[isim]

• Engel

Ata Sözleri ve Deyimler

• ket vurmak

[isim]

[halk ağzında]

• Yağlı, mayalı veya mayasız hamurdan yapılan çörek

[isim]

• Çirişli bir tür parlak bez

[isim]

[bitki bilimi]

• Ketengillerden, çiçekleri mavi renkte ve beş taç yapraklı, lifleri dokumacılıkta kullanılan bir bitki (Linumusitatissimum)

[sıfat]

• Bu bitkinin liflerinden yapılmış (dokuma vb.)

  Saçları, yüzü, bolerosu, keten elbisesi, hepsi vücuduna yapışmış. - Ahmet Hamdi Tanpınar

[isim]

[kimya]

• Karbonil grubuna iki alkil kökünün bağlanmasıyla türeyen birleşik

[sıfat]

[eskimiş]

• Ağzı sıkı

  Ne kadar da ketumdur, katlandığı acıları, atlattığı tehlikeleri sergilemeyi hiç sevmez. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

• ketum olmak

[isim]

• Ağzı sıkılık

[isim]

[bitki bilimi]

• Deniz yosununun ince bir cinsi (Muscus arboreus)

[bitki bilimi]

• Turpgillerden, küçük sarı çiçekli, yağlı bir bitki (Chamaelina sativa)

• Bu bitkiden elde edilen, sabun yapımında ve ressamlıkta kullanılan bir yağ

[isim]

[argo]

• Dolandırıcılık

Ata Sözleri ve Deyimler

• ketenpereye gelmek
• ketenpereye getirmek

[isim]

[eskimiş]

• Ağzı sıkılık

  Hatta bir gecelik zendostlukta bile temkin ve ketumiyet severim. - Sermet Muhtar Alus

[isim]

• Temel maddesi baharat katılmış domates olan İngiliz sosu

  Mayoneze bir itirazı yoktu ama ketçaptan nefret ederdi Celâl. - Elif Şafak

[isim]

[bitki bilimi]

• Ayrı taç yapraklı iki çeneklilerden, keten vb. türleri içine alan bitki familyası

[isim]

[tarih]

• Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya

[isim]

• Kethüdanın yaptığı iş