KATIŞIKSIZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KATIŞIKSIZ harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli KATIŞIKSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
SIZIŞ14,
KATIK
-
Ekmekle karın doyurmak gerektiğinde, ekmeğe katılan peynir, zeytin, helva vb. yiyecek
Birkaç günlük ekmeğini, katığını köyden getirirdi. - Halikarnas Balıkçısı
- Yağı alınmış yoğurt, ayran
Ata Sözleri ve Deyimler
- katık etmek
KATKI
-
Bir işin yapılmasına, gerçekleşmesine emek, bilgi, para vb. ile katılma, yardım
Her geçen gün ününe, sanatına yeni katkılar getiriyordu. - Necati Cumalı
- Bir şeye katılan başka bir madde
- Metal ve alaşımların hazırlanması sırasında içlerine katılan değişik nitelikteki maddeler
- Düğün günü davetlilerin öğleye kadar gönderdikleri armağan
Ata Sözleri ve Deyimler
- katkıda bulunmak
Birleşik Kelimeler: katkı maddesi, katkı payı
ISKAT (Kelime Kökeni: Arapça isḳāṭ)
- Düşürme, aşağı atma
- Düşürülme
- Ölenlerin kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka
KISKA
- Arpacık soğanı
KITIK
- Minder, yastık vb.ni doldurmak için kullanılan ve bazen de sıvanın içine katılan keten ve kendir lifleri
KASIK
-
Vücudun karın ile uyluk arasındaki bölümü
Tabancayı kılıfsız olarak kuşağının arasına, sol kasığının üstüne yerleştirdi. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: kasık bağı, kasık biti, kasık çatlağı, kasık fıtığı, kasık otu
KASIT (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣd)
-
Amaç, istek, maksat
Benim durumumdan kasıt, günbegün artış kaydeden içki tüketimimdi. - Elif Şafak
- Öldürmeyi, yaralamayı veya zarar vermeyi isteme, kötü niyet
Ata Sözleri ve Deyimler
- kastı olmak
Birleşik Kelimeler: kastetmek, suikast
SAKIT (Kelime Kökeni: Arapça sāḳiṭ)
- Düşen, düşmüş
- Hükmü kalmamış, eski önemini yitirmiş
- Düşük
Ata Sözleri ve Deyimler
- sakıt olmak
Birleşik Kelimeler: ceninisakıt
KISIT
- Kişinin yurttaşlık haklarını kullanma yetkisinin yargı kuruluşları tarafından kaldırılması
- Bunama, mahkûm olma vb. nedenlerden dolayı kanunun, bir kimsenin malını, parasını istediği gibi kullanmasına ve harcamasına engel olması, kısıtlılık, kısıtlama, hacir
Ata Sözleri ve Deyimler
- kısıt altına almak
KISKI
- Türlü maksatlarla iki şeyin arasına sokuşturulan, kıstırılan parça, kama, takoz
KISIK
- Kısılmış olan
-
Boğuk, güçlükle çıkan (ses)
Arkasından çıtırtılar, kısık sesler geliyordu. - Yusuf Atılgan
- Hafifçe aralanmış, yumulmuş olan (göz kapağı)
- Kanyon
SIKIT
- Komprime
KIZAK
-
Kar veya buz üzerinde kayarak yol alan tekerleksiz taşıt
Sokağa çıkıp tahta kızağıyla onu kaydırmak istedim. - Reha Mağden
- Ağaç tablaların kamburlaşmaması için liflere dikey konumda açılan kanala geçirilen uzun parça
- Ambalajın dibine uzunluğuna çakılan, hem dip levhası elemanlarının tutturulmasını hem de ambalajın yerde kolayca kaymasını sağlayan kereste parçası
- Tersanelerde üzerinde gemi yapılan, onarılan veya gemiyi suya indirip sudan çıkarmaya yarayan ızgara
Ata Sözleri ve Deyimler
- kızağa çekmek (veya almak)
- kızak yapmak
Birleşik Kelimeler: su kızağı
KAŞIK
- Sulu veya bazı ufak taneli yiyecekleri ağza götürmeye yarayan saplı sofra aracı
- Ucu iğneli kaşık biçimindeki olta
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaşık atmak (veya çalmak)
- kaşık kadar
- kaşıkla verip kepçeyle geri almak
- kaşıkla yedirip sapıyla (gözünü) çıkartmak
- kaşık sallamak
Birleşik Kelimeler: kaşık çalımı, kaşık düşmanı, kaşık havası, kaşık kaşık, kaşık otu, kaşık oyunu, kaşık tırnak, çalakaşık, tahta kaşık, çay kaşığı, çorba kaşığı, kahve kaşığı, tatlı kaşığı
KAKIŞ
- Kakma işi
Birleşik Kelimeler: itiş kakış