KARGIŞLAMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

KARGIŞLAMAK harflerini içeren 8 harfli 27 kelime bulunuyor. 8 harfli KARGIŞLAMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

IRGALAMA14, KARGIMAK14, KALGIMAK14, ARILAŞMA13, AŞILAMAK13, AKŞAMLIK13, GAKLAMAK13, KIRLAŞMA13, KIŞLAMAK13, KALKIŞMA13, KARIŞMAK13, KARKAMIŞ13, KARMAŞIK13, ŞIRLAMAK13, AKLAŞMAK12, KAŞLAMAK12, ŞAKRAMAK12, ŞAKLAMAK12, ŞARLAMAK12, ARILAMAK10, ARIKLAMA10, IRALAMAK10, KIRKLAMA10, KARILMAK10, KARMALIK10, MAKARALI10, KARLAMAK9

KARLAMAK

[nesnesiz]

  • Kar yağmak

    Grip salgınının, göğse bir taş gibi oturan bronşitin bütün sebebi havanın bir türlü karlayamamasında, karın yağmamasındaymış. - Nazım Hikmet

ARILAMAK

[-i]

  • Bir şeyde herhangi bir ayıp veya kusur bulunmadığını bildirmek, tenzih etmek

ARIKLAMA

[isim]

  • Arıklamak işi

IRALAMAK

[-i]

  • Belirli bir ıra ile belirtmek, karakterize etmek

    Düşkünlere yardım Türk'ü ıralayan bir erdemdir.

KIRKLAMA

[isim]

  • Kırklamak işi

KARILMAK

[nesnesiz]

  • Karma işi yapılmak, karışmak

[halk ağzında]

  • Hayvan çiftleşmek

KARMALIK

[isim]

  • Karma olma durumu

    Meclisin bütün karmalığı bu yuvarlak sofranın etrafında idi. - Falih Rıfkı Atay

MAKARALI

[sıfat]

  • Makarası olan, makara ile çalışan

Birleşik Kelimeler: makaralı kuş

AKLAŞMAK

[nesnesiz]

  • Ak duruma gelmek, ağarmak, beyazlaşmak

KAŞLAMAK

[-i]

  • Yüzüğün taşını kaşa oturtmak

ŞAKRAMAK

[nesnesiz]

  • Şakımak

ŞAKLAMAK

[nesnesiz]

  • `Şak` diye ses çıkarmak

    Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı - Faruk Nafiz Çamlıbel

ŞARLAMAK

[nesnesiz]

  • Şarıldamak
  • Bağırıp çağırmak, hakaret etmek

    Haznedar çiftliğinin oraya yaklaşınca ela gözlüm birden şarladı. - Osman Cemal Kaygılı

ARILAŞMA

[isim]

  • Arılaşmak durumu, arılanma, özleşme

    Zaman günümüze yaklaştıkça dilin arılaşmasına özen gösterdim. - Erendiz Atasü

AŞILAMAK

[-e]

[-i]

[tıp]

  • Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak

[tıp]

  • Başkasına hastalık geçirmek
  • Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç üzerine kaynaştırarak üretmek
  • Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katmak

[mecaz]

  • Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek

    Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı. - Halide Edip Adıvar