KİMESNE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KİMESNE harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli KİMESNE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ESMEK7,
ESNEK
-
Bir dış gücün etkisi altında uzama, kısalma, eğrilme vb. biçim değişikliklerine uğradıktan sonra, etkinin kalkmasıyla eski biçimini alabilme özelliğinde olan, elastik, elastiki
Çelik ve kauçuk çok esnek cisimlerdir.
- Değişik yorumlara elverişli
- Görüş ve tutumlarında katı olmayan
EKSEN
-
Bir cismi iki eşit parçaya bölen çizgi, mihver
Politikacıların kendilerini evrenin ekseni saymamaları gereğini anlamaları için... - Haldun Taner
- Üzerinde bir pozitif yön varsayılan sonsuz doğru
- Dingil
-
Çizgi
Metnin müziğini, büyüsünü böyle bir eksen çevresinde aradım. - Adalet Ağaoğlu
Birleşik Kelimeler: eksen oyuncu, eksen ülke, dönme ekseni, gök ekseni, eş eksenli
EKSİN
- Anyon
İNMEK
- Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek
-
Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak
Tramvayın ön tarafından hızla inerken, arkasından bir sesin bağırdığını gördü. - Peyami Safa
-
Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden gelmek
Dağdan kurt indi.
-
Bir yerden başka bir yere gitmek, varmak
Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi. - İhsan Oktay Anar
-
Konaklamak
Samananbarı köyünün en büyük ve gösterişli evine inmişlerdi. - Halide Edip Adıvar
-
Alçalıp eski durumuna dönmek
Sular indi. Şiş indi.
-
Fiyatı düşürmek
Bin lira daha indim, gene almadı.
-
Değeri düşmek
Altın fiyatları indi.
-
Vurmak
Şimdi kafana inerim!
-
Yıkılmak
Yağmurdan duvar inmiş.
-
İnme gelmek
Sağ tarafına inmiş.
-
Bir yeri kaplamak, basmak veya bir yerden akmak, kaymak
Gemi baş döndüren zaferli bir gürültüyle indi sulara. - Çetin Altan
-
Uzamak, ulaşmak
Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki zeytinlik ta vadiye kadar iniyordu. - Ömer Seyfettin
- Ağmak
-
Sayısı azalmak
Evvelden daha çok olduğumuzu zannettiğim hâlde sayımız son günlerde bu miktara inmiştir. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: indibindi, günindi
KESİN
-
Şüphe ve duraksamaya yer bırakmayan veya geri dönülmeyen, değişmez, mutlak, kati, maktu
Sevmem kesin sözleri, bir kesin söz duydum mu tersine söylemek gelir içimden. - Nurullah Ataç
- Kesinlikle
Ata Sözleri ve Deyimler
- kesin olarak
Birleşik Kelimeler: kesin bilgi, kesin fiyat, kesin kayıt
KESEN
- Kesme işini yapan
- Bir şekli özellikle bir üçgenin kenarlarını kesen doğru
Birleşik Kelimeler: ağaçkesen, bağkesen, boğazkesen, ışıkkesen, yelkesen, yolkesen
NEKES (Kelime Kökeni: Farsça nākes)
- Cimri
SİNEK
- Çift kanatlılardan, birtakım uçucu böceklerin genel adı
- İskambil kâğıtlarının siyah renkte yoncayı andıranı, ispati
Ata Sözleri ve Deyimler
- sinek avlamak
- sinek küçüktür ama mide bulandırır
- sinekten yağ çıkarmak (veya çıkartmak)
Birleşik Kelimeler: sinek ağırlık, sinekkapan, sinekkaydı, sinek kuşu, sinek mantarı, sineksavar, sinek sıklet, sinekyutan, beyazsinek, karasinek, piçsinek, sivrisinek, at sineği, cız sineği, et sineği, ev sineği, kurt sineği, kül rengi et sineği, meyve sineği, sığır sineği, sirke sineği, su sineği, uyuz sineği, zeytin sineği
SENEK
- Çam ağacından yapılmış su testisi
ESMEK
-
Hava bir yönden bir yöne akmak, rüzgâr olmak
İki üç günden beri sert bir kış rüzgârı esiyor. - Ahmet Haşim
-
Yapılması önce düşünülmüş olmayan veya beklenmeyen bir şeyi yapmaya birdenbire karar vermek
Bu yolculuk size nereden esti?
Ata Sözleri ve Deyimler
- esip gürlemek
İSMEN (Kelime Kökeni: Arapça ismen)
-
Adını belirterek, adını söyleyerek, adını vererek
Memuriyetlerinin marufiyeti icabıyla birbirini ismen tanımamaları mümkün değildi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
KİMSE
-
Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi
Kimsenin girdisi çıktısı, alacağı borcu ile uğraşmak istemiyordum. - Necati Cumalı
Ata Sözleri ve Deyimler
- kimse bilmez, kim kazana kim yiye
- kimseden kimseye hayır yok (veya gelmez)
- kimse kendi memleketinde peygamber olmaz
- kimse kimsenin çukurunu doldurmaz
- kimsenin ahı kimsede kalmaz
- kimse yoğurdum ekşi demez
Birleşik Kelimeler: hiç kimse
KESME
-
Kesmek işi
Bir dönem, içkiyi haftalarca tamamen kesmeyi başardığım için, ondan sonra içtiğim her kadeh, bir adım gerilemek demekti. - Elif Şafak
- Teneke, sac vb.ni kesmek için kullanılan makas
-
Küp biçiminde veya köşeli olarak kesilmiş olan
Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat. - Refik Halit Karay
-
Kesin, değişmez, maktu
Kesme fiyat.
- Kesme işareti
- Nazımda veya nesirde, bir cümleyi sonu anlaşılacak biçimde yarım bırakma sanatı, kat
- Kıyılarımızda yaygın olarak bulunan, yuvarlak tepeli, 5 metre kadar boylu, her dem yeşil, yaprakları küçük ve kenarları testere dişli, çiçekleri yeşilimsi beyaz renkli olan bir süs ağacı, akçakesme (Phillyrea latifolia)
- Çizgisel iki doğru parçası ve bir eğri yayı ile sınırlanan düzlem yüzeyi
- İki çekimin birbirine doğrudan doğruya bağlanmasından, iki ayrı çekimin birbirini izlemesinden doğan durum
- Lokum
Birleşik Kelimeler: kesme imi, kesme işareti, kesme kaya, kesme şeker, kesme taş, akçakesme, daire kesmesi
KESİM
- Kesme işi
-
Bölüm, parça, kısım, sektör
Oyunlar aruz ve hece olmak üzere iki kesime ayrılmıştı. - Metin And
- Bölge
-
Ara verme, sonlandırma zamanı
Ders kesimi.
-
İşaretlenmiş belli yer
Gemi, su kesiminin üstünden yaralandı.
- Terzinin belli bir ölçü ve örneğe göre kumaşa biçim verme işi, fason
- Hazineye ait herhangi bir gelirin belli bir bedel karşılığı keseneğe verilmesi, mukataa
- Boy bos, endam
- Pazarlık, anlaşma
Birleşik Kelimeler: kesimevi, kesimhane, ince kesim, özel kesim, yaş kesim, ağrı kesimi, et kesimi, kamu kesimi, söz kesimi, su kesimi
MESEN (Kelime Kökeni: Fransızca mécène)
-
Sanat ve bilim adamlarını koruyan kimse
Anacığı Sait Faik'in tek meseni, en anlayışlı dostu, sır yoldaşı oldu dünyada. - Haldun Taner