KAŞIKLAMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler
KAŞIKLAMAK harflerini içeren 7 harfli 21 kelime bulunuyor. 7 harfli KAŞIKLAMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AŞAMALI12,
AKLAMAK
-
Suçsuz veya borçsuz olduğu yargısına vararak birini temize çıkarmak, tebriye etmek, ibra etmek
Bir kitabın çok satmasında o kitabı aklayıcı nedenler pek özel durumlara bağlıdır. - Necati Cumalı
KALKMAK
-
Gitmek üzere yerinden ayrılmak
Niye kalktınız, biraz daha otursaydınız.
-
Oturma durumundan dik duruma gelmek, doğrulmak
Annem yerinden kalktı, yanıma geldi, bir kolunu uzatarak omzuna doladı. - Halit Ziya Uşaklıgil
-
Uyanarak yataktan ayrılmak
İstemeye istemeye, altüst olmuş yataktan kalktım. - Ömer Seyfettin
-
Yukarı doğru yükselmek
Terazinin bir gözü inince öbürü kalkar.
-
Taşıtlar yola çıkmak
Tren saat onda kalktı.
-
Uçmak, havalanmak
Uçak pistten kalktı.
-
Yerinden ayrılıp yol almaya başlamak
Çıkın arabaya, kalkacak şimdi, kalacaksınız buracıkta! - Osman Cemal Kaygılı
-
Hayvan iki art ayağı üzerinde dik durum almak
At, art ayakları üzerine kalktı.
-
Kabarmak, ayrılmak
Masanın kaplaması kalktı.
-
Derlenip götürülmek
Ne zaman kalkacağını, nereye gömüleceğini bilmek, bildirmek mümkün değil. - Memduh Şevket Esendal
-
Hasta iyileşerek gezecek duruma gelmek
Hasta bir haftaya kadar kalkar.
-
Varlığı, hayatı son bulmak
Halifelik kalktı.
-
Yok olmak, artık bulunmamak
Ortalıktan kar kalkınca gelebilirim.
-
Girişmek, başlamak, davranmak, yeltenmek
Gözlüklerini takmadan okumaya kalktı. - Necati Cumalı
-
Geçerli olmamak, geçerliğini yitirmek, geçmez olmak
Yasanın bu maddesi kalktı.
-
Uygulanmaz olmak
Sıkıyönetim kalktı.
-
Güncelliğini yitirmek
Bu âdet çoktan kalktı.
-
Bir durumdan başka bir duruma geçmek
Dörtnala kalkmak.
Tırısa kalkmak.
-
Başka yere gitmek, taşınmak
O yıl çok geçmeden piyade taburu bizim ilçeden başka ilçeye kalktı. - Necati Cumalı
-
Ayakta beklemek
Mektepte cezaya kalkmış gibi duruyorsun. - Falih Rıfkı Atay
Ata Sözleri ve Deyimler
- kalkıp kalkıp oturmak
Birleşik Kelimeler: düşe kalka
IKLAMAK
- Yük altında güçlükle solumak
- Ağlarken bunalır ve soluğu kesilir gibi iç çekmek
Birleşik Kelimeler: ıklaya sıklaya
KAKILMA
- Kakılmak işi
KAKIMAK
- Bir kimsenin yaptığı işin beğenilmediğini kendisine sert sözlerle söylemek
- Öfkelenmek, kızmak
- Darılmak
- Paylamak
KAKMALI
-
Üzerinde kakma işi bulunan
Kabzası altın kakmalı palası elinden düşmüştü. - Feridun Fazıl Tülbentçi
AKKIŞLA
- Kayseri iline bağlı ilçelerden biri
AKLAŞMA
- Aklaşmak durumu
KAŞLAMA
- Kaşlamak işi
ŞAKLAMA
- Şaklamak işi
AŞAMALI
- Aşaması olan, kademeli
AŞILAMA
-
Aşılamak işi, telkih
Üçüncü kategoride, vatandaşlık bilinci aşılamaya çalışan yazılar toplanıyordu. - Elif Şafak
-
Yeni aşılanmış ağaç
Aşılamaları sık sık sulamalı.
- Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katma
-
Bu yolla elde edilmiş
Aşılama su.
- Bitkilerin aşı yoluyla üretilmesi, ilkah
- Aşılanmış (ağaç)
AŞILMAK
- Aşma işine konu olmak
AKIŞMAK
- Karşılıklı akmak
-
Her yönden gelip gitmek
Sessiz, hayatın durgun akıştığı bir arka sokak. - Selim İleri
ALMAŞIK
- İki veya daha çok şeyin sıralanmasında karşılıklı değil, aralıklı olarak sağda ve solda yerleşmiş olan
- Almaşlı olarak işleyen, mütenavip, alternatif
Birleşik Kelimeler: almaşık yapraklar