KAYMAKAMLIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
KAYMAKAMLIK harflerini içeren 6 harfli 29 kelime bulunuyor. 6 harfli KAYMAKAMLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AYIKMA10,
AKLAMA
- Aklamak işi, ibra
Birleşik Kelimeler: aklama belgesi
KAKLIK
- Kaya ve ağaç oyuklarında su birikintisi
KAKMAK
- İtmek, vurmak
- Kakma yapmak
-
Vurarak dar bir yere sokmak
Kimi duvarlarına renkli taşlar kaktı. Kimi bahçesine ağaç dikti. - Lâtife Tekin
Birleşik Kelimeler: ağaçkakan, kuyrukkakan
KALKIK
-
Düzeyine göre yüksekte olan
Masanın bir tarafı kalkık.
-
Kabararak yerinden ayrılmış
Kaplamanın ortası kalkık.
-
Dik durumda, ucu yukarı doğru olan
Ve eniştemiz yine kaşlarını, omuzlarını yukarıya kalkık ve başını önüne eğik tutmaya koyulurdu. - Abdülhak Şinasi Hisar
KALKMA
-
Kalkmak işi
Sabahları erken kalkmayı sevmeyen, gece geç yatan gececi kişilerdensiniz. - Tomris Uyar
KALMAK
-
Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek
Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı. - Tarık Buğra
-
Zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak
Arabada yalnız dört çocuk kalmıştı. - Osman Cemal Kaygılı
-
Konaklamak, konmak
Hemen karargâha yerleşmezsem ne geri dönebilir ne de otelde kalabilirdim. - Falih Rıfkı Atay
-
Oturmak, yaşamak
Tam beş sene benimle beraber kaldı. - Sait Faik Abasıyanık
- Eğleşmek
-
Hayatını sürdürmek, yaşamak
O aileden bir bu çocuk kaldı.
-
Varlığını korumak, sürdürmek
Eniştemizin iptidai kalmış huyları da vardı. - Abdülhak Şinasi Hisar
-
Oyalanmak, vakit geçirmek
Kısa bir süre tezgâhın önünde kaldı. - Necati Cumalı
-
Sınıf geçmemek
Çocukların içinde kalanlar da var geçenler de.
-
İşlemez, yürümez duruma gelmek
Araba yarı yolda kaldı.
-
İleriye atılmak, ertelenmek
Mahkeme ayın on sekizine kaldı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Bir şeyle kaplanmak, bir şeye bulanmak
Oda duman içinde kaldı.
-
Bir işi belli bir noktada bırakmak, ara vermek
Bugün iş maddesinde kaldık.
-
Miras olarak geçmek
Çiftlik ana babasından kalmış.
-
Yapamamak
Misafir geldi, gezmeden kaldık.
-
Belli bir gelirle geçinmek zorunda bulunmak
Refika, valide, iki kerime kaldık mı biz iki bin kuruş tekaüt maaşına. - Haldun Taner
-
Yetinmek
Yalnız dayak atmakla kalmadı, onu işinden de çıkardı.
-
Sınırlanmak
Amasya'da iken karşılaştığımız vaziyet yalnız Şeyh Recep Vakası ile kalmadı. - Atatürk
- Herhangi bir durumu sürdürmek
-
Olmak, herhangi bir durumda bulunmak
Fatma'nın yemek çantası olmasaydı dün aç kalmıştık. - Falih Rıfkı Atay
-
Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e), -ıp (-ip) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur
Bakakalmak.
Şaşakalmak.
Donakalmak. Şaşırıp kalmak. Donup kalmak.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... den kalır yeri yok
- ... ye kalsa (veya kalırsa)
- kaldı ki
Birleşik Kelimeler: kala kala, geri kalmış
ÂMÂLIK
- Görme engellilik
AKYAKA
- Kars iline bağlı ilçelerden biri
IKLAMA
- Iklamak işi
KAKIMA
- Kakımak işi
KAMALI
-
Kaması olan
Kamalı top.
KILMAK
- Etmek, yapmak
MALAMA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Samanla karışık tahıl
YALAKA
- Dalkavuk
- Arsız, sırnaşık
Ata Sözleri ve Deyimler
- yalaka olmak
AYAKLI
-
Ayağı olan
Odanın ortasına üç ayaklı masayı koymuş, etrafına sandalyeleri diziyordu. - Peyami Safa
-
Bir destekle yere dayanan
Ayaklı kadeh.
-
Ayakla işletilen
Ayaklı dikiş makinesi.
Birleşik Kelimeler: ayaklı ansiklopedi, ayaklı canavar, ayaklı gazete, ayaklı koşma, ayaklı kütüphane, ayaklı mâni, iki ayaklı, kan ayaklı, kanı ayaklı, çift ayaklılar, çok ayaklılar, dört ayaklılar, karından ayaklılar, kolsu ayaklılar, kürek ayaklılar, on ayaklılar, perde ayaklılar, yüzgeç ayaklılar