KAVİSLİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
KAVİSLİ harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli KAVİSLİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
SLAV11,
AKİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳil)
-
Akıllı
Ne akilem ne divane / Gel gör beni aşk n'eyledi - Yunus Emre
Birleşik Kelimeler: akil baliğ
AKLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳlī)
-
Akılla ilgili, akla dayanan, akılsal
Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için serbest bırakıldı. - Sait Faik Abasıyanık
İLİK
- Giysi, yorgan çarşafı, yastık kılıfı vb.nin gereken belirli yerlerine düğmenin geçirilebilmesi için iplikle örülerek, parça geçirilerek veya biye ile yapılan küçük yarık
- Kemiklerin iç boşluklarını dolduran ve kan hücrelerinin yapımını sağlayan doku
Ata Sözleri ve Deyimler
- iliği kemiği donmak
- iliği kemiği ısınmak
- iliğine (veya iliklerine) işlemek (veya geçmek)
- iliğine (veya iliklerine) kadar
- iliğine kadar ıslanmak
- iliğini kemirmek
- iliğini kurutmak
- ilik gibi
- iliklerinde duymak
Birleşik Kelimeler: murdarilik, omurilik, taş iliği
KAİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾil)
- Söyleyen
-
İnanmış, aklı yatmış
İkimiz de bu odayı tutmakla çok akıllılık ettiğimize kaildik. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- kail olmak
LAİK (Kelime Kökeni: Fransızca laïque)
-
Din işlerini devlet işlerine karıştırmayan, devlet işlerini dinden ayrı tutan
Türkiye Cumhuriyeti ... laik ve sosyal bir hukuk devletidir. - Anayasa
LİKA (Kelime Kökeni: Arapça līḳa)
- Mürekkep hokkalarına konulan ham ipek
ASİL (Kelime Kökeni: Arapça aṣīl)
-
Soylu
Kaybettiğimiz bu asil adamın bizimle beraber çalışmasına hakikaten imkân yokmuş. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
-
Yüce duygularla yapılan
Asil bir davranış.
Birleşik Kelimeler: asilzade
ASLİ (Kelime Kökeni: Arapça aṣlī)
-
Birincil
Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. - Anayasa
- Temel olarak alınan, birincil
-
Asıl olan
Kurumun asli üyeleri.
Birleşik Kelimeler: asli düşünce, asli maaş, asli nüsha
AKİS (Kelime Kökeni: Arapça ʿaks)
-
Işık veya ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yansıma, yankı
İkide birde barutla infilak akisleri geliyordu. - Yahya Kemal Beyatlı
- Bir cismin parlak bir yüzeyde görünmesi
- Bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki
- Evirtim
- Evirme
Ata Sözleri ve Deyimler
- akis uyandırmak
Birleşik Kelimeler: aksetmek, aksettirmek, aksiseda, aksülamel
AKSİ
-
Ters, zıt, karşıt, olumsuz, menfi
Salıncağın ipini sallandığı istikametin aksine çekti. - Osman Cemal Kaygılı
-
Uygun olmayan
Kusura bakma abla! Aksi zamana rastladı. Gazozları yetiştiremedik. - Ahmet Kutsi Tecer
-
İnatçı, hırçın, huysuz
Ben bu aşçı kadar çılgın ve aksi insan görmedim. - Reşat Nuri Güntekin
Ata Sözleri ve Deyimler
- aksi gibi
- aksi şeytan
- aksi tesadüf
Birleşik Kelimeler: aksi aksi, aksi hâlde, aksi takdirde
İSAL (Kelime Kökeni: Arapça īṣāl)
- Ulaştırma
İSLİ
-
İsi olan, islenmiş, is bulaşmış
Bu bakış yosunlu, isli kahve pencerelerinden dikenli tarlalara bakmak değildir. - Nazım Hikmet
- İs verecek bir biçimde (yanmak)
Birleşik Kelimeler: isli küf
KLAS (Kelime Kökeni: Fransızca classe)
- Sınıf
-
Üstün nitelikli, üstün yetenekli
Klas oyuncu.
KİLS (Kelime Kökeni: Arapça kils)
- Kireç taşı
SİLİ
- Kilim, yünden dokunmuş yaygı
- Arı, temiz
- İffetli
Birleşik Kelimeler: arı sili