Ke ile Başlayan 4 Harfli Kelimeler
KE harfleri ile başlayan 4 harfli 17 kelime bulunuyor. Başında KE olan 4 harfli kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "ke ile biten 4 harfli kelimeler. İçinde Ke olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
KEFE10,
KETE
- Yağlı, mayalı veya mayasız hamurdan yapılan çörek
KERE (Kelime Kökeni: Arapça kerre)
-
Kez, yol, defa, sefer
Bir kere düştün mü ne arayan olur ne soran! - Burhan Felek
Birleşik Kelimeler: bin kere, bir kere, kırk kere, milyon kere, otuz kere, yüz kere
KEKA
-
Keyifli bir durum anlatılırken `ne güzel, ne iyi` anlamlarında söylenen bir söz
Oh! Keka! Efendi efendi, insan gibi yürüyoruz. - Nazım Hikmet
KEKE
- Kekeme
KELE
- Boğa, tosun
Ata Sözleri ve Deyimler
- keleye çekmek
KENE
- Koyun, köpek, at vb. hayvanların veya insanların derisinde asalak olarak yaşayan, bulaşıcı hastalıklara neden olan böceklerin genel adı, sakırga
Ata Sözleri ve Deyimler
- kene gibi yapışmak
Birleşik Kelimeler: kene ağacı, kene göz, kene otu
KENT (Kelime Kökeni: Soğdca)
-
Şehir
Paris gibi bir kentte, bu hatırlamalar, karamsarlığa sürükler insanı. - Necati Cumalı
- Site
Birleşik Kelimeler: kent efsanesi, kent soylu, kentler arası, ana kent, başkent, çadır kent, mantar kent, megakent, yörekent, uydu kent
KESE (Kelime Kökeni: Farsça kīse)
-
Cepte taşınan, içine para, tütün vb. konulan, kumaştan veya örgüden küçük torba
Çıkarken elini göğsüne sokup bir kese çıkardı, keseden alabildiği kadar para alıp delikten attı. - Fikret Otyam
-
Bu küçük torba miktarında olan
Üç kese tütün.
-
Bazı şeylerin üzerine geçirilen, kumaştan çanta biçiminde kap
Kur'an kesesi.
- Yıkanırken kir çıkartmak için ele geçirilen, vücudu ovmaya yarayan, bürümcükten, cep biçiminde bez
-
Bir kimsenin mal varlığı
Bu sadeleşme, vücut ve keseye daha elverişli idi. - Falih Rıfkı Atay
- Organizmanın bazı boşlukları
- Su bitkilerinde içi hava ile dolu olan ve bitkinin suda yüzer durumda kalmasını sağlayan şişkinlik
- Beş yüz kuruşluk para birimi
Ata Sözleri ve Deyimler
- keseden yemek
- kesenin ağzını açmak
- kesenin dibi görünmek
- kesenize bereket
- kesesi elvermemek
- kesesine bir şey girmek
- kesesine göre
- kesesine güvenmek
- kesesini doldurmak
- keseye danış, pazarlığa sonra giriş
- keseye davranmak
Birleşik Kelimeler: kese çiçeği, kese kâğıdı, kese yoğurdu, bol keseden, döl kesesi, göz kesesi, hamam kesesi, hava kesesi, idrar kesesi, işitme kesesi, öd kesesi, reçine kesesi, safra kesesi, spor kesesi, su kesesi, yağ kesesi, yüzme kesesi
- Kısa, kestirme (yol)
KEME
- Büyük sıçan
- Domalan
Birleşik Kelimeler: karakeme
KEBE
-
Kısa kepenek
Eşek gitti. Üstünde yeni kebe de vardı. - Memduh Şevket Esendal
KEDİ
-
Kedigillerden, memeli, köpek dişleri iyi gelişmiş, çevik ve kuvvetli, evcil, küçük hayvan, pisik (Felis domesticus)
Evcil kedi. Ankara kedisi. Van kedisi.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kedi ciğere bakar gibi bakmak (veya süzmek veya seyretmek)
- kedi gibi
- kedi gibi dört ayak üzerine düşmek
- kedi ile harara (veya çuvala) girmek
- kedi ile köpek gibi
- kedi ne, budu ne?
- kedinin boynuna ciğer asılmaz
- kedinin gideceği samanlığa kadar
- kedinin kabahatini önüne koyarlar, öyle döverler
- kedinin kanadı olsaydı serçenin adı kalmazdı
- kedinin usluluğu sıçan görünceye kadar
- kedi olalı bir fare tuttu
- kedi yavrusunu yerken sıçana benzetir
- kediye peynir (veya ciğer) ısmarlamak
- kedi yetişemediği (veya uzanamadığı) ciğere pis (veya murdar) dermiş
- kediyi sıkıştırırsan üstüne atılır
Birleşik Kelimeler: kediayağı, kedi balı, kedi balığı, kedibastı, kedidili, kedigözü, kedi nanesi, kedi otu, kediyaladı, Ankara kedisi, bozkır kedisi, denizkedisi, külkedisi, Siyam kedisi, Van kedisi, yaban kedisi
KEZA (Kelime Kökeni: Arapça keẕā)
- Aynı biçimde, kezalik
KEÇE
-
Yapağı veya keçi kılının dokunmadan yalnızca dövülmesiyle elde edilen kaba kumaş
Belki on aile keçelerden, kilimlerden çergelerini meyve ağaçlarının altlarına kurdular. - Ömer Seyfettin
-
Bu kumaştan yapılan
Keçe çadırların içi biraz ısınsın diye yerlere, kilimlerin üstüne ayı postları serilmişti. - Nezihe Araz
-
Yere serilen halı, kilim vb. yünlü döşemelik
Yaz geldi, keçeleri kaldırmalı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- keçe külah etmek
- keçe külah olmak
- keçesini sudan çıkarmak
- keçeyi suya atmak
KEÇİ
- Geviş getiren memelilerden, eti, sütü, derisi ve kılı için yetiştirilen hayvan(Capra hircus)
- İnatçı
Ata Sözleri ve Deyimler
- keçide de sakal var
- keçi geberse de kuyruğunu indirmez
- keçileri kaçırmak
- keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar
- keçinin uyuzu, çeşmenin gözünden su içer
- keçiye can kaygısı, kasaba et (veya yağ) kaygısı
- keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur
Birleşik Kelimeler: keçiboynuzu, keçi inadı, keçi mantarı, keçimemesi, keçi postu, keçisağan, keçi sakal, keçisakalı, keçisedefi, keçi söğüdü, keçitırnağı, keçi yemişi, keçi yolu, inatçı keçi, karakeçi, Ankara keçisi, dağ keçisi, günah keçisi, kıl keçisi, Maltız keçisi, tiftik keçisi, yaban keçisi, zekât keçisi
KERH (Kelime Kökeni: Arapça kerh)
- Tiksinme, iğrenme
- Bir işi istemeyerek zorla yapma