[isim]

• Çadır, baraka vb. eğreti araçlardan oluşturulan konak yeri

  Beni öyle bir dinlenme kampına alsınlar ki kapıdan girerken kimlik kartımla birlikte kişiliğimi de kapıda bırakayım. - Haldun Taner

• Bu yerde konaklama

  Kamp hayatı.

• Kurum ve kuruluşlarda çalışanların dinlenmek, eğlenmek için gittikleri konaklama yeri

• Tutsakların veya siyasal sürgünlerin toplanıldığı yer

  Toplama kampı.

• Belli bir düşünce çevresinde birleşen topluluk

  Sırasında ayrı siyasi kamplarda birbirlerinin karşısına çıksalar da düşman görmezler birbirlerini. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

• kampa girmek
• kamp kurmak
• kamp yapmak

[isim]

• Çan

• Tekerleğin dingil üzerindeki fren mekanizması

Ata Sözleri ve Deyimler

• kampana çalmak

[isim]

• Yerleşke

  Bir öğrenci için üniversite, kentin ve yaşamının bütünü demek değildir ama kampüs, onun yaşamının odak noktasıydı. - Ahmet Cemal

[isim]

• Politika, ekonomi, kültür vb. alanlarda belirli bir süredeki etkinlik dönemi

  Yetki kanununa karşı gençlerin giriştiği kampanya sade Berlin'e inhisar etmiyor. - Haldun Taner

[ticaret]

• Tüketiciyi özendirmek için belli sürelerde düzenlenen indirimli veya taksitli satış

[isim]

• Kamp kuran, kampta kalan kimse

[isim]

• Kamp kurma yeri

[sıfat]

[argo]

• Düzenbaz, hilekâr, sahtekâr

[isim]

• Kamplaşma durumu

[nesnesiz]

• Kamplara ayrılmak, bölünmek

[isim]

• Kampçı olma durumu

[isim]

• Kampanyaya katılan kimse

• Kampanya düzenleyen kimse