KARARLAŞTIRMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
KARARLAŞTIRMAK harflerini içeren 8 harfli 59 kelime bulunuyor. 8 harfli KARARLAŞTIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ARILAŞMA13,
ARKALAMA
- Arkalamak işi, müzaheret
ARALIKTA
- Öbür şeyler arasında, bu arada
ARALATMA
- Aralatmak işi
ARALAMAK
-
İki şey arasında açıklık oluşturmak, az açmak
Kapısını hafifçe araladı. - Falih Rıfkı Atay
-
Aralıklı duruma getirmek, seyrekleştirmek
Şu sandalyeleri biraz aralayınız.
- Bitkilerin fazla dal ve çubuklarını kesmek, seyrekleştirmek
ARAKLAMA
- Araklamak işi, çalma, aşırma
AKTARMAK
- Bir şeyi bir yerden, bir kaptan başka bir yere veya kaba geçirmek
- Bir şeyin yolunu, yönünü değiştirmek
- Bir lehçeyi başka bir lehçeye uyarlamak
- Toprağı altı üstüne gelecek bir biçimde iyice bellemek
-
İletmek, bildirmek
Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır. - Haldun Taner
- Bir kitabı başından sonuna kadar okumak
- Birinin başka biriyle telefonla konuşmasını sağlamak
- Çatı kiremitlerinin kırık ve bozuk olanlarının yerlerine sağlamlarını koymak
-
Alıntılamak
Onun yerine Salâh Birsel'in bir şiirini aktaracağız. - Salâh Birsel
- Kaynak kişiden derlenen herhangi bir parçayı kitlelere duyurmak ve yaymak
-
Tür değişikliği yapmak
Romanı dizi filme aktarmak.
- Bir tekniğe göre biçimlendirmek, uyarlamak
- Üretilmiş olan bir enerjiyi, başka organlara iletmek
AKTARLIK
- Aktarın yaptığı iş
KARARTMA
- Karartmak işi
-
Savaş durumunda düşman uçaklarından korunma amacıyla ışıkları örtme veya söndürme biçiminde alınan önlemlerin bütünü
Karartma saati yaklaşıyordu, bir an önce evlerine varmalıydılar. - Erendiz Atasü
KARARMAK
- Rengi karaya dönmek, siyahlaşmak
-
Işık sönmek, kısılmak veya gücü azalmak
Hava iyice kararmış, caddenin bütün elektrikleri yanmıştı. - Peyami Safa
- Ateş sönmeye yüz tutmak
- Kederlenmek, canı sıkılmak
-
Niteliğini yitirmek
Eşsiz hafızası sönüyor, sağduyusu kararıyordu. - Falih Rıfkı Atay
KARALAMA
- Karalamak işi
- El alıştırmak için çok tekrarlanarak yazılan yazı
-
Üstünde düzeltmeler yapılan, temize çekilmemiş yazı taslağı, müsvedde
İlk şiirim olan bir türkü güftesini, Üsküp türkülerinde gördüğüm vezinle karalamaya başladım. - Yahya Kemal Beyatlı
- Leke sürme, kötülük yükleme
Birleşik Kelimeler: karalama beyti, karalama defteri
KAKALAMA
- Kakalamak işi
KALAMATA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Bir tür etli ve büyük zeytin
Birleşik Kelimeler: kalamata zeytini
KARLAMAK
-
Kar yağmak
Grip salgınının, göğse bir taş gibi oturan bronşitin bütün sebebi havanın bir türlü karlayamamasında, karın yağmamasındaymış. - Nazım Hikmet
KARTALMA
- Kartalmak işi
KATLAMAK
-
Kâğıt, kumaş vb. nesneleri üst üste kat oluşturacak biçimde bükmek
Gazeteleri itina ile katlayıp cebine koydu. - Sait Faik Abasıyanık
-
Arttırarak çoğaltmak
Parasını ikiye katladı.