KATMERSİZ Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
KATMERSİZ harflerini içeren 6 harfli 32 kelime bulunuyor. 6 harfli KATMERSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AZİMET10,
ASETİK (Kelime Kökeni: Fransızca acétique)
- Sirkeyle ilgili, sirkeyle aynı özellikleri taşıyan
Birleşik Kelimeler: asetik asit
ASKERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaskerī)
-
Askerlikle ilgili, askere özgü
Sonra subay salonunda, askerî sorgu yargıcının karşısına çıkardılar. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: askerî ambargo, askerî ataşe, askerî güç, askerî hastane, askerî inzibat, askerî kaput, askerî rüştiye
AKTRİS (Kelime Kökeni: Fransızca actrice)
-
Kadın oyuncu
Matmazel, sizin mükemmel bir aktris olduğunuzu işitiyorum. - Peyami Safa
Birleşik Kelimeler: başaktris
ESATİR (Kelime Kökeni: Arapça esāṭīr)
-
Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji
Kafamı rüya ve esatirden temizlemek, istiklallerin en güç elde edileni olan fikir istiklaline erişmek için değil mi? - Reşat Nuri Güntekin
EKSTRA (Kelime Kökeni: Fransızca extra)
-
En iyi, üstün nitelikli
Ekstra un.
-
Fazladan, alışılan ve gerekenden başka, ek olarak
Ekstra yatak ücreti almadılar.
İSTEKA (Kelime Kökeni: İtalyanca stecca)
- Bilardo oyununda toplara vurmak için kullanılan sopa
- İstika
- Basımevlerinde kitap formalarını kırmak, katlamak için kullanılan sert tahta veya kemikten yapılmış araç
İKAMET (Kelime Kökeni: Arapça iḳāmet)
- Bir yerde oturma, eğleşme
Ata Sözleri ve Deyimler
- ikamete memur edilmek
- ikamet etmek
İMARET (Kelime Kökeni: Arapça ʿimāret)
- İmarethane
Birleşik Kelimeler: imarethane
KAMERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ḳamerī)
- Ayla ilgili
Birleşik Kelimeler: kamerî ay, kamerî takvim, kamerî yıl
KATMER
- Bir şeyi oluşturan katlardan her biri
- Yağda veya sacda pişirilen bir börek türü
- Arasına yağ ve kaymak sürülerek katlanmış yufka ekmeği
Ata Sözleri ve Deyimler
- katmer kaldırmak
Birleşik Kelimeler: katmer katmer
MİKTAR (Kelime Kökeni: Arapça miḳdār)
- Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu, nicelik
-
Ölçü
Yapılan yardımın miktarı artırıldı.
Birleşik Kelimeler: eser miktarda, teşehhüt miktarı
METRİK (Kelime Kökeni: Fransızca métrique)
- Ölçümlü
Birleşik Kelimeler: metrik sistem
MARKET (Kelime Kökeni: İngilizce market)
- Özellikle her türlü yiyecek maddesinin, ev, büro, mağaza vb. yerlere ait gereçlerin satıldığı dükkân
Birleşik Kelimeler: müzik market, süpermarket
MERKAT (Kelime Kökeni: Arapça merḳad)
-
Mezar, kabir
Tozlanmış camların arkasından secde eden ruh ile merkadi tebcile başladı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
SİRKAT (Kelime Kökeni: Arapça sirḳat)
- Çalma, hırsızlık