KAVRAYIŞSIZCA Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

KAVRAYIŞSIZCA harflerini içeren 6 harfli 62 kelime bulunuyor. 6 harfli KAVRAYIŞSIZCA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SIVACI18, SAVACI17, YAVŞAK17, YAVAŞA17, AVARIZ16, ACIYIŞ16, YAZICI16, AVARCA15, AŞISIZ15, ACISIZ15, AVARYA14, AZICIK14, ACIKIŞ14, KAZICI14, SAYICI14, ŞIRACI14, CARSIZ14, AYIRIŞ13, AŞARCI13, KIYACI13, SAYACI13, SAYICA13, ŞAKACI13, YAKICI13, YARICI13, ARAYIŞ12, AYARCI12, AYRICA12, ASKICI12, AKYAZI12, KAVARA12, SIRACI12, SARICI12, SIKICA12, VARAKA12, ARASIZ11, KISACA11, KARSIZ11, KASACI11, KAYISI11, RAKICI11, SIYRIK11, SIRACA11, SARICA11, SARKIŞ11, YAKAZA11, ARICAK10, AYAKSI10, AYKIRI10, ACIRAK10, KARACI10, RAZAKI10, SAZKAR10, AKARCA9, AKASYA9, KARACA9, KAZARA9, YAKARI9, YARASA9, KARAYA8, KASARA7, SARAKA7

KASARA (Kelime Kökeni: İtalyanca cassero)

[isim]

[denizcilik]

  • Geminin baş ve kıç tarafında, asıl güverteden yüksek olan kısa güverte

    Baş kasarası, kıç kasarası.

SARAKA

[isim]

[argo]

  • Alay, istihza

Ata Sözleri ve Deyimler

  • saraka etmek
  • sarakaya almak

KARAYA

[isim]

[bitki bilimi]

  • Eczacılıkta kullanılan ve çürümeyen bir bitki

AKARCA

[isim]

  • Küçük akarsu
  • Kaplıca

[halk ağzında]

  • Kemik veremi

[tıp]

  • Sürekli işleyen çıban, fistül

AKASYA (Kelime Kökeni: Fransızca acacia)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Baklagillerden, sıcak iklimlerde birçok türü yetişen ve tanen, zamk, boya vb. maddelerin yapımında kullanılan bir ağaç (Acacia)

    Akasyaların salkım salkım çiçek açacakları tutmuş. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

  • Baklagillerden, yurdumuzda yetişen bir süs ve gölge ağacı, salkım ağacı, yalancı akasya (Robinia pseudoacacia)

Birleşik Kelimeler: gümüşi akasya, yalancı akasya, zamk akasyası

KARACA

[sıfat]

  • Rengi karaya yakın olan, esmer

Birleşik Kelimeler: karaca darısı, karaca kuruca, karacaot

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı, ahu, ceylan (Capreolus)

[isim]

[anatomi]

  • Üst kol

Birleşik Kelimeler: karaca kemiği

KAZARA (Kelime Kökeni: Arapça ḳażāʾ + Farsça -rā)

[zarf]

  • Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen, ezkaza

    Kazara çarptım herifçioğluna, koyduğu şeytan minarelerinin üstüne kıçüstü düşüverdi. - Sait Faik Abasıyanık

  • Rastgele, tesadüfen

    Köşkün kapısından kazara postacı geçse sapsarı kesilirdi. - Ömer Seyfettin

YAKARI

[isim]

  • Yakarış

YARASA

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Yarasalardan, ön ayakları perdeli kanat biçiminde gelişmiş, vücudu yumuşak sık kıllarla kaplı, iskeletleri hafif yapılı, uçabilen memeli hayvan (Vespertilio)

    Çırpındı üç yarasa kanadı karanlıkta / Gün görmeyen gözleri üçünün de hanlıkta - Faruk Nafiz Çamlıbel

ARICAK

[isim]

  • Elâzığ iline bağlı ilçelerden biri

AYAKSI

[sıfat]

  • Ayağı andıran, ayağa benzeyen, ayak gibi

AYKIRI

[sıfat]

  • Alışılmışa, doğru olarak kabul edilmişe uygun olmayan, karşıt, ters, mugayir, muhalif

    Gene de anlamın ne olduğunu çepeçevre bilmiyoruz dersem gerçeğe aykırı bir şey demiş olmam. - Nermi Uygur

  • Çapraz, ters
  • Toplumda görüş ve yaşayış biçimiyle uçlarda bulunan (kimse), marjinal

[mecaz]

  • Gidilen yol üzerinde olmayıp gidiş yönüne ters düşen

    Burası Ankara'ya iki günöte, ana yollardan aykırı küçük bir kasabaydı. - Refik Halit Karay

[matematik]

  • Bütün noktaları aynı düzlemde bulunmayan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aykırı düşmek
  • aykırı olmak

Birleşik Kelimeler: aykırı doğrular, aykırı düşünce, aykırı katmanlaşma, gerçeğe aykırı, kurala aykırı

ACIRAK

[sıfat]

  • Az acı, acımtırak

KARACI

[isim]

[askerlik]

  • Kara kuvvetlerine bağlı subay, astsubay veya er

RAZAKI (Kelime Kökeni: Arapça rāziḳī)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Kalınca kabuklu, iri ve uzunca taneli, şekeri çok bir tür üzüm