KARBONİT Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KARBONİT harflerini içeren 5 harfli 40 kelime bulunuyor. 5 harfli KARBONİT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BORİK8,
ANTİK (Kelime Kökeni: Fransızca antique)
- İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika
Birleşik Kelimeler: Antik Çağ
İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)
- Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma
- Kabul etmeme, tanımama
Ata Sözleri ve Deyimler
- inkârdan gelmek
- inkâr etmek
İNTAK (Kelime Kökeni: Arapça inṭāḳ)
- Konuşturma söyletme
- Kişileştirilen varlıklara, hayalî yaratıklara söz söyletme sanatı, dillendirme
Birleşik Kelimeler: teşhis ve intak
KARNİ (Kelime Kökeni: Fransızca cornue)
- Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı, dar ve eğri boyunlu cam kap
NAKİT (Kelime Kökeni: Arapça naḳd)
- Para, akçe
- Kullanılması hemen mümkün olan para, peşin para, likit
Birleşik Kelimeler: nakit kartı, nakit para
RAKİT (Kelime Kökeni: Arapça rākid)
- Durgun (su)
TİRAN (Kelime Kökeni: Fransızca tyran)
- Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse
- Acımasız, gaddar, despot
TARİK (Kelime Kökeni: Arapça ṭarīḳ)
- Yol
AKONT (Kelime Kökeni: Fransızca àcompte)
- Bir borca karşılık, hesabı daha sonra görülmek üzere yapılan kısmi ödeme
AKORT (Kelime Kökeni: Fransızca accord)
- Bir çalgıda doğru ses vermesi için yapılan ayar, düzen
- Armoniyi sağlayan seslerin birleşmesi
- Uyum, uyumluluk
Ata Sözleri ve Deyimler
- akort etmek
Birleşik Kelimeler: akordu bozuk
KOTAN
- Pulluk, büyük saban
KORNA (Kelime Kökeni: İtalyanca corna)
-
Motorlu taşıtlarda, bisikletlerde sesle işaret vermek için kullanılan ve içinden hava geçirilerek çalınan boru, klakson
Saat on iki olur olmaz, apartmanın önünde kornayı öttürdüm. - Aka Gündüz
KOTRA (Kelime Kökeni: Fransızca cotre)
-
Çoğunlukla bir direkli, randası olan, ince gövdeli yelkenli
Açıkta demir atmış kotrayı görüyor musun? - Falih Rıfkı Atay
- Irmak ve göl ağızlarında kurulan ve ince kazıklarla kamışlardan yapılma dalyan
KANTO (Kelime Kökeni: İtalyanca canto)
-
Tuluat tiyatrolarında oyundan önce genellikle kadın sanatçıların şarkı söyleyip dans ederek yaptığı gösteri
Kantodan piyese kadar her gösteriye katılıyor; herkesi hüzne, sevgiye, coşkuya, isteğe boğuyordu. - Cahit Külebi
- Bu gösteri sırasında söylenen şarkı
NOKTA (Kelime Kökeni: Arapça nuḳṭa)
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret
-
Yer
Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık. - Ahmet Haşim
-
Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
Genç adam o noktada alaka uyandırıcı bir şey keşfetmiş gibiydi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Nöbetçi bulunan yer
Orada polis noktası var.
-
Nöbetçi, gözcü, bekçi
O yokuşun başındaki küçücük karakolun her gece çıkardığı noktayı unutuyorsunuz. - Ömer Seyfettin
-
Sınır, derece, radde
Savaşın gerçekleşme noktasına yaklaştığı sırada...
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.)
- Hiçbir boyutu olmayan işaret
- Orta nokta
Ata Sözleri ve Deyimler
- nokta koymak
- noktasına virgülüne dokunmadan
Birleşik Kelimeler: nokta atışı, noktainazar, nokta memuru, nokta nokta, nokta turizmi, noktası noktasına, başnokta, iki nokta, kara nokta, karanlık nokta, kırmızı nokta, kilit nokta, kör nokta, maddesel nokta, orta nokta, ölü nokta, sarı nokta, siyah nokta, üç nokta, alevlenme noktası, başa baş noktası, başlangıç noktası, başucu noktası, besleme noktası, boğumlanma noktası, buharlaşma noktası, can noktası, çıkış noktası, dayanak noktası, denetim noktası, doğu noktası, donma noktası, doruk noktası, doyma noktası, doyum noktası, dönüm noktası, düğüm noktası, ergime noktası, güney noktası, güz noktası, hareket noktası, ilkbahar noktası, izabe noktası, kavrama noktası, kaynama noktası, kerteriz noktası, kırılma noktası, kuzey noktası, nirengi noktası, odak noktası, parlama noktası, penaltı noktası, polis noktası, püf noktası, santra noktası