KAPORTACI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KAPORTACI harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli KAPORTACI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Kaportacı ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Kaportacı olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
APACI13,
AKTAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭṭār)
- Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân
- İğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satılan dükkân
KATAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳiṭār)
-
Tren
Kendisini getiren metro katarı yoluna devam edip karanlık tünelde kaybolmuştu. - Osman Aysu
-
Taşıt dizisi
Otomobil katarı. Yük katarı.
- Bir arada giden veya uçan hayvan dizisi
Birleşik Kelimeler: sürat katarı, turna katarı, yük katarı
TARAK
-
Saçların, sakalın, hayvan tüylerinin karışıklığını gidermeye veya kadınların saçlarını tutturmaya yarayan dişli araç
Bir ay boyunca, kırlaşan saçlarına tarak sürmedi. - Lâtife Tekin
- Bahçıvanlıkta toprağın taşını ayıklamak için kullanılan, ucu bu biçimde olan araç, tırmık
- Dokuma tezgâhlarında, dişleri arasından arış ipliklerinin geçtiği tarak biçiminde araç
- Bazı kuşların başında bulunan yelpaze biçiminde tepelik
- İnsanda ayağın yüksek olan üst bölümü
- Suda yaşayan hayvanlarda solungaç
- Yassı solungaçlılardan, kabukları yuvarlak, yelpaze biçiminde bir yumuşakça (Pecten)
Ata Sözleri ve Deyimler
- tarak vurmak
Birleşik Kelimeler: tarak dubası, tarak işi, tarak kemiği, tarak otu, tas tarak, ayak tarağı, çobantarağı, deniztarağı, taşçı tarağı
ARKIT
- Köy evlerinde kapıların arkasına konulan kalın kuşak
ARTIK
- İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan
-
Bir şeyin harcandıktan veya kullanıldıktan sonra artan bölümü
Kumaş artığı.
Dibinde bir yudumluk kararmış çay artığı vardı. - Yusuf Atılgan
- Daha çok, daha fazla
-
(a'rtık) Bundan böyle, bundan sonra
Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. - Tarık Buğra
- Büyük ve tam aralıkların yarım ses artmış hâli
Birleşik Kelimeler: artık değer, artık emek, artık göl, artık gün, artık yıl, eksik artık, üretim artığı
AKORT (Kelime Kökeni: Fransızca accord)
- Bir çalgıda doğru ses vermesi için yapılan ayar, düzen
- Armoniyi sağlayan seslerin birleşmesi
- Uyum, uyumluluk
Ata Sözleri ve Deyimler
- akort etmek
Birleşik Kelimeler: akordu bozuk
KOTRA (Kelime Kökeni: Fransızca cotre)
-
Çoğunlukla bir direkli, randası olan, ince gövdeli yelkenli
Açıkta demir atmış kotrayı görüyor musun? - Falih Rıfkı Atay
- Irmak ve göl ağızlarında kurulan ve ince kazıklarla kamışlardan yapılma dalyan
KATIR
-
Atgillerden, kısrak ile erkek eşeğin çiftleşmesinden doğan melez hayvan
Otomobilimizi gören katırlar ejderha görmüşcesine kaçışıyorlar. - Necip Fazıl Kısakürek
- Kaba, bayağı, görgüsüz (kimse)
Ata Sözleri ve Deyimler
- katır gibi
- katır kuyruğu gibi kalmak
- katır tepmişe dönmek
Birleşik Kelimeler: katır boncuğu, katır inadı, katır karı, katırkuyruğu, katırtırnağı, katır yılanı
KIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳīrāṭ)
-
Elmas, zümrüt vb. değerli taşların tartısında kullanılan, 0,20043 gramlık ağırlık ölçü birimi
Bilmem hangi milyarder kocakarının porsuk gerdanında ışıldayan bilmem kaç kırat pırlanta mı diyeceksiniz? - Nazım Hikmet
-
Nitelik, değer, düzey, seviye
Karşısındaki oyuncu belki de orta kıratı hiçbir zaman geçmeyen birisi idi. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- kıratını ölçmek
ORTAK
-
Birlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri, şerik, hissedar, partner
Bırakın, ortağıma bir telefon edeyim. - Haldun Taner
-
Birden çok kimse veya nesneyi ilgilendiren, onlara özgü olan, onların katılmasıyla oluşan, müşterek
Edebiyata şiirle başlamak, büyük küçük bütün yazarlarda görülen ortak bir yöndür. - Necati Cumalı
-
Kuma
Kendi üstüne bir ortağın getirilmesi Emeti'nin pek ziyade gücüne gitmişti. - Ercüment Ekrem Talu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ortak (veya kuma) gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş
- ortak etmek
- ortak olmak
Birleşik Kelimeler: ortak bölen, ortak çarpan, ortak dil, ortak fark, ortak gider, ortak hesap, ortak kat, ortak mülkiyet, ortak nesne, ortak ölçülmez sayılar, ortak özne, ortak payda, ortak tam bölen, ortak tümleç, ortak yapım, ortak yaşama, ortakyaşar, ortak yönetim, ortak yüklem, dert ortağı, çok ortaklı
TORAK
- Kömürleştirilecek ağaç veya pişirilecek tuğlalarla dolu olan ve dışı çamur ile sıvanan kümbet
- Çökelek
TIRAK
- Kırılan kuru bir şeyin çıkardığı ses
Birleşik Kelimeler: tırık tırak
CARTA
- Yellenme
Ata Sözleri ve Deyimler
- cartayı çekmek
ARACI
- Ara bulucu
- İki şey arasında bağlantı kuran kimse, vasıta
- Üretici ile tüketici arasında alım satım konusunda bağlantı kuran ve bundan kazanç sağlayan kimse, mutavassıt, komprador
- İhracatçının ihracattan doğan alacaklarının büyük bir bölümünün malın yüklenmesinden hemen sonra, kalan kısmının ise para, malı alandan tahsil edildiğinde bir aracı banka tarafından ödenmesini sağlayan kredi veya yatırım tekniği
Ata Sözleri ve Deyimler
- aracı koymak
Birleşik Kelimeler: aracı banka, borsa aracısı
KIRCA
-
Hafif kırlaşmış
Tıknaz, kırca, kısa sakallı, kırmızı yüzlü bir efendi. - Memduh Şevket Esendal