni: Arapça eşkāl)
-
Dıştan görünüş
Şu anda kendisinin eşkâlini bilen yüzlerce ve belki de binlerce kişi onu arıyordu. - İhsan Oktay Anar
- Biçim (II)
- Kılık
EŞKİN
-
Atın dörtnal ile tırıs arasındaki hızlı yürüyüşü
At, eşkinle beş on dakikada gittiği yolu dörtnala bir iki dakikada geldi. - Memduh Şevket Esendal
-
Böyle yürüyen (at)
Çakır, eşkin atına atladığı zaman yanında İsa Bey'in verdiği keskin ve benzersiz kılıç, koynunda da bir fermanla bir mektup vardı. - Nihal Atsız
-
Böyle bir yürüyüşle
Eşkin gitmek.
- Filiz
EŞLEK
- Ekvator
Birleşik Kelimeler: gök eşleği
EŞLİK
- Eş olma durumu
-
Birlikte, beraber
Terminale ancak benim eşliğimde gidebildi.
- Belirli bir modeli ile armoni oluşturan ve bir veya birkaç partiye bölüştürülen sesler bütünü
Ata Sözleri ve Deyimler
- eşlik etmek
İŞLEK
-
Çok işleyen, canlı, hareketli
İki harp esnasında, burası kolay kazançların, vurgunculuğun en işlek merkezlerinden biriydi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Özenmeden, çabuk yazıldığı hâlde okunaklı ve güzel olan (yazı)
İşlek, açık bir yazı. Bir kadın elinden çıkma. - Tarık Dursun K.
Birleşik Kelimeler: işlek ek
İŞKÂL (Kelime Kökeni: Arapça işkāl)
- Güçleştirme, zorlaştırma, çetinleştirme
Ata Sözleri ve Deyimler
- işkâl etmek
KLİŞE (Kelime Kökeni: Fransızca cliché)
-
Baskıda kullanılmak amacıyla, üzerine kabartma resim, şekil, yazı çıkarılmış metal levha
Klişecilik sanatını usta bir klişeci kadar bildiği hatta kendisi de klişe yaptığı için, siyah ve beyazın tonlarını son derece hünerle kaynaştırır. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Basmakalıp (söz, görüş vb.)
Söylediği sözün klişe olduğunu, bir yazarın klişelerle yazmamak zorunda olduğunu kabul etmez o. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: klişehane, dişi klişe