KATAKOFTİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
KATAKOFTİ harflerini içeren 4 harfli 25 kelime bulunuyor. 4 harfli KATAKOFTİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
FOTA11,
ATAK
-
Düşüncesizce her işe atılan, cüretkâr
Bütün çocuklar gibi onlar da haşarı, atak ve güreşçi idiler. - Reşat Nuri Güntekin
- Çevik, hareketli
- Geveze
- Aniden başlayan hastalık nöbeti
- Atılım
- Saldırı, saldırış, hücum, hamle, akın
- Gol atmak veya sayı kazanmak amacıyla yapılan akın, ofans
Ata Sözleri ve Deyimler
- atak yapmak
Birleşik Kelimeler: kontratak, panikatak
ATİK
- Çabuk davranan, çevik
Birleşik Kelimeler: atik tetik
- Eski, eski zamanla ilgili
Birleşik Kelimeler: Ahd-i Atik
AKAK
- Yatak
- Irmak, dere, çay, küçük akarsu
- Suyun ivinti yeri
- Eğimi, inişi fazla olan yer
AKİK (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳīḳ)
- Kalseduan kuvarsının bir türü olan, yüzük taşı, mühür vb. yapmakta kullanılan, türlü renklerde, yarı saydam, parlak ve değerli bir taş
ÂKİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳid)
- Bağıtçı
- Sözleşme
- Nikâh
Birleşik Kelimeler: akit vaadi, akdetmek, evlilik akdi, hizmet akdi, iş akdi
İKTA (Kelime Kökeni: Arapça ıḳṭāʿ)
- Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi
KAKA
- Çocuk dilinde dışkı
- Çocuk dilinde kötü, çirkin
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaka yapmak
KATİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭʿī)
-
Kesin
Cem dayattı ve bu rolü asla kabul etmeyeceğini kati bir dille bildirdi. - Necip Fazıl Kısakürek
Birleşik Kelimeler: kati teminat
TAKT (Kelime Kökeni: Fransızca tact)
- Yerinde konuşma veya davranma
TAKA
-
Doğu Karadeniz bölgesine özgü yelkenli bir tür kıyı teknesi
Taka ile deniz yolculuğunun nasıl geçtiğini anlatmayacağım. - Ercüment Ekrem Talu
- Bozuk, zor çalışan veya eski kara taşıtları için kullanılan bir söz
TAAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭāʿat)
- Allah'ın buyruklarını yerine getirme, ibadet etme
KOTA (Kelime Kökeni: Fransızca quota)
- Bir ülkede ithal edilecek malların çeşitlerini, oranlarını veya miktarlarını gösteren liste
- Bir ülkede ithal edilecek mallar için getirilen sınırlama
- Kuruluşlarda veya derneklerde bir gruba tanınan kontenjan sayısı
- Bazı ülkelerde, sinemalarda belirli bir süre oynatılması zorunlu olan yerli film sayısının yabancı filmlere oranı
KOKA (Kelime Kökeni: İspanyolca coca)
- İki çeneklilerden, çiçekleri küçük ve sarımtırak, zeytine benzer meyvesi kırmızı renkte olan, yapraklarından kokain çıkarılan, en çok Peru'da yetişen bir bitki (Erytrroxylon coca)
- Bu bitkinin yapraklarından çıkarılan madde
OKKA (Kelime Kökeni: Arapça vuḳiyye)
-
1,282 kilogram veya 400 dirhemlik ağırlık ölçüsü birimi, kıyye
Beş okka şekeri tam on gün idare ettik. - Aka Gündüz
Ata Sözleri ve Deyimler
- okka çekmek
- okka her yerde dört yüz dirhem
- okkanın altına gitmek
TOKA
- Kemer, kayış, ayakkabı vb.nin iki ucunu birbirine bağlamaya, bunları istenilen genişlikte tutmaya yarayan, türlü biçimlerde tutturmalık
-
Kadınların saçlarını bir arada tutmaya yarayan, bazen de süs olarak kullanılan araç
Bir de sahte taşlı bir toka takmış saçlarına. - Çetin Altan
- El sıkışma
- İçki içerken birinin şerefine, sağlığına kadeh tokuşturma
Ata Sözleri ve Deyimler
- toka etmek